Sakarya’da polis bir aileye yol ortasında işkence yaptı
Türk polisi, Sakarya’da 2 Haziran günü hastaneye yetişmeye çalışan Müjdat Yaldız ve ailesini durdurarak sokak ortasında işkence yaptı.
Türk polisi, Sakarya’da 2 Haziran günü hastaneye yetişmeye çalışan Müjdat Yaldız ve ailesini durdurarak sokak ortasında işkence yaptı.
Sakarya’nın Şeker Mahallesi’nde 2 Haziran günü şeker hastası kardeşinin komaya girmesi sonrası hastaneye gitmek için eşi ve annesi ile araç kullanan Müjdat Yaldız adlı kişi, aracı durduran polislere acelesi olduğunu anlattığı ve polisin tavrına tepki gösterdiği için saldırıya uğradı. Saldırıda hem kendisinin hem annesi ve eşinin yaralandığını belirten Yaldız, savcılıkta ise polise mukavemetten ifadesinin alındığını belirtti.
HAKARET EDEREK ARAÇTAN İNMESİNİ SÖYLEDİ
Görüştüğümüz Yaldız olay anını şöyle anlattı: “Akşam saatlerinde, kardeşim şeker hastasıdır, rahatsızlandı, bende o sıra çarşıdaydım, yanımda eşim ve annem vardı. Kardeşim şeker hastası olduğu için komaya girmiş, şekeri yükselmiş, beni aradılar, sen gel diye. Ben de çıktım, biraz gittikten sonra Şeker Mahallenin girişinde Yunus polisler, ‘sağa çek’ dediler. Ben de sağa çektim. Bana durmamı söyledi, durdum. Gelir gelmez, “İnin lan arabadan” dediler. Ben de bu şekilde hitap edemezsiniz dedim; onlar bir daha ‘inin lan arabadan’ dediler. Bunun üzerine “bu üslupla bir daha devam ederseniz ben de size hiçbir şekilde hiçbir şey vermem’ dedim. Bir daha aynı üslupla söylediler. İndik arabadan, üstümü aradılar. ‘Arabayı arayacağız’ dediler. Ben de ‘bir vatandaş olarak hakkım şu; arama emriniz olmadan arabamı arayamazsınız ama lakin buyurun arayın’ dedim.”
ANNESİNİN KOLUNU KIRDILAR; SAVCILIKTA ‘YANLIŞLIKLA JOP GELMİŞ’ DEDİLER
Hastaneye yetişmek için polisin tavrına karşı bir şey demediğini belirten Yaldız, polise kardeşinin hasta olduğunu ve hastaneye yetişmesi gerektiğini belirttikten sonra saldırıya geçtiğini ve o saldırı sırasında kendisi, annesi ve eşinin yaralandığını belirtti.
Yaldız şunları söyledi, “Hastaneye yetişmek için ‘bitsin de gitsin’ mantığıyla hareket ettim. Bunu onlara söylediğimde ise biber gazı sıktılar, darp ettiler. Bunlarla temasta bulunmadım. Eşimin yanında, ailemin yanında mağdur edildim. Sonrasında eşimin de kolunu kırdılar, annemin kolunu üç yerden kırdılar. Benim elime dikiş attılar. Erkek polisler eşime ve anneme temasta bulundular. Jopla vurarak kırdılar. Bunu söylediğimizde, ilk başta ‘anneniz yere düştü’ dediler, savcılıkta ise ‘yanlışlıkla koluna jop geldi’ dediler. Bu arada polis etraftaki kameraların kaydına da polis el koydu. Gözaltında ise bizi tahrik etmeye çalıştılar, fiziksel olarak tahrik etmeye çalıştılar, sataştılar. Yanımızdan geçerken küfür etmeler, hareket yapmalar gibi şeyler yaptılar. Savcılıkta ise polise mukavemet yaptığımız iddia edildi.”