Şakran’daki açlık grevi 22. gününde: Tutsakların sesi olalım!

Öcalan’ın üzerindeki tecridin kaldırılması için Şakran Cezaevi’nde başlatılan süresiz-dönüşümsüz açlık grevi, 22’inci gününde.

Açlık grevi eylemcisi Necdet Kaya’nın ağabeyi Hasan Kaya, talepler kabul edilene kadar açlık grevinin son bulmayacağı bilgisini vererek, duyarlılık çağrısı yaptı.

İzmir Aliağa Şakran Cezaevi'nde bulunan 18 siyasi tutsak, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın üzerindeki tecrit, cezaevlerinde devam eden hak ihlalleri, fiziki ve psikolojik işkenceye tepki amaçlı, 15 Şubat’ta süresiz-dönüşümsüz açlık grevine başladı.

Açlık grevine T2 bölümünden 8, T3 bölümünden 5, Kadın bölümünden de 5 tutsak katılıyor.

Açlık grevinin devam ettiği cezaevinde, müdür ya da yetkili herhangi bir kişiye ulaşılamıyor. Sistemli bir işkence merkezine dönüşmüş olan Şakran Cezaevi’nden her gün yeni bir hak ihlali ve işkence haberi geliyor. Görüşe giden ailelerin kötü muamele ve fiziki işkenceye maruz kaldığı cezaevinde, tutsaklara da iletişim cezası verildiği için sağlıklı bilgi alınamıyor.

AİLELER KAMUOYUNU DUYARLILIĞA ÇAĞIRIYOR

Şakran Cezaevi’nde olan aileler ise yaşananlar karşısında endişeli. Cezaevi girişinde ve aramalar sırasında sözlü ve fiziki tacize uğrayan görüşçülere, yaşananlara tepki gösterdikleri için aylık görüş cezaları veriliyor.

Açlık grevinde olan Necdet Kaya’nın görüşçüsü Hasan Kaya, kardeşi ile telefonla görüştüklerini ve açlık grevinin başarıyla sonuçlanana kadar bırakılmayacağını bildirdiklerini ifade etti. Kaya, Şakran Cezaevi’nde şartların çok ağır olduğunu belirterek, “Başkan’ın üzerindeki ağır tecridin son bulması ve cezaevlerindeki şartların insani koşullara çekilmesini talep ediyorlar. Bunlar olmadan açlık grevinden vazgeçmeyeceklerini söylediler. Kamuoyu ses olmalı ve cezaevlerine acil bir heyet gitmeli. Buralardaki şartlar iyileştirilmediği için ülkede iyi bir şeyler olmuyor" diye konuştu.

TALEPLER

Açlık grevinin devam ettiği Şakran Cezaevi’nde tutsakların talepleri şu şekilde:

“Önderliğin üzerindeki ağırlaştırılmış tecrit ve mevcut OHAL sürecinin ortadan kalkması. Tekrar çözüm ve müzakerelere dönülmesi. Son süreçlerde OHAL ve KHK’lerle beraber cezaevlerinde devreye konulan uygulamalar kabul edilebilecek düzeyde değildir; bu baskının son bulması."