Bir süre önce Güney Kürdistan ve Irak Merkezi Yönetimi ile yaptıkları görüşmelerle ilgili ANFye konuşan PYD Eşbaşkanı Salih Müslim, yapılan görüşmeler sonucu sınır kapısının açılması için bir komite kurulduðunu ve komitenin çalışmalara başladıðını söyledi. Müslim, önümüzdeki günlerde sınır kapısının açılabileceðini belirtti.
PYD Eş Başkanı Salih Müslim, bir süre önce Güney Kürdistan Bölgesel Hükümeti ve Irak Merkezi hükümeti ile Batı Kürdistana yönelik uygulanan ambargonun kaldırılması için yaptıkları görüşmeleri ANFye deðerlendirdi.
PYD Eş Başkanı Salih Müslim, Batı Kürdistana yönelik uygulanan ambargonun kaldırılması için bir süre önce Irak merkezi hükümeti ve Güney Kürdistan Bölgesel Hükümeti ile bir dizi görüşmeler yaptı. Yaptıðı görüşmelere ilişkin ANFye önemli açıklamalarda bulunan Müslim, Güney Kürdistan yöneticilerine halkın duyduðu rahatsızlıkları ileterek daha önce verdikleri sözleri yerine getirmelerini istediklerini belirtti.
Rojavadaki sınır tartışmalarının Güneydeki temaslarıyla başlamadıðını, bu tartışmaların daha önceden de olduðunun altını çizen Müslim, Eskiden beri sınırda resmi legal bir kapı yoktu. Ama gidiş gelişler oluyordu. Her iki taraftaki halk ihtiyaçlarını karşılamak için gidip geliyordu. Son zamanlarda bu gidiş gelişlere engeller çıkarıldı. Sınırdaki peşmerge sayısı arttırıldı. Yeni bazı yerlere peşmerge güçleri yerleştirildi. Bu engellemelerden dolayı halk rahatsız oldu. Biz de Güneyde yaptıðımız görüşmelerde Türkiye, onun Suriye içindeki uzantıları, Suriye devleti ve Güney Kürdistan tarafından uygulanan ambargodan halkımızın duyduðu rahatsızlıkları, yaşadıðı sıkıntıları, çektiði zorlukları aktardık diye konuştu. Müslim sözlerini şöyle sürdürdü:
Devrimimizi boðmak isteyen güçler tarafından ambargo uygulanırken halkımızın gözü Güneye döndü, halk oradan yardım ve destek bekledi ancak bunun yerine orada da benzer uygulamalar olduðunu görünce halk tepki gösterdi. Bunların aşılması için görüşmeler yaptık. Nasıl yardımcı olunması gerektiði konusunda görüşmeler yaptık. Daha önce biliyorsunuz oradaki sorumlular, yöneticiler bize bazı sözler verdi. Size her konuda destek oluruz, diye sözler vermişlerdi. Halkımızı yalnız bırakmayacaðız, şeklinde sözler verilmişti. Ancak uygulamalar bu sözlerin yerine getirilmediðini gösteriyor. Bunları ortadan kaldırmak için görüşmeler yaptık.
Müslim yaptıkları görüşmelerle bir kapının açılması için bir sonuca ulaştıklarını, bu kapının iki ya da üç gün içinde açılacaðını, açılacak kapıdan Rojava halkının yaşadıðı sıkıntıları gidereceklerini belirterek, kapının açılması için kurdukları komitenin dört gündür çalışmalarını başladıðını söyledi.
EL PARTÝ KOMÝSYONUN KURULMASINI ENGELLEDÝ
Müslim yaptıðı görüşmelerde kapının açılma çalışmalarını yürütmek için Suriyede var olan Kürt partilerinden bir komite oluşturma konusunda uzlaşmaya vardıklarını belirterek ancak komitenin kurulmasının Abdulhekim Beşarın Başkanlıðını yaptıðı El Parti tarafından engellendiðini söyledi.
Oluşturdukları komitenin normalde on gün önce çalışmalarına başlaması gerektiðine vurgu yapan Müslim şunları söyledi: El Parti Başkanı Abdulhekim Beşar ve partisi bu komisyonda yer alacak adamlarımızı seçemedik, bulamadık diye on gün bizi oyaladılar. Bu oyalama halkın daha fazla zorluk çekmesine neden oldu. Dolaysıyla kapının da açılmasını geciktirdi. Bilerek bunu yaptılar. Halkın daha fazla zorlanmasına neden oldular. Bu uygulamalarından ötürü suçludurlar ancak kalkıp başkasını suçluyorlar.
Müslim son birkaç günde bu engeli aştıklarını belirterek, engeli aştıkları gibi komitenin sınırın üzerine giderek kapının açılması hazırlıklarına başladıðını söyledi. Kapının açılmasının bir ya da iki gün içinde olacaðını belirten Müslim, açılacak kapıdan halkın ihtiyaçlarını karşılayacaklarını söyledi.
HAZIRLIKSIZ YAKALANDILAR
Ýki yıldır devrim hazırlıklarını yaptıklarını, devrim sürecinde karşılaşılacak sorunları çözmek için için komiteler, komisyonlar, birlikler oluşturarak halkı örgütlediklerini belirten Müslim, hiçbir hazırlıðı olmayan partilerin ise şimdi devrimin önünde engel olmaya başladıkları eleştirisinde bulundu. El Parti ve Rojavadaki diðer partilerin devrime hazırlıksız yakalandıkları için halkın sorunlarını çözme konusunda engelleyici duruma düştüklerini belirten Müslim şöyle konuştu: Hiç hazırlıklarını yapmamışlar. Dar ve zor günlerini hesabını yapmamışlar. Sanki böyle hep rahat günler olacakmış gibi bir algıları var. Kimse onları sıkıştırmayacak, kimse onlara saldırmayacak gibi düşünmüşler. Bizim hazırlıklarımızı görünce de neden her şeyi onlar yapıyor diye tepki gösteriyorlar. Kendisi hazırlık yapmadıðını itiraf etmiyor bizi suçlamaya kalkışıyor. Suçlu durumdayken kalkıp bizi suçlamaya çalışıyorlar.
Günün 24 saatinde halkın hizmetinde olduklarını, halkın ekmeði, suyu, mazotunu karşılamak, elektrik sorununu çözmek için çalıştıklarını belirten Müslim, Rojava halkının da bunu gördüðü için kendilerini desteklediðini söyledi.
SERÊKANÝDE HALKIMIZI, TOPRAKLARIMIZI SAVUNDUK
Beşar Esadın yaptıðı konuşmayı da deðerlendiren Müslim, Esadın konuşmasında yeni olan tarafın iç savaşı itiraf etmesi olduðunu belirtti. Ancak yaptıðı son terörist kalıncaya kadar savaşmaya devam edecekleri açıklamasının çok tehlikeli ve durumu daha kötü yapacaðını söyledi.
Esadın Serêkani direnişini öven tarzda konuşması ve bunun çeşitli çevreler tarafından spekülasyon konusu yapılmasının ahlaki bir yaklaşım olmadıðının altını çizen Müslim, Bu konuşması içerisinde kalkıp Serêkanideki direnişi övüyor. Oradaki direniş halkımız içindi. Biz orada halkımızı, topraklarımızı savunduk. Üzerimize gelen bir saldırı vardı ona karşı koyduk. Biz orada rejimi savunmadık. Hiçbir zamanda bu rejimi savunmadık. Eðer rejimi savunsaydık bize saldırı olmadan bir hafta önce rejimle muhalif güçler arasında çatışmalar vardı. Hiç ses çıkarmadık. Tek bir mermi bile sıkmadı. Meclis Başkanımızı katledince artık bıçak kemiðe dayandı o zaman kendimizi savunmaya başladık diye konuştu.
Aynı saldırılar devlet güçleri tarafından da olsaydı yine aynı direnişi göstereceklerine vurgu yapan Müslim, Serêkanide gösterdiðimiz direnişle halkımızı, kendimizi, topraklarımızı, tarihimizi, kültürümüzü, dilimizi, kimliðimizi, deðerlerimizi savunduk. Halkımıza yönelik herhangi bir saldırı gelirse nereden gelirse gelsin aynı direnişle karşı koyacaðız diyerek bu konuda hiçbir gücün yanlış hesap yapmaması uyarısında bulundu.