Geçen pazar, sabahın erken saatlerinden başlayarak 15 milyona yakın Venezüellalı seçmen Hugo Chavez'in ölümünden sonra yeni devlet başkanlarını seçmek için oylarını kullandı. Seçimlerden önceki tahminlere göre muhalefet adayı Hernique Capriles’e karşı Hugo Chavez'in ölmeden önce kendi yerine aday olarak önerdiği ve seçimlerden 10 gün önceki kamuoyu yoklamalarına göre yüzde 55in üzerinde oy alması beklenen Nicolas  Maduro çok az bir farkla devlet başkanı seçildi.

Geçen yıl yapılan seçimlerde de kullanılan son elekronik teknolojilerin uygulandıgı sistemi ABD eski başkanlarından Jimy Carter gibi birçok gözlemci,"hileye kapalı en modern seçim sistemi" olarak tanımlıyorlarken, oyların yüzde 48,97sini alan sağcı muhalefet adayı Hernique Capriles, sonuçlardan hemen sonra iktidar partisi PSUV (Venezuela Birleşik Sosyalist Partisi) ve adayı Nicolas Maduro'yu hile yapmakla suçlayıp, oyların tek tek tekrar sayılması için kampanya başlattı.

Seçim kampanyası çok kısa bir süre içinde gerçekleştiğinin ve tecrubesizliği nedeniyle beklenden çok az sayıda oy aldığını kabul eden Nicolas Maduro kampanya döneminde Colombiya ve Salvador gibi ülkelerden sızdırılan paramiliter güçlerin elektrik santalleri vb. tesislere yaptıkları sabotajlara ve gurupların Venezüella’yı provokasyonlarla çatışmalı bir ortama çekme çabalarını belgeleyerek, muhalefeti "emeryalizmin tam desteğiyle kaos yaratma ve gerici darbeler hazırlamakla" suçladı. 15 Nisan günü toplanan, halk savunma milisleri koordinasyonu ve "Venezüella’da darbe karşıtı koordinasyon" bir generalin tutuklandığını ilan etti ve belgelerin en kısa zamanda kamuoyuyla paylaşılacağını bir basın toplantısıyla ilan etti.

Venezuela Seçim komisyonu genel başkanı Tibisay Lucena ise yaptığı seçim akşamı yaptığı basın toplantısında muhalefetin suçlamalarını sert bir dille eleştirerek "Venezuela bir hukuk devletidir ve oyların sayımı en gelişkin teknolojiyle uluslarası gözlemcilerin ve seçime katılan tarafların katılımıyla hataya yer bırakmayacak bir tarzda gerçekleşmiştir" diyerek, muhalefeti, az farkla da olsa yaşanan bu yenilgiyi "uygar demokrat bir parti gibi kabul etmeye" davet etti.

Nicoals Maduro yaptığı başka bir açıklamada George Bushun ABD'de yüzde 0,30 gibi farkla galibiyetinin hiç tartışılmadığını, ancak sosyalist, devrimci bir partinin yüzde 2 ye yaklaşan farkının her ne hikmetse anti demokratik olarak tanıtılmaya çalışıldığini ve emperyalistlerin çağ dışı yöntemlerle Chavez önderliğinde başlatılan devrimci süreci tahrip ve tavsiye çabalarına değindi.

"Tıpkı 11 nisan 2002 yılında başkan Chavez'e karşı geliştirildiği gibi, önce bir kaos ortamı yaratılmak, sözde darbe veya dış mudahele koşulları oluşturmak ve demokratik devrim sürecinin baltalanarak karşı devrimci, neo liberal iktidarların gelişi sağlanmak isteniyor" sözleriyle ABD ve kapitalist dünyayı suçlayan Maduro, tüm Venezuela halkını kazanımlarına sahip çıkmaya ve karşı devrimci provokasyonlara karşı duyarlı olmaya çağırdı.

Muhalefet lideri sağcı Capriles tüm taraftarlarını bugün günü tüm seçim sayım kurumları önünde toplanmaya ve protesto eylemlerine davet etmişti.  Sosyal örgütlenmeler, komünler konseyleri ve Bolivarcı savunma milislerinin sert tepkisini çekince, Capriles  16 Nisan akşamı yaptığı basın toplantısıyla çağirısını geri alarak, herkesi her akşam saat 20’de tencere eylemlerine davet etti ve en kısa zamanda uluslarası kurumlara başvuracaklarını belirtti. Sadece 15 Nisan akşamı Venezüella’da aralarında PSUV yoneticilerinin ve Kübali doktorların da bulunduğu 8 kişi öldürüldü ve 90’ın üzerinde PSUV üyesi veya sempatizani yaralandı. 

16 nisan günü akşam saatlerinde sonra Büyük Yurtsever Cephe, Komün konseyleri, öğrenci ve gençlik örgütlenmeleri ve Bolivarcı savunma birliklerinin Venezuela'daki tum seçim sayım kurumları etrafında toplanarak, muhalefeti yaklaştirmama kararı alması muhalefetin "eylemlerinden vazgeçmesinde" önemli rol oynadı.

Sonuçların açıklanmasından bu yana tartıştığımız PSUV’nin  yerel veya ulusal yöneticilerinin seçim sonucu değerlendirme  söylemleri aynı noktalarda birleşiyor: "Bugüne kadar, 14 yıllık devrimci süreci iyi değerlendiremedik, iktidardaki eski ulus devlet alışkanıklarına ve uygulamalarına karşı yeterince mücadele edemedik ve bu hatalarımızın sonucu olarak ülkemizde yaygın olan şiddet, rüşvet ve bürokrasi gibi sorunlara halkımızın tepkisini bu seçimlerde açıkça görmemiz gerekiyor. Zayıflık ve eksikliklerimizden yararlanmak isteyen neo liberaller ve emperyalistlerin provokataif girişimlerini boşa çıkarmak önceliğimız, ancak hemen sonra yoğun bir özeleştiri sürecini işleterek, eski yanlışlarımızı telafi etmemiz ve devrimi, iktidarı halk örgütlenmeleriyle paylaşarak ilerletmemiz için bu altı yıl bizim için tarihsel bir önem taşıyor"