Suruç'ta 20 Temmuz 2015 tarihinde 33 devrimcinin öldürüldüğü katliamın birinci yıldönümü yaklaşıyor. Ankara katliamı soruşturmasında ortaya çıkan belgelere rağmen, Suruç katliamı soruşturmasında hala dava açılmış değil. Ayrıca dosya üzerindeki gizlilik de sürüyor.

Aileler ve Suruç gazileri, faillerin cezalandırılması için her ayın 20'sinde oturma eylemi yaparken, Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu (SGDF) yeni bir kampanya başlatma kararı aldı.

Genel Meclisi'nin ardından MYK'sını toplayan SGDF, katliamın birinci yıldönümü olan 20 Temmuz'a kadar "Suruç için adalet, herkes için adalet" sloganıyla kampanya yürütecek.

KAMPANYANIN 4 TALEBİ VAR

20 Mayıs'ta başlatılacak olan kampanyanın 4 talebi var. Bu talepler şöyle:

"Suruç dosyasındaki gizlilik kararı kaldırılsın.

Katliamda sorumluluğu olan kamu görevlileri hakkındaki 'yargılanamaz' kararı kaldırılsın.

Suruç katliamı ile ilgi tüm bilgi ve belgeler kamuoyuna açıklansın.

Suruç katliamının başta Ankara katliamı olmak üzere diğer katliamlarla olan bağlantısı açıklansın."

ADALET İÇİN 1 MİLYON İMZA TOPLANACAK

Yürütülecek kampanyaya ilişkin bilgi veren SGDF Eşbaşkanı Oğuz Yüzgeç, 20 Mayıs'ta imza kampanyası ile çalışmayı başlatacaklarını söyledi. 

İmza kampanyası "Düş yolcuları adalet yolunda. Özgürlük için 1 milyon imza" sloganıyla yürütülecek.

Sosyalistler, imza kampanyasını kent meydanları, mahalleler, kampüslerde aktif olarak yürütecek. 

'HİÇBİR DÜŞ YARIM KALMAYACAK GECESİ' YAPILACAK

İstanbul'da Temmuz ayında "Hiçbir düş yarım kalmayacak" sloganıyla büyük bir adalet gececi yapılacak. Yüzgeç, "Gecemizde, Türkiye'deki bütün adalet arayışçılarını bir araya getirmek istiyoruz" dedi. 

SGDF, kampanya kapsamında adalet mücadelesinin simgeleştiği 33 noktada açıklamalar yapacak.

Yüzgeç, bu 33 noktaya ilişkin şunları söyledi: "Örneğin Hrant Dink'in katledildiği Agos gazetesinin önü, Berkin Elvan'ın vurulduğu yer, Soma, Torunlar inşaatının önü, Tahir Elçi'nin vurulduğu 4 ayaklı minarenin önü. Bunlar gibi 33 yerde hem Suruç için hem de herkes için adalet isteyeceğiz."

SGDF'nin kampanyası son 33 gün çok daha yoğun geçecek. "Son 33 günü her bir yoldaşın anısına örgütleyeceğiz" diyen Yüzgeç, "Bütün çalışma yürütülen yerlerde, o gün hangi yoldaş atfedilmiş ise, onun adına tüm çalışmaları yapacağız" diye konuştu.

CİZRE, SURUÇ VE KOBANÊ'DE ANLAMALAR YAPILACAK

SGDF, katliamın yıl dönümünde ise 3 yerde anmalar gerçekleştirecek.

Anma programı, katliamdan birkaç gün önce Cizre'deki anmayla başlayacak. 

Yüzgeç, Cizre'deki anma için, "Kobanê' nasıl ki Rojava devriminin sembolü ise, Cizre'de Bakur/Kuzey devriminin sembolüdür. Biz sosyalist gençler nasıl ki Kobanê'nin yeniden inşasında kendimize bir sorumluluk yüklüyorsak, aynı durum Cizre içinde geçerli. Bu nedenle 20 Temmuz'dan birkaç gün önce Cizre'de olacağız" dedi.

SGDF'liler, 20 Temmuz günü ise Suruç ve Kobanê'de olacak.

Tüm kentlerde de anmalar yapılacağını belirten Yüzgeç, "O gün Suruç'ta olacağız. Amara'yı adalet mücadelesinde simgeleşen bir yer haline getirmeyi düşünüyoruz. Aynı gün Kobanê''de olacağız. Düş yolcularının yarım bıraktığı düşleri tamamlayacağız" diye konuştu. 

HER KENTTE SURUÇ İÇİN ADALET BÜROLARI KURULACAK

Çalışmaları örgütlemek için her kentte "Suruç İçin Adalet Büroları" açacaklarını belirten Yüzgeç, kampanya boyunca fiili meşru mücadele çizgisinden yürüyeceklerini belirtti, "Çok güçlü bir fiili meşru mücadele ile adalet talebimizi gündemleştirebileceğimizi düşünüyoruz" dedi.

'20 TEMMUZ SARAY'A KARŞI DİRENİŞ GÜNÜ OLACAK'

Kampanyayı diğer gençlik örgütleri ve barış için akademisyenlerle birlikte yürütmek istediklerinin altını çizen SGDF Eşbaşkanı Yüzgeç, şunları söyledi: "Suruç katliamı, AKP'nin savaşı başlattığı tarih. Suruç, Saray'ın savaşı başlattığı yer. Bu nedenle Saray'ın savaşının karşısında duran tüm kesimleri yürüteceğimiz bu adalet mücadelesi ile birleştirmek gibi bir hedefimiz var. Suruç'un yıldönümünü Saray'ın savaşı ve darbesine karşı bir direnme biçimine dönüştürmek, bir direniş günü olarak örgütlemek istiyoruz."

Ortaya çıkan belgelerin "Suruç katliamı aydınlatılmış olsaydı Ankara katliamı gerçekleşmeyecekti" fikrini ortaya koyduğunu belirten Yüzgeç, "Faillerin aynı olduğu, aynı kamplarda eğitimler gördüğü ortaya çıktı. Biz elbette Saray'dan adalet beklemiyoruz. Saray'a karşı adalet mücadelesini birleştirmek istiyoruz. 20 Temmuz'un Saray'a karşı direnişin bir kaldıracı olmasını istiyoruz" diye konuştu.