Sinan ve Taylan Kahraman kardeşler Düsseldorf’ta anıldı
Sinan ve Taylan Kahraman kardeşler Düsseldorf’ta anıldı
Taylan Özgür Kahraman ve Sinan Cemgil Kahraman yaşamlarını yitirişlerinin 14. yılında Almanya’nın Düsseldorf kentinde anıldı.
Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ının 9 Ekim 1998 yılında uluslararası komplo sonucu Suriye’den çıkışıyla başlayan ve yüzlerce Kürt gencinin “Güneşimizi Karartamazsınız” eylemleriyle bedenlerini ateşe vererek engellemeye çalıştıðı komplonun 14. yılında 21 Aralık 1998 yılında bedenini ateşe veren Taylan Özgür Kahraman yaşamını yitirdiði yerde anıldı.
Taylan Özgür ve Sinan Cemgil Kahraman’ın anne-babası Şenge ve Cömert Kahraman’ın yanı sıra çok sayıda Kürdistanlının da katıldıðı anma töreni, Taylan Özgür Kahraman’ın bedenini ateşe verdiði yerde saygı duruşuyla başladı. Kahraman’ın bedenini ateşe verdiði yerde mumlar yakıldı, çiçekler bırakıldı. Ardından Kürdistan özgürlük mücadelesinde yaşamını yitirenler anısına bir konuşma yapan Ronahi Pazarcık; “Bir çok mücadele sahasında şehitler verdik. Avrupa’da şehitler verdik. Bizler Taylanların, Sinanların, Ronahi ve Berivanların yolunda yürüyoruz” dedi.
Sinan Cemgil ile mücadele arkadaşlıðı yaptıðını da sözlerine ekleyen Pazarcık; “Sinan’ı mücadeleye başladıðı andan buyana tanıyorum. Sinan arkadaş çok güçlü bir arkadaştı. Sinan arkadaşın şahadetinin ardından Taylan arkadaşın şahadeti yaşandı. Bu arkadaşların şahadetleri önünde saygıyla eðiliyoruz. Biz onların anılarını yaşatacaðız” diyerek sözlerini sürdürdü. Tören ardından Düsseldorf derneðine geçildi. Burada Kürdistan özgürlük mücadelesinde yaşamını yitirenler anısına verilen yemekte konuşan Nilüfer Koç ise; “Şehitler bizim ahlaki ölçümüzdür. Şehitlerimiz, bize ‘biz bir yere kadar getirdik. Siz ötesine götürmelisiniz’ diyor. Şehitlerin kanıyla sulanan bu topraklarda Ortadoðu’da barışı, kardeşliði geliştirebilecek bir model yaratılmıştır. Bu Önderliðimizin, şehitlerimizin emek ve çabaları sonucu ortaya çıkmıştır” dedi. Koç, devamla güncel durumu deðerlendirdi. Cezaevlerinde başlatılan açlık grevinin sonuçlarını da deðerlendiren Koç; “Sömürgeci devletlerin kaderi bizim ellerimizde. Biz Kürtler nasıl tavır alırsak ona göre pozisyon alıyorlar” ifadesinde bulundu.
Koç; “Her gün bu derneklerde yediðimiz, içtiðimiz ne varsa herşey helaldır. Çünkü bedelini ödedik. Şehitlerimiz canlarıyla ödedi bu bedeli. Kürt halkı olarak başımız dik. Kazandıðımız herşey şehitlerimizin ve önderliðimizin büyük emek ve çabasıyla gerçekleşti. Bu gün bizi bir araya getiren şehitlerimizdir. Sinanların, Taylanların şahadetleriyle, anılarıyla bir aradayız. Bu gün burada rahat oturabiliyorsak bu şehitlerimizin sayesindedir” dedi. Nilüfer Koç’un konuşmasının ardından yemeðe geçildi.
Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ının 9 Ekim 1998 yılında uluslararası komplo sonucu Suriye’den çıkışıyla başlayan ve yüzlerce Kürt gencinin “Güneşimizi Karartamazsınız” eylemleriyle bedenlerini ateşe vererek engellemeye çalıştıðı komplonun 14. yılında 21 Aralık 1998 yılında bedenini ateşe veren Taylan Özgür Kahraman yaşamını yitirdiði yerde anıldı.
Taylan Özgür ve Sinan Cemgil Kahraman’ın anne-babası Şenge ve Cömert Kahraman’ın yanı sıra çok sayıda Kürdistanlının da katıldıðı anma töreni, Taylan Özgür Kahraman’ın bedenini ateşe verdiði yerde saygı duruşuyla başladı. Kahraman’ın bedenini ateşe verdiði yerde mumlar yakıldı, çiçekler bırakıldı. Ardından Kürdistan özgürlük mücadelesinde yaşamını yitirenler anısına bir konuşma yapan Ronahi Pazarcık; “Bir çok mücadele sahasında şehitler verdik. Avrupa’da şehitler verdik. Bizler Taylanların, Sinanların, Ronahi ve Berivanların yolunda yürüyoruz” dedi.
Sinan Cemgil ile mücadele arkadaşlıðı yaptıðını da sözlerine ekleyen Pazarcık; “Sinan’ı mücadeleye başladıðı andan buyana tanıyorum. Sinan arkadaş çok güçlü bir arkadaştı. Sinan arkadaşın şahadetinin ardından Taylan arkadaşın şahadeti yaşandı. Bu arkadaşların şahadetleri önünde saygıyla eðiliyoruz. Biz onların anılarını yaşatacaðız” diyerek sözlerini sürdürdü. Tören ardından Düsseldorf derneðine geçildi. Burada Kürdistan özgürlük mücadelesinde yaşamını yitirenler anısına verilen yemekte konuşan Nilüfer Koç ise; “Şehitler bizim ahlaki ölçümüzdür. Şehitlerimiz, bize ‘biz bir yere kadar getirdik. Siz ötesine götürmelisiniz’ diyor. Şehitlerin kanıyla sulanan bu topraklarda Ortadoðu’da barışı, kardeşliði geliştirebilecek bir model yaratılmıştır. Bu Önderliðimizin, şehitlerimizin emek ve çabaları sonucu ortaya çıkmıştır” dedi. Koç, devamla güncel durumu deðerlendirdi. Cezaevlerinde başlatılan açlık grevinin sonuçlarını da deðerlendiren Koç; “Sömürgeci devletlerin kaderi bizim ellerimizde. Biz Kürtler nasıl tavır alırsak ona göre pozisyon alıyorlar” ifadesinde bulundu.
Koç; “Her gün bu derneklerde yediðimiz, içtiðimiz ne varsa herşey helaldır. Çünkü bedelini ödedik. Şehitlerimiz canlarıyla ödedi bu bedeli. Kürt halkı olarak başımız dik. Kazandıðımız herşey şehitlerimizin ve önderliðimizin büyük emek ve çabasıyla gerçekleşti. Bu gün bizi bir araya getiren şehitlerimizdir. Sinanların, Taylanların şahadetleriyle, anılarıyla bir aradayız. Bu gün burada rahat oturabiliyorsak bu şehitlerimizin sayesindedir” dedi. Nilüfer Koç’un konuşmasının ardından yemeðe geçildi.
