Strasbourg eylemcilerinden Avrupa ve halka çağrı
Kürdistanlıların Türk devletinin katliamlarının son bulması için Strasbourg’ta başlattığı oturma eylemi 12’nci gününde. Kürdistanlılar, Avrupalı kurumların acil devreye girmesi çağrısında bulundu.
Kürdistanlıların Türk devletinin katliamlarının son bulması için Strasbourg’ta başlattığı oturma eylemi 12’nci gününde. Kürdistanlılar, Avrupalı kurumların acil devreye girmesi çağrısında bulundu.
Fransa’nın Strasbourg kentinde bulunan Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), Avrupa Konseyi (AK) İşkence Önleme Komitesi (CPT) önünde Kürtlerin Türk devletinin yaptığı katliamlara karşı başlattığı oturma eylemi 12’nci gününde.
Şimdiye kadar binlerce kişi dönüşümlü olarak eyleme katıldı. Bunlardan Selim Yenigün, Sultan Ucucu, Welid Hebeş, Şakir Araç, Şerefnaz Buksur, Mustafa Tuzak ve Mediha Demir, Avrupalılara devreye girme, Kürt halkına da direnişi büyütme çağrısında bulundu.
‘AVRUPA KURUMLARI HAREKETE GEÇMELİ’
Selim Yenigün, Almanya’nın Aachen kentinde yaşıyor. 22 Şubat'tan beri çadır eyleminde bulunan Yenigün, Kuzey Kürdistan’da yaşanan katliamlara karşı Avrupa kurumlarını sessizlikle suçluyor. Yenigün, "Avrupa kurumları harekete geçmeyene kadar eylemlere devam edeceğiz. Yaşanan bu insanlık suçuna sessiz kalmak bir suçtur” dedi. Yenigün, Kürdistanlılara ise YPS’ye destek verilerek, direniş içerisinde olma çağrısında bulundu.
Amedli olan Şakir Araç ise Almanya’dan eyleme katıldı. Araç, AKP ve Erdoğan’a beddua ederek başladığı konuşmasında, "Halkımız üzerinde bir katliam ve vahşet var. Türk devleti kadınlarımızı, gençlerimizi öldürüp sokakta panzer arkasında sürüklüyor. Bu katliamlara karşı direnen gençleri selamlıyoruz. Biz burada oluyorsak kalbimiz YPS’li gençlerledir. Onlar bizim başımızı yükseltti. Bu dava onurlu bir dava. Mutlaka kazanacağız” ifadelerini kullandı.
‘HALKIMIZ DİRENİŞ İÇERİSİNDE OLMALI’
Sultan Uçucu ise aslen Bingöllü. Eyleme Fransa’nın Bordeaux kentinden katıldı. Uçucu, Türk Başbakanı Ahmet Davutoğlu’nun “Bingöl halkı bizimledir” açıklamasını yalanlayarak, şunları söyledi: "Bingöl halkı şimdiye kadar kendi mücadelesi ve kimliğiyle yaşadı. Bundan sonra da hep öyle olacak. Buradan çağrım; halkımız Cizre, Silopi ve Sur ile birlikte olmalı. Devletin oyunlarına gelmemeli, zafer yakındır. Avrupa’da yaşayan Kürt kadınları da burada eyleme katılmalıdır.”
Batmanlı Nahide Demir ise “Katliamcı Türk devleti dost olmaz. Onun için halkımız uyanık olmalı; omuz omuza vererek, katliamcılara karşı Cizre ve Silopi ile birlikte direniş içerisinde olmalı" dedi.
‘ÖZGÜR YAŞAMAK İSTİYORUZ’
Afrinli olan Welid Hebeş de, Kürtlerin üzerindeki baskılara dikkati çekmek için burada olduklarını belirtti. "Kürtlerden ne istiyorlar? Biz de herkes gibi özgür ve insanca yaşamak istiyoruz" diyen Hebeş, şunları ifade etti: "Dünyada bir milyonluk halkların bile ülkeleri var ve dilleri serbest. Ama biz 40 milyonluk bir halkız ancak kölece yaşamayı dayatıyorlar. Biz bunları kabul etmeyeceğiz."
Şerefnaz Buksur ise Avrupa kurumlarını eleştirerek harekete geçme çağrısında bulundu. Buksur, Kürtlere ise direnişe geçme çağrısını yaptı.
'BAKUR’DA OLAN 74’ÜNCÜ FERMANDIR!’
Mustafa Tuzak da PKK’nin Kürt halkı için mücadele ettiğini vurgulayarak, "Ahlak, bilinç ve fedakârlıkla bugüne kadar gelindi ve kazanımlar elde etti. Bundan sonra bu kazanımlar daha artacaktır. Ben de bunun bir parçası olacağım” diye ekledi.
Aslen Urfa’nın Viranşehir ilçesinden olan Mustafa isimli eylemci ise Ezidilerin üzerindeki katliamlara işaret ederek, "Şimdiye kadar Ezidilerin üzerinde 73 ferman gerçekleşti. Bugün Kuzey Kürdistan’da yaşanan 74’üncü fermandır. Bize ölümü reva görüyorlar. Bütün dünya ise sessiz. Biz bunları kınamak için buradayız. Halkımızı bu katliamlara karşı duyarlı olmaya çağırıyorum” dedi.