Strasburg'daki oturma eyleminde barış semahı dönüldü

Fransa’nın Strasbourg kentinde TJK-E ve KCD-E öncülüğünde başlayan oturma eylemi sürüyor. Oturma eyleminde bugün “Barış semahı”na dönüldü.

Türk devletinin Kürdistan’daki soykırım saldırılarını protesto etmek, AB ve AK üyesi ülkelerin sessizliğini protesto etmek amacıyla Fransa’nın Strasbourg kentindeki nöbet eylemi sürüyor. Eylem kapsamında düzenlenen etkinlikte “Barış semahı”na dönüldü.

Fransa’nın Strasbourg kentinde TJK-E ve KCD-E öncülüğünde başlayan oturma eylemi sürüyor. Oturma eyleminde bugün “Barış semahı”na dönüldü.

Öncesinde bir konuşma yapan Pirler Kurulu Başkanı Rıza Yağmur, “Sözün bittiği yerdeyiz. Artık eylem zamanı, Sur, Cizre’de yaşanan katliamları kabul etmiyoruz etmeyeceğiz. Duruşumuz Kerbela’da Hüseyin’in duruşu, Diyarbakır’da Mazlum’un Kemal’in Kaypakkaya’nın direnişidir” dedi.

Kürt evlatlarının büyük bir tarih yazdığını da söyleyen Yağmur, bu yazılan tarihle Kürt halkının özgürlüğe kavuşacağını da sözlerine ekledi.

“Yeter ki biz Alevisi, Sünnisi, Êzîdîsi ile birliğimizi kuralım. Türkiye Cumhuriyeti tek mezhep üzerine kurulmuş ve tek ideoloji ile hareket eden kendi dışında kimseyi kabul etmiyor. Kürtler Müslümanlığın en sadık inanlarıdır. Selahaddin’i Eyyubi’de olduğu gibi en büyük hizmeti Kürtler yapmıştır” diyen Yağmur, vahşet bodrumunda kalanların ölümüne direnerek insanlık tarihinin en büyük onuru ile anılacaklarını, bu katliamı yapanların da lanetle anılacaklarını söyledi.

Teröristin hakkı olmayan bir şeyi gasp eden kişiye ya da devlete dendiğini de belirten Yağmur, “Türkiye kendinden başkasını kabul etmemekle, kadim halkları yok saymakla, onların insani haklarını elinde almakla tam da bu terörist tanımlamasına uyuyor. Kürtler kendini, malını mülkünü korumak için savaşıyor. Direnişi meşrudur. Ve bu dava uğruna ölenler şehittir. Gelecekte Kürt katliamına sesiz kalan halkları milletleri çocukları lanetle anacaktır. Mezopotamya’da yaşayan tüm kadim halklarla birlikte kardeşçe yaşamak istiyoruz. Hakka ve haklıya olana biat ederiz. Haksıza zalime cenk ederiz. Onlar cihat ediyorsa biz de cenk ilan edeceğiz. Alevilerin cemevlerini kabul etmek zorundalar. İktidarı Kürtlerle paylaşırsanız ömür boyu yaşarsınız. Ortaklaşamazsanız, demokrasiye geçemezsiniz. Türk halkının ruhu çürümüş, yaşanan katliamlara karşı tık yok. Hırsızlık katliamlar din kılıfı ile saklanıyor. Türk yetkilileri aklını başına almalı ablukalar kaldırılmalı, tutuklular serbest bırakmalı Türk halkıyla beraber onuz omuza bu belayı başımızda defetmeliyiz. Xızır ayındayız Xızır Cizre’de, Sur’da, Silopi’de, Kobanê’de Tıl Ebyat’da olmalı, çünkü oralar haksızlığa karşı savaştadır. Özgürlük davası bizim imanımız ve ikrarımız olsun” diye konuştu.

FEDA Eşbaşkanı Bemal Özdemir de yaptığı konuşmada Alevilerin tarihten bu yana hep acı çektiğini belirtti.

“Seyit Rıza ‘Ben diz çökmedim’ dedi, Mehmet Tunç da ‘Ben bu zihniyete diz çökmeyeceğim’ dedi. Dünden bugüne hiçbir şey değişmedi. Atatürk Dersim’i nasıl yıktıysa, Erdoğan da aynı zihniyetle katlediyor” diyen Özdemir, tüm Alevileri bu direnişe çağırdı. Aleviler için kutsal olan sazı, deyişleri, ozanları Sivas’ta yaktıklarını söyleyen Özdemir, “Çorum, Maraş ve her yerde bedel verdik. Bugün diğer kimliğimiz olan Kürt kimliğimiz veriyor. Bunun içinde Aleviler sürecin yanında değil, tam ortasında olmalı. Onun için tüm Alevileri direnişe davet ediyorum. Bu direnişinizle Avrupa kurumların sessizliğini, ortaklığını hep beraber bozacağız. Çünkü bu kararlık ve irada karşısında hiçbir güç duramaz” dedi.

Yapılan konuşmalardan sonra “barış semahı”na dönüldü.