TCŞ ve TEKO-JIN: Hamleye katılıyoruz, seferberliğe çağırıyoruz

TCŞ ve TEKO-JIN, KCK tarafından ‘Tecride, Faşizme, İşgallere Son; Özgürlüğü Sağlama Zamanı’ şiarıyla ilanı yapılan hamleyi selamladı, gençliği serhildanların öncüsü olmaya çağırdı.

Devrimci Gençlik Hareketi (TCŞ) ve Mücadeleci Genç Kadınlar Hareketi (TEKO-JIN), yazılı bir açıklama ile Koma Civakên Kurdistan (KCK) tarafından Halklar Önderi Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünü hedefleyen ‘Tecride, Faşizme, İşgallere Son; Özgürlüğü Sağlama Zamanı’ sloganıyla ilan edilen hamleyi selamladı.

'TEMEL POLİTİKALARI İSTİLA ETMEK'

Açıklamanın tam metni şöyle:
“Sömürgeci ve soykırımcı Türk devleti, ciddi bir çıkmaz yaşamaktadır. Bu çıkmazdan kurtulmanın yolunu da faşizmi kurumlaştırmakta aramaktadır. Gün geçtikçe saldırılar yeni bir biçim almaktadır. Genişletme ve yaygınlaştırma arayışı gelişmektedir. Bu saldırıların, sistematik bir planın parçaları olarak devreye konulduğu görülmektedir. Kürdistan Özgürlük Mücadelesi’nin damarları kesilmek, 4 parçaya bölünmüş Kürdistan halkı daha fazla parçalanmak istenmektedir. Tarihten bu yana sömürgeci devletler Kürdistan’ı böl-parçala-yönet politikasıyla istila ve talan etmişlerdir.
Bugün de bu geleneğin son model ürünü olan baş faşist Erdoğan, aynı çizgide derinleşerek yürümeyi amaçlamaktadır. Erdoğan baş faşistinin bu dünyadaki en büyük amacı Kürt düşmanlığı, en büyük haz duyduğu şey Kürtleri katletmek, en büyük hayali de Kürtlerin soykırımdan geçirilerek kendisine engel olmaktan çıkarılmasıdır. TC faşizminin ruhu bu yönüyle Erdoğan’ ın iliklerine kadar işlemiştir. TC Devleti Erdoğan’dır, Erdoğan ise TC Devleti’dir. Bu açıdan bu ikiz faşist oluşum ‘en iyi Kürt ölü Kürt’tür’, o da olmuyorsa işbirlikçi Kürtlerdir düsturuyla hareket etmektedirler. Bu çerçevede TC faşist devleti, Heftanîn, Xantur, Pirbula alanına kadar olan tüm bölgeyi insansızlaştırarak, tamamen işbirlikçi, ihanetçi güçlerle ortaklaşarak istila etmeyi dönemin temel politikası olarak bellemişlerdir.

'TARİH BÖYLESİNE REZİL, DÜŞKÜN İŞBİRLİKÇİLER GÖRMEDİ'

Sömürgeci soykırımcı TC devleti, baş faşist Erdoğan şahsında yaşadığı zayıflığa, erimeye ve çürümeye rağmen böylesi bir süreçte işgal cesaretini bulabiliyorsa; bu cesaretin en büyük dayanağı Başûr’daki işbirlikçi ihanetçi çizgidir. İnsanlık tarihi böylesine rezil, iğrenç ve düşkünce bir işbirlikçilikle henüz karşılaşmamıştır. Bizler açısından namus, onur ve şeref varsa o da topraktır. Ulus devletlerde bile toprak hakimiyeti en kutsal değer olarak görülmektedir. Toprakları uğruna en büyük bedelleri vermeyi göze alabilmektedirler. Her ne kadar lanetli, geri bir zihniyet olsa da ulus devletlerin de kendine göre kuralları, kanunları vardır. Başûr’daki işbirlikçi ihanetçi çizgi, ulus devlet sevdalısı olmasına rağmen bu kuralı, bu kanunu bile es geçmektedir.

'BAŞUR GENÇLİĞİ KDP'YE CEVAP OLMALI'

Son olarak Başûr topraklarında Heftanîn, Mexmûr ve Şengal alanında aynen 2011’de Solîn bebek katliamında (Kortek Katliamı) olduğu gibi tekrardan halktan sivil insanlar ve Solîn bebekler katledilmektedir. Başûr Hükümeti, bu duruşuyla bu katliamın suç ortakları olmuştur. İnsanlık tarihi bu yapılanların hiçbirini unutmayacağı gibi teslimiyetin de, katliamların da hesapsız kalmayacağını görecektir. Yine Kürt halkının tarihten aldığı ve bugün ulaştığı özgürlük bilinci yeni İdris-i Bitlisi'leri kabul etmeyecek düzeye ulaşmıştır. Kürdistan özgürlük gerillasının yürüttüğü mücadeleyle yarattığı değerleri en fazla da Başûrê Kurdistan halkımız ve gençliği bilmektedir. Gelişen saldırılar her yönüyle bu değerleri ve kazanımları hedeflemektedir. Bu saldırıların püskürtülerek TC’nin Başûr topraklarından defedilmesinde en büyük görev ve sorumluluk, Başûr’daki devrimci ve yurtsever gençlere düşmektedir. Bu noktada Başûr gençleri yönünü direniş saflarına çekerek mücadeleyi daha da yükseltip, işbirlikçi ihanetçi KDP’ye cevap olmalıdır.
Bugün bu savaş sürecinin derinleşmesi kapitalist modernitenin nefes alma çabasıdır. Kapitalist modernite, savaşı derinleştirerek ömrünü uzatmayı ve kriz halini aşmak istiyor. Buna karşı tek karşı çıkan hareket ise Önderliğin öncülük ettiği PKK hareketidir. Bunun içindir ki kapitalist modernist sistem ömrünü uzatmak için harekete saldırıyor. Tabi bunun karşısında da Önderlik felsefesini özümsemiş ve iradeleştirmiş bir gerilla ordusu var.

'HAMLEYE KATILIYORUZ, GENÇLİĞİ SEFERBERLİĞE ÇAĞIRIYORUZ'

Sonda söyleyeceğimizi başta söylüyoruz. Bizler Tevgera Ciwanên Şoreşger ve TEKO-JIN olarak Heftanîn direniş ruhuyla ‘Tecride, Faşizme, İşgallere Son; Özgürlüğü Sağlama Zamanı’ şiarıyla başlatılan hamleyi selamlıyor ve Önder APO’nun etrafında ateşten çember oluşturacak bu hamleye katılacağımızı belirtiyoruz. Avrupa’da yaşayan tüm Kürdistanlı ve devrimci gençliği bu temelde seferberliğe çağırıyoruz. Tek bir Kürdistan genci kafasında soru işareti olmadan bu kesintisiz ‘seferberlik’ çağrısına katılmalı, azgın TC sömürgeciliğine karşı ülkesini, toprağını, halkını ve Önderliğini aktif olarak savunma pozisyonuna geçmelidir. Gençlik hiçbir yerden talimat, açıklama ve beklenti içerisine girmeden, doğalında gelişecek serhildanları başlatmalıdır. Her Kürdistan genci kendine güvenerek, kendine inanarak hareket etmelidir. Kürdistan gençliğinin yıllara uzanan tecrübesi var.
Azgın Türk Sömürgeciliği binlerce şehidimizin emeğiyle elde ettiğimiz kazanımlara vahşice saldırmaktadır. Önderliğimiz üzerinde derinleştirilmiş bir tecrit sistemi kurarak bu şekilde tüm halkı tecrit altına almaya çalışmaktadır. Önderliksiz bir yaşam halkımıza ve devrimci güçlere dayatılmaktadır. Her defasında farklı haberler çıkartarak Kürdistan halkının nabzı ölçülmek istenilmektedir. Halkımızı katliamdan geçirme yemini etmiş, ülkemizi işgal etmek için en ufak bir kaygı yaşamamakta, AKP-MHP faşizmi ülkemizi ve devrim kazanımlarımızı işgal ve talan etmek için her şeyiyle seferber olmuş durumdadır. AKP-MHP ateşle oynamaktadır. Mademki bizler ateşiz, mademki ateş bizimle sembolleşmiş, o zaman bu ateşi her alanda gürleştirmek gerek. Bu ateş bizi yüceltecek, faşizmi yakıp kül edecektir.

'SERHILDAN ATEŞİNİ YAKALIM'

Biz Gençlik hareketi olarak her zaman kendi öz gücümüze dayanarak eylemselliklerimizi geliştirdik. Azgın TC sömürgeciliğine karşı mücadele ettik. Bizler Tevgera Ciwanên Şoreşger ve Jinên Ciwan ên Têkoşer olarak tüm Kürdistan gençliğine çağrı yapıyoruz. Herkes bulunduğu yerde harekete geçmelidir. Kürdistan gençliği, Önderliksiz bir yaşamı bir dakika bile kabul etmeyecektir. ‘Kaygılı ve tereddütlü yaklaşımlar bizlere kaybettirir’ anlayışıyla her ne olursa olsun başarının sadece bizlerle geleceğine olan inançla alanlarda, şehirlerde, mahalle ve sokaklarda serhildan ateşlerini yakalım. Herkes şunu çok iyi bilsinki her yerde eş zamanlı serhildanların başlaması düşmana en büyük darbe olacaktır. Hiçbir alan başka bir alandan beklememeli, her alan başka alanlara öncülük etmelidir. Serhildanları ilk başlatanlar diğer alanların öncüsü olacaktır. Bizler Kürdistan gençliği olarak halkımızı, ülkemizi, toprağımızı savunmaya mecburuz. Bu topraklarda her zaman biz vardık ve her zaman da biz varolacağız. İnsanlığın öncülüğünü bizler yaptık ve bundan sonra da bizler yapacağız. Bir kere daha tekrar ediyoruz, ‘mutlak zafer kesintisiz seferberlik’ sürecine katılarak kazanılır. Bu noktada bizler Önder APO’nun fedaileri olarak, Önderlik üzerinde yürütülen tecridi kabul etmiyor, Kürdistan ve bütün dünya gençliğini Önderliklerine sahip çıkmaya çağırıyoruz. Gün, Önderlik etrafında ateşten çember olarak Önderliğimize sıkı bağlanma zamanıdır. Gün Önderliğin özgürlüğü için hamleye katılma zamanıdır. Savaş meydanlarında yiğit Kürdistan gençliğinin gücünü ve kararlılığını tarih sayfalarına yazma vakti bir kez daha gelmiştir. Kürdistan gençliği asla aman dileyen olmamıştır, hiçbir zaman aman vermeyendir. Dönem ne pahasına olursa olsun, ülkemizi ve halkımızı faşist saldırılardan koruyarak değerlerimize, Önderliğimize ve Şehidlerimize layık olma günüdür. Gün, ne pahasına olursa olsun kazanma günüdür.
Bu vesileyle Bakurê Kurdistan ve Türkiye’de yaşayan Kürdistan gençliği başta olmak üzere Başûr, Rojava, Rojhilatê Kurdistan’daki tüm yurtsever devrimci gençliği savaş meydanlarında tarihi sorumluluklarına sahip çıkmaya, yine bulundukları alanlarda özsavunma temelinde yürütülen direnişi, seferberlik ruhuyla büyütmeye ve bulundukları her alanı Heftanîn ruhuyla büyük eylem alanları haline getirmeye aynı şekilde yurtdışında yaşayan Kürdistan gençliği ve tüm demokratik sosyalist enternasyonalist gençliği faşist Türk çete devletine karşı yürütülen bu kutsal mücadeleyi büyütmeye çağırıyoruz."