HDP Eşbaşkanı Sezai Temelli, seçim çalışmaları kapsamında Mersin'in Akdeniz ilçesinde halkla buluştu. HDP Akdeniz ilçe binasına gelen Temelli, buradan partililerle Çilek Mahallesi'ne hareket etti. Konvoyun geçtiği mahallelerde halk yola çıkarak, konvoyu selamladı. Cezaevi Caddesi'ni tıka basa dolduran on binler, binalara çıkarak buluşmayı izledi. Ellerinde HDP bayrakları ile alanı süsleyen yurttaşlar, Temelli'yi karşıladı. "Şehit namirin" ve "Direne direne kazanacağız" sloganlarının yankılandığı alanda HDP Akdeniz Belediye Eşbaşkan adayları Şilan Yüksekkaya ve Reşat Aşan halkı selamladı. Coşkunun dinmediği alanda halka hitap eden Şilan Yüksekkaya, "Biz kazanacağız. Akdeniz bizimdir. Biz halkımıza, halkımız bize güveniyor" dedi. Ardından konuşan Reşat Aşan da halkı selamlayarak, "Belediyelerimizi alacağız. Bu kayyum bile bize oy verecek" dedi.

Adayların ardından HDP Eşbaşkanı Sezai Temelli, seçim otobüsüne çıkarak halkı selamladı. Temelli'yi gören on binler telefonlarının flaşlarını yakarak, ışık görseli oluşturdu. Büyük bir coşku eşliğinde halkı selamlayan Temelli, "Bu karanlıktan hep birlikte kurtulacağız. 31 Mart'ta sandıklara giderek bu iktidardan kurtulacağız. Bu topraklarda yaşayan 72 millet bir araya gelerek faşizme geçit yok diyeceğiz. Biz tüm farklılıklarımızla yan yanayız. Ortak vatanımızda laik, demokratik cumhuriyeti var edene kadar mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz" diye belirtti.

138 gündür açlık grevinde olan Leyla Güven'in direnişini hatırlatan Temelli, "Leyla kadındır, yaşamdır, özgürlüktür" dedi. "Leyla Güven onurumuzdur" ve "Bijî berxwedana zindana" sloganlarının eksik olmadığı on binlere seslenmeye devam eden Temelli, "Biz kimse ölmesin istiyoruz. Onların adalet mücadelesine, hukuk mücadelesine güç vereceğiz, ses vereceğiz. Tüm arkadaşlarımız adaletin, hukukun gereğini istiyorlar. Sayın Öcalan üzerindeki bu mutlak tecride son verilmesini istiyorlar. Sayın Öcalan'ın ailesi ve avukatları ile düzenli görüşmesini istiyorlar. Buradan Adalet Bakanı'na çağrı yapıyorum; adaletin gereğini yerine getirin, kimse ölmesin. Bugün cezaevinde bir can daha yitip gitti. Zülküf gibi, Ayten gibi, Zehra gibi bugün de Medya yitip gitti. Kimsenin ölmesini istemiyoruz. Bu ölümlerin sorumlusu iktidardır, Adalet Bakanıdır. Avukatların bir an önce İmralı'ya gitmesinin önü açılmalıdır. O kadar haklı bir taleptir ki, son dört yılda ülke çok daha kötü bir yere sürüklendi. Kürt sorununu çözmeden hiçbir sorunu çözemezsiniz. Adalet mahkeme salonlarını bile terk etti. Bu adaletsizliğe, hukuksuzluğa hep birlikte ses vermeliyiz. Biz ölüme karşı yaşamı, karanlığı karşı aydınlığı, kötülüğe karşı iyiliği savunuyoruz. Yaşam kazansın istiyoruz. Yaşayarak bu kötülüğe karşı mücadele edelim istiyoruz. Tüm uluslararası kurumlara çağrı yapıyorum. Artık sessiz kalmayın. Çok geç olabilir" ifadesinde bulundu.

Temelli, Türkiye'de siyaset dilinin kirlendiğini ifade ederek, "Bu siyaset dilini değiştirme zamanı gelmiştir. Şimdi HDP zamanıdır. Şimdi barış dilini konuşma zamanıdır, yeni yaşamın diliyle konuşma zamanıdır" diye belirtti.

Kitlenin "Direne direne kazanacağız" sloganlarına karşılık Temelli şöyle devam etti: "Kazandık, Akdeniz'i kazandık. Kazandığımız için bu baskı ve şiddet. Kimler yok ki onların kampanyasında. Kolluk güçleri, kaymakamlar, valiler, YSK... hepsi var. Bunlar zannediyor ki bu baskı ile kazanacaklar. Ben de diyorum ki geçti Bolu pazarı sür eşeğini Niğde'ye. Süpürgeler hazır mı? Bunların hepsini süpürüp atacağız kayyumları ile birlikte. Sadece kayyumların olduğu yerlerde değil, her yerde onları silip süpüreceğiz. Kayyumcu zihniyetle bu ülkeyi bir çöküşe sürüklediler. Bizler 2013, 2014, 2015'te bu ülkeyi umuda hazırlarken, bunlar çöktürme planı hazırlıyorlardır. Hazırladıkları çöktürme planları ile ülkeyi çöktürdüler."

Ülkede bir tek iktidarın beka sorunu olduğunu kaydeden Temelli, "Baktılar iktidarları sallanıyor, sarıldılar 'beka sorunu var' diye. Beka sorunu yok, işsizlik, yolsuzluk sorunu var. Hiçbir şeye çözüm bulamayınca bu iki ortak el ele tutuşmuş 'beka sorunu var' diyor. Seçimle geldiniz, seçimle gideceksiniz. Bu gece uyuyacaksınız, sabah kalktığınızda benzine yine 17 kuruş zam yapacaklar. Dolar yükseldikçe zamlar gelecektir. Hani dolara yumruğu vurmuştunuz. Bu yönetememe hali ile nasıl ekonomiyi yöneteceksiniz. Biz diyoruz ki beka sorunu yok, AKP-MHP iktidarı sorunu var. 31 Mart'ta da bu iktidar sona erecek" dedi.

Ülkede çiftçinin sorunları olduğunu dile getiren Temelli şöyle devam etti: "Çiftçiye vermesi gereken krediler, televizyon kanallarına veriliyor. Bu krediler nasıl geri dönüyor biliyor musunuz? Yalan haberle geri ödüyorlar. CNN burada mı? Bu yalanlarınızla acz içindesiniz. Talimatla haber yapıyorlar. Yalan talimatlarla halkı suçluyorlar. İnsanların isimlerini yayınlayarak suç işliyorlar. 'Bu GBT iyi çalışmıyormuş' diyorlar. GBT rekoru kırdık ama trafik suçu bile çıkmadı. GBT'yi kendinize yapın da bakalım suç çıkıyor mu, çıkmıyor mu?"

İktidarın topluma hizmet üretemediğini belirten Temelli, "Tüm bütçeyi gasp etmişler. Toplumun hakkını gasp ederek, toplumu ayrıştırıyorlar. Ne sağlık hakkı kaldı, ne eğitim hakkı kaldı. Siyaset yapamıyorlar, üretemiyorlar. O zaman ne yapmalıyız, siyasete katılmalıyız. Toplum siyasallaşmalı, siyaset toplumsallaşmalı. Kimse bize mermi fiyatı sormasın diye biz ekeceğiz, bir üreteceğiz, bir yöneteceğiz" dedi.

Temelli, yerel demokrasi ile iktisadi, siyasi ve toplumsal krizi çözeceklerini dile getirdi.

Kazandıkları her yerde değişim ve dönüşümün başlayacağını belirten Temelli, "Nerede iktidara gelirsek orası değişecek, dönüşecek. HDP'ye mührünüzü basın ki barış, demokrasi kazansın. HDP'yi görmediğiniz yerde de demokrasi güçlerine basın ki AKP-MHP iktidarı gitsin. Unutmayın ki bir oy çok şey değiştirir. Son altı gün kaldı. Artık çok daha fazla çalışacağız. Bu kötülük son bulsun diye şimdi ders verme zamanı. AKP'ye bugüne kadar oy vermiş seçmene de sesleniyorum, HDP'ye oy verin ki bu zulüm gitsin, bu kötülük son bulsun" dedi.

Temelli, yarın Amed’De gerçekleştirilecek olan partisinin olağanüstü MYK toplantısına katılacak.