TJKE Nöbet Eylemine katılmaya çağırdı

Avrupa Kürt Kadın Hareketi, 22 Şubat günü Strasbourg’daki Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi önünde gerçekleştirilecek olan nöbet eylemine katılım çağrısında bulundu.

Kürdistan’da Türk devleti tarafından katliamlara karşı AİHM ve Avrupa kamuoyunun sessizliğini kırmak için düzenlenecek olan eylem konusunda TJKE bir açıklama yaparak şu çağrıda bulundu: “Kürdistan halkı Temmuz ayında kamuoyuna duyurduğu öz yönetim ilanları ile birlikte sürecin karakterini belirlemiştir. Bakur’da süren bu soylu direniş Kürt halkının geleceğini tayin etmede bir dönüm noktası olmuştur. Varlık savaşından özgürlük savaşına geçişi tüm dünya kamuoyuna duyuran bu süreç aynı zamanda demokrasi maskeli Türk devletinin faşist karakterini deşifre etmiştir. Akıl ve vicdan sınırlarını zorlayan yöntemlerle saldırılar gerçekleştiren Türk devletinin yapmak istediği tek şey Kürt halkının iradesini kırmaktır. Anlatırken dilin, yazarken kalemin, izlerken gözün utandığı bu insanlık dışı yöntemlerle bizi gelecek umudundan yoksun bırakmak isteyenler Kürtlerin küllerinden doğan bir halk olduğunu unutmasınlar. Bizi Cizre de diri diri yakanlar o küllerin içinde Mehmet Tunç’un bedeninin değil “biz direndik, diz çökmedik; bizimle gurur duyun” diyen sözlerinin olduğunu bilsinler. Bizi dünyanın dört bir yanında sokaklara döken bu eşsiz irade ve inanca karşı vicdan borcu ya da duygu ayaklanması değil. Biz Mehmet Tunç’un, Pakize Nayır’ın kurmak istediği sistemin inşacılarıyız. Onların ve öz yönetim direnişleri boyunca direnen halkımızın ölümüne bağlandığı geleceğe çok yakın olduğumuzu biliyoruz. Çağı utandıran bu zulüm sahipleri iyi bilsinler ki tarihin direngen damarlarının akışı hiç durmaz. Onlara başından beri ilk ve son sözümüz budur. Bu kez sözümüz zulüm sahiplerine değil. Sözümüz zulmü izleyen ona ortak olanlara! Kürtleri nasıl görmek istiyorlarsa öyle anlayan Avrupalı devletlere! Tarihe zamana istediği gibi yön veren batılı devletler şunu bilmeli ki bizim rotamız ortaya koyduğumuz bu öz yönetim iradesidir. Bu irade sizin masa başı pazarlıklarınızda kullanacağınız bir kart değildir. Katliamlara karşı bu sessizliğinizi kırmak için geleceğiz. İnsan hakları ve demokrasi adına var olduğunu iddia eden bu kurumları ya özüyle buluşturmak ya da üzerlerindeki sahte etiketi kaldırmak için geleceğiz. Kürdistan’daki katliamı izlediğiniz sürece ortaksınız demek için geleceğiz. Bizim için tek yol var o da özgür yaşamdır demek için geleceğiz. Kobane’de Ape Nemir ne ise, Cizre’de Mehmet Tunç, Silopi’de Pakize Nayır odur demek için geleceğiz. Suni sınırlar Kurdistan’ın her yerinde yeni yasam umudunu güçlendiren öz yönetim iradesine işlemez demek için geleceğiz.

Bizler binlerce kadın AIHM ve Avrupa Konseyine bunu anlatmak için 22 Şubat’ta orada olacağız. Kalbimizin Sur’da Cizre’de attığını göstermek için ve onları bu utancın bir parçası olmayın diye uyarmak için orada olacağız. Kalbi Cizre’de Sur’da atan tüm kadınlarla 22 Şubat’ta Strasbourg’ta AIHM önünde yapacağımız bir haftalık nöbet eyleminde buluşalım.”