Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, 6 Kasım’da tutuklanarak Silivri Cezaevi’ne konulan Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Başkanı Sebahat Tuncel hakkında 135 yıl hapis cezası istemiyle hazırladığı iddianame Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edildi. Tuncel, 2012 ve 2016 yılları arasında katıldığı 16 eylem ve etkinlik, DBP’nin PM toplantılarında yaptığı açıklamalar ve Demokratik Toplum Kongresi (DTK) toplantılarına katılması nedeniyle “Örgüte üye olmak” ve “Örgüt propagandası yapmak” ile suçlanıyor.

Tuncel’in davasının ilk duruşması önümüzdeki günlerde belli olacak. Savcılığın hazırladığı 126 sayfalık iddianamenin 86 sayfasında, ‘PKK tarihi, KCK sözleşmesi, DTK işleyişi ve kuruluşu’ anlatıldı. İddianamenin yaklaşık 30 sayfalık bölümünde ise Tuncel’in katıldığı eylem ve etkinliklerle ülke gündemine ve yaşanan sorunlara ilişkin yaptığı açıklamalara yer verildi. İddianamenin bütününde Tuncel hakkında DBP Eş Başkanı olduğuna değinilmezken bunun yerine Tuncel için “DTK üyesi”olarak bahsedilmesi dikkat çekti. Tuncel’in dâhil edilerek 2011 yılında başlatılan 2012 yılında sonlandırılan DTK soruşturmasını başlatıp ve yürütün bazı savcılar ve teknik takip kararı veren hâkimlerin “FETÖ/PDY” soruşturması kapsamında meslekten ihraç edilerek ve tutuklanmıştı. 

İddianamenin geriye kalan yarım sayfalık, “Hukuki Değerlendirme” bölümünde DTK “yasadışı” oluşum olarak gösterilerek Tuncel için şu değerlendirmede bulunuldu, “PKK/KCK’nin talimatları doğrultusunda ‘Özerk Kürdistan’ kurulması amacına yönelik çalışmalara DTK üyesi olarak aktif olarak katıldığı, DTK merkezi olarak kullanılan Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Konuk Evi olarak adlandırılan yere birçok kez gidip geldiği ve burada yapılan toplantılara katıldığının tespit edildiği” iddiasında bulunuldu. Tuncel’in konuşmalarında, Sur, Cizre, Şırnak, Nusaybin ve Yüksekova’nın asker ve polisler tarafından kuşatılmasına “Abluka” burada yaşanan ölümlere “katliam” yaşamını yitirenlerden “şehit” diye bahsettiğini hatırlatan savcı, Tuncel’in bu sözleri kullanarak yerleşim yerlerinde yaşanan “hendek kazma, bomba tuzaklama, güvenlik güçlerine karşı silahlı ve roketli saldırıları sahiplendiği” öne sürdü. 

AV. ÖZEN: İTİRAZ EDECEĞİZ

İddianameyi değerlendiren Tuncel’in avukatlarından Şivan Cemil Özen, 126 sayfalık iddianamenin 86 sayfasının PKK tarihi, KCK Sözleşmesi’ne ayrılarak iddianamenin “kabartıldığını” söyledi. Özen, bununla Tuncel’in mahkeme önünde suçlu göstermeye yönelik algı yaratılmaya çalışıldığına dikkat çekti. 126 sayfalık iddianame yarım sayfasında yer alan 3 paragrafında müvekkili hakkında hukuki değerlendirme yapıldığını aktaran Özen, “İddianamenin hukuki değerlendirme kısmına hukuki açıdan bakıldığında, iddianamenin hangi algıyla yazıldığı ortaya çıkıyor” dedi. Müvekkili Tuncel’in açıklamalarında şiddeti öven ve benimseyen konuşma geçmediğini vurgulayan Özen, suçlama konusu yapılan açıklamaların tamamının “demokratik siyasetin gereği olan siyasi faaliyetler” olduğunun altını çizdi. Özen, iddianameye kabul eden mahkemenin tensip zaptını yazması ardından müvekkilleri Tuncel’in tahliye edilmesi için gerekli itirazlarda bulanacaklarını söyledi.