Brüksel Saint-Louis Üniversitesi’nde “Direniş ve Feminizm” başlığı altında Kürt kadın direnişine ilişkin bir konferans düzenlendi. Konferansa katılan Sosyolog Stephen Bouquin Üniversite öğrencileri tarafından organize edilen “direniş ve feminizm” konferansı dün akşam yapıldı. 8’nci Paris Üniversitesi Sosyoloji Profesörü Stephen Bouquin ve Avrupa Kürt Kadın Hareketi Temsilciliği’nden Nursel Kılıç’ın konuşmacı olarak katıldığı konferans Saint-Louis Üniversitesi, Uluslararası Af Örgütü ile Örgütlü ve Mücadeleci Gençler (JOC) sponsorluğunda yapıldı. Kürtlerin tarihi, günümüz Ortadoğu’daki direnişi ve Kürt kadının rolünün tartışıldığı konferansa Türk büyükelçiliği ve lobisinin konferansın iptali için girişimlerde bulunduğu ancak, üniversite yönetimi tarafından bu baskıların reddedildiği öğrenildi.
 
SOSYOLOG BOUQUIN: KÜRDİSTAN’DA SAVAŞ SUÇLARI İŞLENDİ
 
Sosyoloji Profesörü Stephen Bouquin, Kürt sorununun siyasi ve tarihsel boyutlarından bahsetti. Savaş ve barış ile Ortadoğu halklarından da söz eden Bouquin, özellikle Suriye savaşının yıkıcı etkilerine dikkat çekti.

Af Örgütü’nün Suriye’ye ilişkin raporlarında yer alan bilançoları aktaran Fransız sosyolog, 2011’de Suriye’deki ayaklanma ve savaşın nasıl başladığına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

DAİŞ’in ortaya çıkışı ve Rojava direnişini anlatan Bouquin, aynı dönemde Türkiye’de Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ile devlet arasındaki barış görüşmelerine de dikkat çekti.

HDP’nin Haziran seçimlerindeki başarısı ardından AKP iktidarının başlattığı savaş süreci konusunda da bilgiler veren Bouquin, Türkiye’deki DAİŞ saldırıları için de “Erdoğan’ın işine yaradı” dedi.

Yoğun gözaltı ve tutuklamalar, sokağa çıkama yasakları ile sonuçlarından da bahseden Fransız sosyolog, “Bir katliam yaşandığını söyleyebiliriz. İnsanlığa karşı suçlar işlendi” diye konuştu. Sosyolog, “Türkiye iç savaşın eşiğinde bulunuyor” diye ekledi.

Mülteci krizinin de AKP rejimi tarafından başlatıldığını söyleyen Bouquin, “AKP bu şekilde Avrupa üzerinde baskı oluşturdu. Türkiye bir şekilde Avrupa’yı rehin aldı” ifadelerini kullandı.
 
ÇÖZÜM KOMÜNALİZMDİR
 
Marcos’un “Dördüncü Dünya Savaşı başladı, üçüncüsü Soğuk Savaş’tı” sözünü hatırlatan Bouquin, Ortadoğu’da savaşın binler, on binler ve yüzbinlerce kişinin yaşayamayacağı bir noktaya varacak özellikler taşıdığını söyledi.

“Gerçek bir demokraside cevap aramak gerekiyor. Parlamenter bir oligarşi değil, zenginlikleri adil paylaşan bir demokrasi” diyen Bouquin, böyle bir projenin var olduğunu belirtti. “Bu komünalizmdir” diyerek sözlerini sürdüren Bouquin, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın demokratik konfederalizm projesini anlattı.
 
Devlet fikrine de karşı çıkan Bouquin, gelişmek için devlete ihtiyaç olmadığını vurguladı. Bouquin, “Eğer gelişmek için önümüzü açmak istiyorsak, devlet sorunu tartışmaların merkezine alınmalı” dedi.
 
KÜRT KADIN MÜCADELESİ ANLATILDI
 
Avrupa Kürt Kadın Hareketi Temsilcilerinden Nursel Kılıç ise, kadın mücadelesi üzerinde durdu. Savaşın tarafları kim olursa olsun, her savaşın doğrudan insanlığı, kadınları ve çocukları vurduğunu söyleyen Kılıç, “Bu acılar üzerinden ortaklaşmak gerekiyor” dedi.

Rojava’daki özek sistemi anlatan Kılıç, eğitimde kadın erkek eşitliğinin ilkokuldan itibaren yer edindiğini kaydetti. Eğitimin ücretsiz olduğu, kız ve erkek çocuklar için zorunlu olduğunu belirten Kılıç, Rojava’nın toplumsal sözleşmesi ve kolektif haklardan söz etti.

Kürt kadın hareketinin Rojava’da doğmadığını söyleyen Kılıç, Rojava’daki kadın mücadelesinin 40 yıllık bir mirasın üzerinde kurulduğunu belirtti. Kürt kadınlarının sadece kimliklerinden değil, cinsiyetlerinden dolayı da baskı altına alındığını hatırlatan Kılıç, Kürt kadınlarının özellikle 80’lerden bu yana büyüyen mücadelesine dikkat çekti.