Türkiye’nin Kürt düşmanlığı darbe girişimini tetikledi

Cenevre Kürt Toplum Merkezi öncülüğünde Türkiye ve Kürdistan’da yaşanan son süreci değerlendirmek amacıyla bir panel düzenlendi.

Cenevre’de düzenlenen panelde konuşan Gazeteci –Yazar Ahmet Nesin Türkiye’nin bugüne kadar hep darbe ile yönetildiğini belirterek, “Türkiye’de herkesin bir darbesi var ya birilerini korumak için ya da birilerine karşı yapılan bir darbe. Sadece Kürtleri ve sosyalistleri korumak amacıyla bugüne kadar bir darbe yapılmadı. Her darbenin ilk mağduru önce biz olduk” dedi. Gazeteci Metin Yeğin ise, Türkiye’nin dış politikada içine düşülen hatadan ve Kürtlere karşı ortaya koyduğu politikadan kaynaklı bir darbe süreci ile karşılaştığını söyledi.

Cenevre Kürt Toplum Merkezi öncülüğünde Türkiye ve Kürdistan’da yaşanan son süreci değerlendirmek amacıyla bir panel düzenlendi. Cenevre Gandi salonunda düzenlenen panele Gazeteci- Yazar Ahmet Nesin, Metin Yeğin ve Akademisyen Engin Sustam katıldı.

NESİN: TÜRKİYE HEP DARBE İLE YÖNETİLDİ

Cenevre Kürt Toplum Merkezi çalışanlarından Mehmet Mutlu moderatörlüğünde başlayan panelde ilk olarak söz alan Gazeteci- Yazar Ahmet Nesin, Türkiye’de yaşanan darbe süreçlerini hatırlatarak konuşmasına başladı. Nesin, Türkiye’nin zaten hep bir darbe ile yönetildiğini söyledi.  Turgut Özel ile birlikte Türkiye’de sivil bir darbe sürecinin yaşandığını söyleyen Nesin, Türkiye’de bir darbe hep var olurken 15 Temmuz darbesinin başarılı olup olmadığının tartışılmasının abes olduğunu söyledi.

Türkiye’de herkesin bir darbesinin olduğunu söyleyen Nesin, “Bugün bir anket düzenlense Türkiye’nin yüzde yüzü darbeye hayır der. Çünkü herkesin desteklediği veya karşı olduğu bir darbesi var. Cemaatçilerin bir darbesi var, Kemalistlerin darbesi ve AKP’lilerin bir darbesi var. Sadece biz sosyalistlerin ve Kürtlerin bir darbesi yok kimse bizi düşünerek bir darbe yapmadı. Ama bütün darbelerin en büyük mağduru ilk biz oluyoruz” dedi.  

SUSTAM: KÜRDİSTAN’DA HEP BİR DARBE VARDI

Nesin’in ardından söz alan Akademisyen Engin Sustam ise 15 Temmuz darbe girişimini çözmek için Türkiye’nin siyasal tarihini iyi analiz etmek gerektiğini söyledi. Kürdistan’da hep bir devlet darbesinin olduğunu söyleyen Sustam, Kürtler için hep bir darbe ve darbenin getirdiği zülüm var olduğunu belirtti.

Türkiye’nin hep savaş ve darbe ile yönetilen bir tarihe sahip olduğuna dikkat çeken Sustam, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın Demokratik Çözüm Sürecinde darbe girişimine yönelik değerlendirmelerinin iyi okunması ve analiz edilmesi gerektiğini belirtti.

AKP’nin hükümette olduğu süreç içerisinde ortaya koyduğu politikadan kaynaklı bir darbe sürecine gidildiğini ifade eden Sustam, barış sürecinin sekteye uğramasının ve Kürt düşmanlığı politikasının darbeyi tetikleyen nedenler arasında olduğunu söyledi.

YEĞİN: HANGİ DARBEDEN BAHSEDİYORSUNUZ

Sustam ardından söz alan Gazeteci-Yazar Metin Yeğin ise,  “Bana hangi darbeden bahsediyorsunuz, hangi tanklardan bahsediyorsunuz, Cizre’ye giren tanklardan mı Kürtleri bombalayan tanklardan mı uçaklardan mı bahsediyorsunuz önce bunları bilelim” diyerek konuşmasına başladı.

“Türkiye büyük bir pazar alanıyken neden Türkiye’de darbe yapılsın, neolibaralisizm böyle bir durumda asla darbe yapmaz” diyen Yeğin, darbenin tek nedeninin Türkiye’nin dış politikada ortaya koyduğu yanlış siyasetten kaynaklı bir darbe girişimi yaşandığını söyledi.

YEĞİN: DARBE GİRİŞİMİNİN TEK NEDENİ YANLIŞ DIŞ POLİTİKA

“Darbenin tek nedeni var oda Türkiye dış politikada çizmesini aşma durumu, kendi boyundan büyük şeyler yapmaya kalktı. Hâlbuki siz bir taraftan kapitalizmin içinde olacaksınız diğer taraftan ona karşı geleceksiniz bu mümkün mü?” diye soran Yeğin,  Erdoğan ve ekibi dış politikayı oyun olarak görüyordu ama her devleti var olmasını sağlayan en büyük nedenin dış politika olduğunu ifade etti.

“Kürt hareketi ile masada oturmaya devam edilseydi ve Rojava’nın karşısında durulmasaydı Türkiye bugün farklı bir noktada olabilirdi ama artık bu şans kaçırıldı” diyen Yeğin, bundan sonraki barış sürecini belirleyecek en önemli faktörün Avrupa’da yürütülecek diplomasi çalışması olduğunu vurguladı.

YEĞİN: AVRUPA’DA YARATILACAK DİPLOMASİ BARIŞ SÜRECİ İÇİN ÇOK ÖNEMLİDİR

Avrupa’da devletler ile değil Avrupa halkıyla bir diplomasi çalışması yürütülmesi gerektiğinin önemine dikkat çeken Yeğin, Rojava modelini dünyaya iyi anlatılması gerektiğinin öneminden bahsetti. Yeğin “Bu işin merkezi Avrupa bizde burada iyi bir diplomasi yaratırsak biz yine masaya geri dönülmesini sağlayabiliriz. Burada en önemli nokta Rojava. Rojava’yı iyi anlatmamız gerekir eğer Rojava’da kaybedersek dünya ikinci bir dünya savaşının içine yeniden girecektir. Kürtler artık kendilerinin ezildiğinden fazla bahsetmemeli esas Kürt hareketinin Rojava’da yarattığı cinsiyet özgürlükçü politikayı anlatması gerekir. Bütün kimliklerin uçurumlarla ayrıldığı bir coğrafyada hep birlikte yaşamayı savunulduğunu ve aynı zamanda eşitlik özgürlük ve adalet duygularının nasıl Rojava’da yaşam bulduğunu iyi anlatmamız gerekir. Biz Rojava’yı iyi anlatırsak ve iyi bir diplomasi yaratırsak Türkiye’de de barış sürecinin içine yeniden girebiliriz” şeklinde konuştu.

Konferanslar yapılan konuşmaların ardından soru ve cevaplarla son buldu. 

...