Ýmralı Adası'nda esir tutulan PKK Lideri Abdullah Öcalan ile görüşmelerin sürdüðü Türk Başbakan Tayyip Erdoðan tarafından bir kez daha açıklandı. Konunun detaylarını bir yana bırakırsak, Erdoðan aslında Kürt sorununun çözümünde devletin asli muhatabının Öcalan olduðunu bir kez daha ilan ediyor. Buna karşın Erdoðan'ın, Öcalan'ı kast ederek, Halen var görüşme. Devam ediyor. Çünkü netice almamız lazım. Baktık artık ışık yok, keseriz sözleri derin bir samimiyetsizliðin de ip uçlarını veriyor. Var olduðunu söylediði görüşmeyi sanki tek taraflı bir iradenin ürünü gibi gösterme çabası da ışık yoksa keseriz gibi pragmatik yaklaşımlar da kuyruðu dik tutma çabasının ötesine geçmiyor. Erdoðan, ışıðın varlıðını kabul ediyor ama hala kendi kibirini yenemiyor.
Ayrıca Öcalan ve PKK ile yürütülen görüşmeler gündeme geldiðinde meselenin salt silah bırakma üzerinden yansıtılması da bir içeriksizleştirme operasyonu. Buradaki nihai amaç, PKK'nin siyasal kimliðini, toplum desteðini yok sayarak onu silah kullanma dışında, başkaca hiçbir niteliði olmayan bir oluşum gibi gösterme çabası. Kitlelerde PKK'nin, fikri, ideolojik bir alt yapısının olmadıðı algısını yaratmaktır. Bu AKP hükümeti eli ile girişilen imha operasyonlarını da meşrulaştırmayı amaçlayan temel argümanı oluşturuyor. Hedefleri, PKK'yi politika üreten, ülkenin sorunlarına bu yolla çözüm önerileri sunan ve bu yolla ciddi bir kitle desteði yaratan siyasal bir örgüt olma halini yok sayma, gözlerden uzak tutma nafile çabasıdır.
PKK'nin, seksen yılı aşkın Cumhuriyet rejiminin, Kürt inkarına dayalı resmi ideolojisini tasfiye eden bu örgütlü mücadelesini yok saymak, kamu indinde hiç yokmuş gibi bir resmi tarih paradigması kurmak istiyorlar. PKK'nin bunu yaparken, teorik bir alt yapı deðil, salt silaha dayandıðına inandırmaya çalışıyorlar kitleleri. Bu çabalarının Kürdistan'da itibar görmediði açık. Hedef Batı'da yaşayan Türk kamuoyu.
Bugün KCK operasyonu adı altında tezahür eden rejim paniðinin temel sebebi PKK'nin Kürdistan'ı da aşarak Batı illerine de sirayet eden (HDK), buralarda da yerleşikleşen siyasal gücüdür. PKK'nin, kadın hareketinden, Kürdistan'ın dört parçasının yanı sıra, Avrupa ve diðer birçok kıtadaki ülkede yarattıðı örgütlü siyasal güç, bugün AKP'de kimlik bulan Türk resmi ideolojisi karşısındaki en büyük muhalif direnci oluşturuyor. Türk muhalif güçlerinin örgütlü dokularını yok ederek pasifize eden rejim, AKP eli ile son vuruşunu yapmaya hazırlanırken yine karşısında örgütlü Kürt mücadelesini buldu. Oyunu bozuldu.
Kısa bir süre önce, bizzat Başbakan Erdoðan'ın görevlendirmesi ile başbakan müsteşar yardımcısı Hakan Fidan'ın PKK yöneticileri ile görüşmeye yolladıðı bir ses kaydı basına yansıdı. AKP Hükümeti açısından, siyasal muhatap olarak masaya oturulan gücün, teslim alınamayınca Başbakan ve liberal destekçilerince salt silahlı bir güç olarak kategorize edilmesi en hafif deyimi ile ucuz bir hesaptı.
Kürt Özgürlük Hareketi'nin temsil ettiði muhalefet, iç politikada olduðu kadar dış politikada da Türk hükümetlerinin sınırlarını belirleyen temel faktördür. Kıtalar arası ilişkilerden sınır komşuları ile ilişkilere kadar, Türk diplomasisinin temel eksenini oluşturan PKK'nin yürüttüðü Kürt siyasal mücadelesidir. Rojava'da ortaya çıkan sonuç bunun en somut göstergesi oldu. Ayrıca, Ankara'nın bu uðurda uluslararası muhataplarına, rüşvet, ihale, silah alımı vb adı altında verdiði ödünler elbet bir gün su yüzüne çıkacaktır.
Bugün Erdoðan tarafından var olduðu açıklanan görüşme sürecinin çözüm üretme ciddiyetine uygun bir biçimde yürütülmesi AKP Hükümeti'nin tarihi sorumluluðudur. Bundan önceki tecrübelerde olduðu gibi AKP'nin bir oyalamaca, zaman kazanma manevrası geri dönüşü imkansız bir döneme hizmet eder. PKK tarafından 2012'de yaşama geçirilen alan hakimiyeti stratejisinin savaşı bundan sonra hangi evreye taşıyacaðı en iyi Ankara egemenliði tarafından biliniyor. Kamuoyuna farklı yönde açıklamalar yapılsa da, Ankara misak-ı milli sınırları içerisinde kontrolü gerilla güçlerine kaptırmanın pratik sonuçlarını gördü.
Gelinen nokta diyalog yolu ile elde edilemeyecek bir çözümün yerine Kürt halkının farklı çözüm yollarının hayata geçirileceði bir olgunlukta.