Albay Hilmi Kahraman'ın Midyat Jandarma Komutanı olduğu 94-96 yılları arasında JİTEM çetelerinin gerçekleştirdiği doğrudan infaz, kaçırarak katletme, işkence gibi olaylar zincirinin bir halkasını da Midyat Üçağıl (Estel) köyündeki evinden çağrıldığı Midyat Jandarma Karakoluna giden Abdullatif Şahin'in orada kaybedilmesi oluşturuyor.

Henüz 9 yaşındayken babasının çağrıldığı Midyat Jandarma Karakolundan bir daha dönmediğini aktaran oğlu Mehmet Sait Şahin(26) ''durumu hakkında bilgi istediğimizde '’biz bıraktık, gelmediyse PKK'ye katılmıştır’ dediler'' diye konuştu.

Babasının arkadaşı olan o dönemin köy muhtarının, babasının ortaya çıkarılması için resmi kurumlara başvurduğunu söyleyen Şahin, “Muhtar jandarma karakolu tarafından aranarak tehdit edildi. Bu yüzden babamı aramaktan vazgeçmek zorunda kaldı'' dedi.

Yaşanan olayların dönemin Midyat Jandarma Komutanı Albay Hilmi Kahraman'ın denetiminde gerçekleştirildiğini belirten M.Sait Şahin, Hilmi Kahraman'ın Diyarbakır Savcılığınca başlatılan soruşturmaya dahil edilmesi gerektiğini belirtti.

''PKK'YE KATILMIŞTIR''

Babası Abdullatif Şahin'in çiftçilik yaparak kendilerine baktığını söyleyen Mehmet Sait Şahin, babasının PKK'ye yardım ettiği gerekçesi ile Midyat Jandarma Karakoluna telefon ile çağrıldığını belirtti. M.Sait Şahin henüz 9 yaşında bir çocukken tanıklık ettiği o günleri şöyle anlattı; ''Babam 18 Ocak 1996 günü Üçağıl(Estel) köyündeki evimizden ifade vermek üzere çağrıldığı Midyat Jandarma Karakoluna gitti. Babam karakola gittikten sonra kendisinden günlerce haber alınamadı. Bunun üzerine karakola giderek durumu hakkında bilgi verilmesini istedik. Karakolda bize o tarihte gözaltında kaybedilenlerin ailelerine verilen bildik cevap verildi; ''Biz serbest bıraktık. Eve gelmediyse PKK'ye katılmıştır''.

''SONUN ARKADAŞIN GİBİ OLUR''

''Ardından şu an da ismini veremeyeceğim, babamın arkadaşı olan o dönemdeki köy muhtarımız babam için çeşitli kurumlara resmi başvuruda bulundu'' diyen Şahin, ''Midyat Jandarma Karakolundan kendisine telefon edilerek ''Bu işin peşini bırak yoksa senin de sonun arkadaşının sonu gibi olur'' diye tehdit edildi. Muhtar da korktuğu için bir daha bu olayın üzerine gidemedi. Olayın görgü tanığı olanlar var. Babamın karakola girdiğini görmüşler. Bize anlattılar ama onlarda gelip ifade vermeye korktular'' dedi.

''SORUMLULARDAN HESAP SORULSUN''

9 yaşından sonra babasız kaldığını ifade eden oğul M.Sait Şahin şunları söyledi: ''Ailem ile çok zor bir hayat yaşadım. Eğitimim yarım kaldı. Olaydan sonra köyden Gaziantep'e göç etmek zorunda kaldık. Yıllarca bir yandan babamızdan haber alamamak diğer taraftan köyümüzden zorunlu göç etmenin, yeni ve bilmediğimiz şartlarda yoksullukla yüz yüze kalmanın zorluklarıyla boğuştuk. Bize bunu yapanlardan hesap sorulmasını istiyorum. Babamı gözaltına alarak katledenlerden hesap sorulmasını istiyorum. Bu olayın aydınlatılması için ömrümüz yettiğince mücadelemiz sürecek.”

''OLAYLARIN SORUMLUSU ALBAY KAHRAMAN'DIR''

O dönemde Midyat Jandarma Komutanı olan Albay Hilmi Kahraman'ın yaşanan tüm kaçırma, katletme, gözaltında kayıp olaylarını koordine eden kişi olduğunu anlatan Şahin, ''Bu olaylar onun denetimi altında gerçekleştirilmiştir. Babam da Hilmi Kahraman'ın bilgisi ve denetimi dahilinde kaçırılmıştır. Diyarbakır Savcılığınca başlatılan soruşturmanın Hilmi Kahraman'ı da kapsaması gerekmektedir. Hatta bu soruşturma o dönemin tüm sorumlularını içine almalıdır. Babamın akıbetinin bir an önce aydınlatılması gerekiyor. Kemiklerine ulaşmak istiyoruz'' diye konuştu.