Galatasaray Lisesi'nin önünde 1992 yılında gözaltında kaybedilen Hasan Gülünay için pankart açan ailesi ve insan hakları savunucularından 6 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınanlardan 4'ü Cumartesi Anneleri ve insan hakları savunucularının tepkisiyle serbest bırakıldı.
Cumartesi Anneleri tarafından Galatasaray Meydanı'nda gözaltında kaybedilenler ve faili meçhul cinayetlerle katledilenler için yapılan oturma eyleminin ardından 20 Temmuz 1992 yılında evinden çıktıktan sonra kendisinden bir daha haber alınmayan Hasan Gülünay için ailesi ve yakınları tarafından Ýstiklal Caddesi üzerindeki bir cafeye "Hasan Gülünay nerede - Kaybedeler kaybedecek" pankartı açıldı. Pankart açanlara gaz bombaları ile sert bir şekilde müdahale eden polis, 6 kişiyi gözaltına aldı. Gözaltına alınanlar "Baskılar bizi yıldıramaz" diye slogan atarken, Hasan Gülünay'ın eşi Birsen Gülünay ve çocukları Deniz ile Cihan da gözaltına alındı.
Ýnsan hakları savunucuları ve Cumartesi Anneleri polisin gözaltına almasına tepki gösterdi. Gözaltına alınanların serbest bırakılması için Taksim Polis Merkezi'ne yürüyen insan hakları savunucuları ve Cumartesi Anneleri'nin önüne polis merkezinin bulunduðu sokakta barikat kuruldu. Polisler, gözaltına alınanların sivil polisler tarafından Vatan Caddesi'ndeki Ýstanbul Emniyet Müdürlüðü'ne götürüldüðünü söyledi. Daha sonra gözaltına alınanların Taksim Ýlk Yardım Hastanesi'ne getirildiðini öðrenen insan hakları savunucuları ve Cumartesi Anneleri, hastaneye gitti. Burada gözaltında olan Hasan Gülünay'ın çocukları Deniz ve Cihan ile Şükrü Oral ve Salih Destebaşı serbest bırakılırken, Gülünay'ın eşi Birsen Gülünay ve Pınar Bektaş daha önceki bir davada ifade vermedikleri gerekçesiyle Çaðlayan'daki Ýstanbul Adliyesi'ne götürüldü.
Ýnsan hakları savunucuları ve Cumartesi Anneleri, hastane önünde polislere tepki göstererek, "Baskılar bizi yıldıramaz", "Faşistlerden hesap lafla sorulmaz bizde hesapları namlular sorar", "Kayıplar bulunsun hesap sorulsun", "Hasan Gülünay ölümsüzdür" sloganları attı.