Mazlum-Der Van Şube Başkanı Yakup Aslan, son zamanlarda PKK gerillalarının mezarlarına yönelik gerçekleşen saldırılar ve Ronahi Şehitliği hakkında alınan yıkım kararına tepki gösterdi. Mezarların talan edilmesi, islami ilkelere, bütün uluslararası sözleşme ve yasalara göre suçtur" dedi.

Mazlum Der Van Şube Başkanı Yakup Aslan, PKK Gerillası Andrea Wolf'un adının verildiği Ronahi Şehitliği hakkında yıkım kararı alınması, Nusaybin ve Bitlis'te PKK gerillalarının bulunduğu mezarlara yönelik gerçekleşen saldırılara ilişkin Mazlum-Der Van Şube binasında basın toplantısı düzenledi.

Aslan, "Bitlis'te ve Nusaybin'de PKK'lilere ait mezarlar tahrip edilmiş, bazı mezarların içindeki kemikler götürülmüştür. Van'da ise İl Genel Meclisi seçilmiş üyeleri dışarıda bırakılarak, atanmış üyelerle yapılan toplantıyla 'Ronahi Şehitliği' hakkında yıkım kararı alınmıştır. Barışın ve Demokrasinin konuşulduğu bir süreçte, Kürt halkının hassasiyetlerine el uzatmanın yanlış bir tutum ve süreci sabote eden bir karar olduğunu düşünüyoruz. Ölüyü cezai himayenin konusu yapan yasalar, bir kimsenin öldükten sonra hatırasına hakareti, ölünün cesedini veya kemiklerini almayı' cezalandırmaktadır. Barışa giden bu hassas süreçte, acıya ve mezarlara saygının ön plana çıkması gerekirken, mezarlara olan bu öfke ve tahammülsüzlük barışa dair ümit ve beklentileri sekteye uğratmaktadır. Ölüm öfkenin, kinin, etnik düşmanlıkların son bulduğu andır. Ölen her insanın mezarının olması bir haktır. Hiçbir gerekçe bu haktan mahrum edilme sebebi olamaz. Mezarların talan edilmesi, islami ilkelere, bütün uluslararası sözleşme ve yasalara göre suçtur" dedi.

İslam dininin insanı ölüsüyle dirisiyle şerefli kıldığını ve her türlü saygısızlığı haram kıldığını belirten Aslan, tam da bu süreçte gösterilen bu tavrın 'Oğlunu görmeyen Kürt anası, mezarını da görmesin' zihniyetini ortaya koyduğunu ifade etti. Mazlum Der olarak, kim tarafından neye karşı yapılırsa yapılsın insan haklarına aykırı bu tutumu kınadıklarını söyleyen Aslan Ronahi Şehitliği için açılan çadırda kurumsal bir şekilde nöbet tutabileceklerini ve alınan kararın bozulması için mücadele vereceklerini kaydetti.