AP bugün 12’inci Uluslararası Kürt Konferansına ev sahipliği yapıyor. “Avrupa Birliği, Türkiye, Ortadoğu ve Kürtler, eski krizler, yeni çözümler” başlığı ile düzenlenecek konferansa ilişkin ANF’ye konuşan EUTCC Başkanı Kariane Westrheim, Kürtlerin şu anda Ortadoğu için önerdiği çözüm yönteminin de en temel çözüm yöntemi olduğunu belirtti.

Konferansın zamanlamasının çok önemli olduğunu belirten Avrupa Birliği Türkiye Sivil Komitesi (EUTTC) Başkanı Kariane Westrheim, bu konferansın özellikle Skyes-Picot anlaşmasından bu yana olan süreci ele alacağını söyledi.

ESKİ KRİZLERE ÇÖZÜM OLUNABİLİR

Skyes-Picot Anlaşmasında Kürdistan’ın bazı güçler tarafından parçalandığını da hatırlatan Westrheim, Kürtlerin şu anda Ortadoğu için önerdiği çözüm yönteminin de en temel çözüm yöntemi olduğunu belirtti. Kürtlerin bu yolda yaptıkları öneri ve hayata geçirdiği pratikle de bunu ispatlamış olduğunu söyleyen Westrheim, “Rojava, HDP’nin yaptığı çözüm önerileri mevcut. Bu çözüm yöntemleri ve uygulanması eski krizlere çözüm olabileceğini gösterdi” dedi.

Şu anda Kürdistan’ın üç parçasında ciddi çatışmların yaşandığını da vurgulayan Westrheim, Kuzey Kürdistan’daki çatışmaların yoğunlaştığını söyledi. Türkiye’nin kirli bir politika yürüttüğüne de dikkat çeken Westrheim şunları belirtti: “Türkiye hakimiyetini kurma çabası içerisinde. Bu süreç Avrupalılar tarafından da çok iyi anlaşılmıyor. Şu anda Kuzey Kürdistan’da yaşanan ile geçtiğimiz yıl Kobanê’de yaşananlar arasında benzerlikler çok fazla. Diyebiliriz ki aynı süreç yaşanıyor. Ama Avrupalılar tam da anlamamışlar.”

AB PKK’Yİ TERÖR ÖRGÜTLERİ LİSTESİNDEN ÇIKARARAK ÇÖZÜME KATKI SUNABİLİR

Kürtlerin hiçbir zaman teslim olmayacağını, direnmeye ve mücadeleye devam edeceklerini de vurgulayan Westrheim, Avrupa Birliği, Birleşmiş Milletler ve NATO’nun bundan sonraki sürece biraz dahil olup gözlerini açmak zorunluluğu ile karşı karşıya olduğunu da dile getirdi. Yaşananların görmezden gelinmemesi gibi bir durumun kabul edilemez olduğunu da belirten Westrheim, “Türkiye’ye baskı uygulayıp politik çözüm bulma şartını koymalılar. AB PKK’yi terör örgütleri listesinden çıkartarak, çözüm sürecine bir katkı sunabilir. ABD ve AB aynı zamanda Kürtleri muhatapları olarak görüp, çözüm sürecinin yeniden başlamasına katkı sunabilir” dedi.

ABD Devlet Başkanı Joe Biden’in açıklamalarını da eleştiren Westrheim ABD’nin üstten, direkt bir düşünceyi dile getirdiğini, sadece konuştuğunu, söylediğini vurgulayarak, “Bazı devletler de bunu kendine göre yorumlayarak söyler. Örneğin  Norveç’te ‘yazık Türkiye’ye, yazık o kadar sorunu var, göçmen alıyor’ diye ABD’nin etkisi halinde bir yaklaşım sergiler” diye konuştu.

Ancak, politik çözümün temel bir çözüm olduğu gerçeğinden hareketle sürekli lobi çalışmaları yürütmenin öneminin altını çizen Westrheim, Rojava ve Kuzey Kürdistan için lobi çalışması yürütmenin önemine de dikkat çekti.

PKK ve HDP’nin bu süreçte önemli bir rol oynayacağını da vurgulayan Westrheim, bu rolün resmi olarak tanınması açısından çözüm yollarının esas alınması gerektiğini de söyledi.

Türkiye’nin özellikle bu süreçte yaptığının çok zorlayıcı, çok düz, saldırgan yaklaşımın durdurulması için ABD, AB ve NATO tarafından çağrı yapılması gerektiğini de söyleyen Westrheim, bütün konferans katılımcılarının bundan sonra ne yapılacağı konusunda net bir şekilde evlerine dönmeleri olduğunu da söyledi.