Yarın çok geç olmadan: Yardım koridoru açılmalı

Yarın çok geç olmadan: Yardım koridoru açılmalı

Günlerdir Suruç’taki direnişte yer alan ve sık sık Kobanê’ye gidip temaslarda bulunan HDP milletvekili Aysel Tuğluk ve İbrahim Ayhan, yardım koridorunun derhal açılmasını istedi. Tuğluk, “Siviller var orada. IŞİD ağır silahlarla katliam yapmayı planlıyor. Bu katliamın önlenebilmesi için her türlü desteğe ihtiyaç var. Yardım koridoru son derece hayati bir durumdur. Yarın çok geç olabilir” derken, Ayhan ise, pratik adım için özellikle Türkiye’ye büyük bir sorumluluk düştüğünün altını çizdi.

Irak Şam İslam Devleti (DAİŞ) çetecilerinin Rojava’nın Kobanê Kantonu’na yönelik başlattığı saldırı dalgasının şiddetlenmesi üzerine Birleşmiş Milletler (BM) ve uluslararası kamuoyunda gündeme gelen yardım koridoruna ilişkin değerlendirmelerde bulunan Van Bağımsız Milletvekili Aysel Tuğluk ve HDP Urfa Milletvekili İbrahim Ayhan, olası bir katliama karşı yardım koridorunun acilen açılması gerektiğini vurguladı. Tuğluk uluslararası kamuoyunun Şengal katliamında geç kaldığını ve bu kez geç kalınmaması gerektiğini belirtirken, BM’nin koridorun açılması önerisini olumlu bulduklarını söyleyen Ayhan ise, koridorun açılması sürecinde Türkiye’nin de üzerine düşen rolü oynaması ve Rojava karşıtlığı üzerindeki politikasından vazgeçmesi gerektiğini kaydetti.

YPG/YPJ İNSANLIK MÜCADELESİ VERİYOR

YPG/YPJ’nin Kobanê’de destansı direnişleriyle insanlık mücadelesi verdiğini kaydeden Tuğluk, DAİŞ çetelerinin Kobanê’ye yönelik çok ağır silahlarla saldırdığını belirterek, “Kobanê’deki halkımızın yaşam alanlarına, özgürlük alanlarına yoğun saldırısı var. Bunun karşısında kahramanca direnen ve insanlık tarihine altın harflerle yazılacağını düşündüğüm YPG’nin kahramanca direnişi var. Hem bölgesel hem uluslararası güçlerin her türlü desteği sunduğu IŞİD denen bir paravan örgütle YPG/YPJ mücadele ediyor. YPG/YPJ’nin elinde sadece bireysel silahları var ve iman gücü ile bir mücadele var. Bunun karşısında gerçekten insanlıktan yana olan herkesin Kobanê’yi destek ve güç vermesi gerekiyor” dedi.

YARIN ÇOK GEÇ OLABİLİR

“Orada bir katliam yapılmak isteniyor” uyarısında bulunan Tuğluk, sivil halkın yurtlarını terk etmediğini ve Kobanê’de yaşamaya devam ettiğini belirterek, şunları kaydetti: “Siviller var orada. IŞİD ele geçirdiği daha doğrusu kendisine verilen bu ağır silahlarla bir katliam yapmayı planlıyor. Uzun süredir bu katliamı önlemek için karşısında bir YPG/YPJ’nin direnişi söz konusu. Ancak buradan sonuç alınması için bu katliamın önlenebilmesi için YPG/YPJ’ye her türlü desteğin gitmesi gerekiyor. Ve bu yardım koridoru son derece hayati bir durumdur. Yarın çok geç olabilir. IŞİD’in katliamının engellemesi için ne gerekiyorsa bu konuda her hangi bir sınırlama yapmadan destek sunmak isteyenlerin desteklerini sunmaları gerekiyor. Yoksa boş sözlerle sadece insani yardım temelinde yapılan yardımların çok fazla bir anlamı da olmayacaktır. Orada bir savaş yürütülüyor o savaş için gerekli olan neler varsa bunların IŞİD’e karşı bu direnişi yürütebilecek imkanların olanakların çok kolay ulaştırılabileceği bir koridorun açılması gerekiyor.”

‘PRATİK ADIMLAR ATILMALI’

Türkiye’nin Kobanê konusundaki politikalarının değişip değişmediğinin de koridor meselesinde anlaşılacağını belirten Tuğluk, bazılarının küçük mizansenlerle “Kürtlere yardım edildiği” fotoğrafının verildiğini de kaydederek, şöyle devam etti: “Artık hiç kimse Kürtleri de aptal yerine koymamalı. Bir takım insani yardım adı altında bunlarında ne kadar yapıldığını hep beraber görüyoruz. Bunlarla bizim kardeşlerimizdir biz onlara yardım ediyoruz destek sunuyoruz uydurmacasına girilmemeli. Kürtlere bir takım küçücük mizansenler üzerinden insani yardım fotoğrafı verilmeye çalışıldığını görüyoruz. Bunun ne anlama geldiğini biliyoruz. O yüzden hem kendini aldatmamalı hem de karşısında aldatılacak bir halk da yok. Gerçekten Kobanê’ye dönük bir destek sunulmak isteniyorsa bunun pratik adımları somut adımları atılmalı.” Aksi takdirde aslında herkesin kaybedeceğini söyleyen Tuğluk, “IŞİD denen vahşi katliamcı talancı örgüt herkesin başına bela olacaktır. Aslında bu insanlığın geleceğini savunma anlamına geliyor. Derhal ve hemen hiçbir şekilde beklenmeksizin tıpkı YPG’nin Şengal’de açtığı yaşam koridoruna benzer bir koridorun bugün Kobanê’de acilen açılması gerekiyor” diye konuştu.

‘BM’NİN ÇAĞRISI OLUMLU’

Kobanê’ye yönelik saldırıların 27'inci gününe girdiğine dikkat çeken Urfa Milletvekili İbrahim Ayhan ise, YPG/YPJ’nin kıt imkanlarla tarihi bir direniş sergilediğini belirterek, “Kahramanca bir direniş sergileniyor. Fakat Kobanê bu direniş ortaya koyarken ciddi bir katliam tehdidi altında. Özellikle orada yaşayan sivil halk ve toplumun tüm kesimleri büyük bir katliam tehdidi ve soykırım altında yaşıyor. Bunun için de herkesin de devreye girerek bu katliamı ve soykırım girişiminin önüne geçmesi gerekmektedir” dedi. BM’nin çağrısı ile uluslararası kuruluşların yardım koridoruna ilişkin çağrılarını olumlu ve yerinde gördüklerini söyleyen Ayhan, şunları dile getirdi: “Bizce oldukça yerinde ve önemli çağrılardır. Bir koridorun acilen açılması ve bu katliamın önüne geçilmesi gerekiyor. Bu katliamın önüne geçilmesi için de çok hızlı hareket edilmesi ve mekanizmaların devreye konulması gerekiyor. Aksi takdirde büyük bir katliama gerçekleşecek bütün dünyanın gözleri önünde. Bizler de bu yardım koridorunun yerinde olacağın ve bunun tek seçenek olduğunu düşünüyoruz. Bunun da bir an önce geçekleşmesini bekliyoruz.”

TÜRKİYE’YE BÜYÜK SORUMLULUK DÜŞÜYOR

Türkiye’ye yardım koridorunun açılmasında büyük bir sorumluluğun düştüğünü dile getiren Ayhan, Türkiye’nin artık yaşanan katliama sessiz kalamaması gerektiğini söyleyen Ayhan, şöyle konuştu: “Türkiye’nin de artık bu katliama karşı sessiz kalması ve bu katliamın seyircisi pozisyonundan kurtulması ve onu terk etmesi gerekiyor. Türkiye'nin bu koridora aktif bir şekilde destek vermesi gerekiyor. Bizlerin beklentisi de budur. Türkiye'de yükselen tansiyonun düşürülmesinin de aslında böylesi bir hamle ile mümkün olacağını düşünüyoruz. Çağrımız, bu yardım koridorunun bir an önce devreye girmesi ve bir bütünen Kobanê halkının varlık ve yokluk durumu söz konusudur. Tüm uluslararası kamuoyunun ve vicdan sahibi herkesin bu koridorun açılması için sorumluluk alması ve seferber olması gerekir.”

‘TÜRKİYE’NİN ROJAVA KARŞITLIĞI POLİTİKASI KATLİAMLARA NEDEN OLUYOR’

Türkiye'nin Rojava politikasını gözden geçirmesi ve Kobanê üzerinden Rojava'nın statüsünün de tanınması gerektiğini söyleyen Ayhan, “Rojava karşıtlığı üzerindeki siyaset ne yazık ki; görüldüğü gibi büyük katliamlara büyük vahşetlere neden olmaktadır. Türkiye artık bu politikayı terk etmeli ve Rojava'nın kendini yönetme öz iradesini tanımalı, oranın statüsünü tanımalı. Bunu üzerinden de IŞİD vahşetine karşı tutum almalı. Aksi takdirde bu vahşet gelip Türkiye'ye çarpacaktır ve Türkiye'yi ciddi kaoslara sürükleyecektir. Zaten son birkaç gündür yaşananlar da bunun işaretleridir. Bunun için Türkiye'nin daha akl-ı selim ve daha reel düşünerek şu ana kadar ki politikalarını değiştirmesi gerekmektedir” dedi.