Yüksekdağ: HDP’ye yönelik uygulamalar demokrasinin hapsedilmesidir

HDP Eş Genel Başkanı Yüksekdağ HDP’ye yönelimlerin demokrasinin hapsedilmesi olduğunu dile getirerek “dostlarımız şunu bilsin ki, biz haklı ve meşru mücadelemizi içeride de dışarıda da aynı şekilde sürdüreceğiz” dedi.

İsveç Sol Parti Başkanı ve Milletvekili Jonas Sjöstedt, İsveç Sol Parti Milletvekili Lotta Johnsson Fornarve ile HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Aysel Tuğluk, Milletvekilleri Sibel Yiğitalp, Berdan Öztürk, İstanbul İl Eşbaşkanı Doğan Erbaş ve Parti Meclisi Üyesi Ayşe Berktay'dan oluşan HDP heyeti HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ'ı ziyaret etmek üzere Kandıra Cezaevi'ne gitti.

İsveç Sol Parti heyetinin Yüksekdağ ile görüşmesi engellenirken Aysel Tuğluk ve Sibel Yiğitalp, Yüksekdağ ve tutuklu milletvekilleri ile görüşmeler gerçekleştirdi.

Heyet, görüşme sonrası açıklamalar yaparak gazetecilerin sorularını yanıtladı. Açıklama sırasında ayrıca Yüksekdağ'ın kamuoyuna mesajı da aktarıldı.

TUTUKLULUKLAR GAYRIMEŞRUDUR

Aysel Tuğluk görüşmenin ardından şunları ifade etti: Eş Genel Başkanımız Figen Yüksekdağ ve tutuklu milletvekillerimiz dayanışma içerisinde olan herkese selamlarını ilettiler. Arkadaşlarımız içinde bulundukları koşulara rağmen, moral olarak son derece iyiler. Eş Genel Başkanımızın ve milletvekillerimizin bir gün dahi içeride kalması gayri meşrudur. Sayın Figen Yüksekdağ ile görüşmede, kendisiyle paylaşmak istediğimiz evraklara el konulacağına dair uyarılarla karşılaştık. 6 milyon insanın oyunu almış bir partinin eş genel başkanının siyaset konuşması engellenmek isteniyor. Bu, hukuksuzluğun hangi boyutta olduğunu gösteriyor.

Mevcut kanunların dışında, çok üstten, siyasi iktidarın kararıyla cezaevinde tutulduklarını görüyoruz. Gayri meşru bir durum söz konusudur. Arkadaşlarımız halen milletvekilidir. Cezaevinde de siyasi faaliyetlerini yürütme hakları vardır. Bu haklarını kullanmaları engelleniyor.

Özellikle Sayın Figen Yüksekdağ'a yönelik özel bir uygulama devreye konulmuş durumdadır. Arkadaşlarımız tek kişilik odalarda kalıyor, birbirleriyle sohbet dahi edemiyorlar. Yaptığımız itirazlar var. Bu durumu hiçbir şekilde kabul edemeyiz.

6 milyonun iradesi söz konusudur. Bu uygulamalar sadece milletvekillerimize yönelik değildir. 6 milyona yapılıyor.

DEMOKRASİ; BARIŞ VE ÖZGÜRLÜK MÜCADELESİNDEN VAZGEÇMEYECEĞİZ

Yüksekdağ, Tuğluk aracılığı ile kamuoyuna gönderdiği mesajda şunları ifade etti: Aslında bize yapılan bu uygulamalar demokrasinin hapsedilmesidir. Özgürlüklerin, birlikte yaşamın hapsedilmesidir. Ama dostlarımız şunu bilsin ki, biz haklı ve meşru mücadelemizi içeride de dışarıda da aynı şekilde sürdüreceğiz. Sonuç verinceye kadar, halklarımıza verdiğimiz sözü yerine getireceğiz. İdeallerimizden asla vazgeçmeyeceğiz. Çünkü haklı bir mücadele veriyoruz. Demokrasi, özgürlük ve barış mücadelesi veriyoruz. Halklarımız da bu çerçevede sahiplenmeli. Mesele bizim şahsımızla ilgili değildir. Gelecek hayallerimiz hedef alınıyor. Buna karşı boyun eğmeyeceğiz. Umuyoruz ki Türkiye gerginliklerden bir an önce kurtulur. Halkımızın yararına olan her politikanın yanındayız. Meselemiz, halkların bir arada yaşamasıdır. Bunu engellemek istediler. Ama biz kararlıyız. Bu mücadeleyi ne pahasına olursa olsun sürdüreceğiz.

Herkese bu mücadelede başarılar dilerim. Sevgilerimi, saygılarımız sunarım. Herkes umudunu korusun. Sonunda haklı olan kazanacaktır.”

MİLLETVEKİLLERİNİN TUTUKLULUĞU TÜRKİYE AB İLİŞKİLERİNİ ENGELLİYOR

İsveç Sol Parti Başkanı ve Milletvekili Jonas Sjöstedt şunları ifade etti: Bugün meslektaşım Lotta Johnsson Fornarve ile birlikte Figen Yüksekdağ ile görüşebilmeyi umuyorduk Türk yetkililere başvurduk ancak görüşme talebimizi reddettiler. Sayın Yüksekdağ’a uygulanan bu tecritin ve kendisinin Avrupalı meslektaşları ile buluşup görüş alışverişinde bulunmasının engellenmesinin herhangi bir gerekçesi olamayacağını düşünüyoruz. Türk yetkililerinin HDP milletvekillerine uyguladıkları kötü muameleden derin endişe duyuyoruz. Herhangi bir ceza almadan derhal özgür bırakılmaları gerektiğini düşünüyoruz. Milletvekillerini hapiste tutmanın bir gerekçesi yoktur onlar sadece kendi politik görüşlerini dile getirmişlerdir. Politik görüşlerini dile getirenleri hapsetmek demokrasi ile bağdaşamaz. Bu tutum, yani milletvekillerinin hukuksuz bir şekilde tutulmaları Türkiye ve AB ilişkilerini engelleyici bir rol oynamaktadır. Acil bir şekilde Türk yetkililer protesto edilmelidir. Norveç, Danimarka ve Finlandiya Sol Parti milletvekilleriyle buluşup Selahattin Demirtaş’ı görebilme umuduyla yarın Edirne’ye hareket edeceğiz. Şunu bilin ki HDP milletvekilleri hapiste tutulmaya devam edildikçe gelmeye, mahkemelere katılmaya ve ulusal meclislerimizde bu sorunu gündemde tutmaya devam edeceğiz.