15 Ağustos Atılımı İsviçre’nin Zürich kentinde kitlesel bir şekilde kutlandı. Zürich’in Bürkliplatz’ındaki kutlamada, Rojava'ya yönelik El Kaideye bağlı çeteci grupların saldırı ve katliamları da kınandı .

Zürich’te 15 Ağustos Atılımı’nın 29’uncu yıl dönümü kitlesel bir şekilde kutlandı. Kutlamaya İsviçre Kürt Dernekleri Federasyonu (FEKAR), Avrupa Alevi Federasyonu (FEDA), Partizan, Heyva Sor a Kurditan, Avrupa Türkiyeli İşçiler Konfederasyonu (ATİK), PYD ve Avrupa Demokratik Halklar Konfederasyonu (ADHK), İsviçre KDP ve İsviçre YNK temsilcileri de katıldı.

Dört parça Kürdistan’dan katılımın yoğun olduğu kutlamada, “Yaşasın bakur, başur, rojava”, “Yaşasın Kürdistan”, “Biji Serok Apo”, “Bakur, başur, rojava xebateme ser Welat”  sloganları sık sık atıldı.

Kutlamada bir konuşma yapan Kürt siyasetçi Sabri Agır, Tunus, Mısır ve Rojava başta olmak üzere Ortadoğu’da yapılan katliamları kınadığını belirtti. Avrupa’nın bu katliamlara karşı üç maymunları oynadığını söyledi.

Ortadoğu’daki katliama Avrupu medyasının sessizliğinin düşündürücü olduğunu söyleyen Agır, sınır kapılarının açılmamasının da Türk devletinin baskılarından kaynaklı olduğunu belirtti. “Bugün besledikleri ve sözüm ona Müslümün geçinen vahşi çetenin yaptıkları başlarına bela olacaktır” diyen Agır şöyle devam etti: “Rojava devrimine, Kürtlerin statü kazanmasını istemeyen Kürt düşmanları Kürtlerin asla yenilmeyeceğini, kendi hak ve özgürlüklerini alıncaya kadar kanlarının son damlasına kadar gereken mücadeleyi ve cevabı vereceğini iyi bilmelidir.”

15 Ağustos Atılımı’nın yıl dönümünü kutlayan Agır, “Kürtlerin doğuşu ve yeniden dirilişinin yıldönümü vesilesiyle zafer yakında Kürtlerin ve Kürdistan’ın olacaktır” dedi. Kürdistan Ulusal Kongresi’nin yakında toplanacak olmasının da Kürtleri sevindirdiğini söyledi.

Zürich Beritan Kadın Meclisi adına ise Barış Anneleri adına konuşan Zahide Cacan “Ben bir anneyim, yeter artık bu acılar” diyerek sözlerine bayladı. Zahide Cacan, “Camiler’de, kadınlara, kızlara tecavüz edilmesi, mallarına el atılması helaldir biçiminde camilerde fetva veriliyor. Bu ne biçim Müslümanlık? Biz de Müslümanız. Tekbir sesleri eşliğinde insanlarımızın kafası kesiliyor. Bu hangı müslümanlığa sığıyor” dedi.

“Oradaki acıyı yüreğimizde hissediyoruz” biçiminde konuşmasını sürdüren Zahide Cacan şöyle devam etti: “Barzani’ye sesleniyorum, kapıları aç. Orda katliamdan geçirilenler senin namusundur, senin kanındır, senin canındır, yeter artık, Türkler’den, düşmandan yana olmayın. İnsanlarımız katledilmesin, o vahşeti durdurmak ve ona karşı mücadele etmek için sen de her türlü desteğini ver.” Zahide Cacan, konuşmasını “Biji berxwedana Rojava” sloganıyla bitirdi.

Gençlik, ATİK’in de hazırladığı bildirilerin okunduğu etkinlik sloganlar eşliğinde sona erdi.