'Devlet ve erkek şiddetine karşı mücadelemizi yükseltmeliyiz'

AKP iktidarında kadına yönelik artan şiddete dikkat çeken TJA Aktivisti Hatun Yıldız, "Tüm kadınlarla birebir irtibata geçip, mücadeleyi yükseltmemiz gerekiyor" dedi.

Kadına yönelik şiddet ve katliamlar AKP iktidarları döneminde katlanarak devam ederken, yargının da bu konuda cezasızlık politikası her geçen gün yaygınlaşıyor. Her ay onlarca kadının erkekler tarafından katledildiği Türkiye'de, yargının cezasızlık politikasının teşvik edici olduğu kadın hakları kurumlarının başat gündemleri arasında. Tevgera Jinên Azad (TJA) Aktivisti Hatun Yıldız, Türk devletinin kadın katliamlarındaki teşvik edici rolünü ve erkek şiddetine maruz kalan kadınların kurumlarıyla kurdukları irtibatı ANF'ye anlattı.

Yaşanan kadın katliamlarına ilişkin hem TJA, hem de diğer kadın kurumları olarak yeteri kadar önleyici bir rol oynayamadıklarının özeleştirisini verdiklerini belirten Yıldız, devletin kadın kurumlarının çalışmalarını engellemelerinin bu konuda etken olduğunu kaydetti. Kadın katliamlarına karşı topyekun bir ayaklanmanın gerçekleşmediğine vurgu yapan Yıldız, bunun bir devlet politikası olmasından dolayı yürüttükleri çalışmaların türlü gerekçelerle kriminalize edildiğini söyledi.

ERKEK VE DEVLET KORKUSU

Yıldız, konuşmasına şu sözlerle devam etti: "Çalışmalarımızın engellemelere maruz kalmasından kaynaklı kadınlara ulaşmak noktasından sorunlar yaşıyoruz. Bu engellemelerden dolayı artık kadınlar bile korkarak bizimle ilişkileniyorlar. Evde erkek, dışarıda devlet korkusunu yaşadıkları için dertlerini veya sorunları dile getirme de tutuk kalıyorlar. Yani tüm bunları göz önünde bulundurduğumuzda kadın cinayetlerini yüzde yüz durdurmak imkansızlaşıyor. Dolayısıyla yetişemediğimiz yerlere bir an önce ulaşmamız gerekiyor. Özellikle Amed'de tüm kadınlarla birebir irtibata geçip, kadınlar olarak mücadeleyi yükseltmemiz lazım."

Mahallelerde çalışma yürütürken kadınlarla iletişim kurduklarında karşılaştıkları olayları da anlatan Yıldız, "Kapılarına gidip, kadınların sorunlarını dinlediğimiz zaman, ilk etapta yaşadıklarını gizliyorlar. Ama sonradan onlara güven verdiğimizi gördüklerinde anlatmaya başlıyorlar. Sonrasında da irtibatlarını koparmıyorlar. Eş, baba ve ağabeyi şiddeti yaşayan kadınlarımız bize başvuruyor. Sorunlarını bizlere aktarıyorlar. Biz de gelen başvurulara hukuki ve psikolojik destek sunmak için onları Rosa Kadın Derneği'ne yönlendiriyoruz. Sonrasında da takip ediyoruz. Durumlarını sormaya devam ediyoruz. Son raddede onları yalnız bırakmadığımızı gösteriyoruz" diye konuştu.