TJA: Kadınlar teslimiyeti kabul etmeyecek

TJA, İstanbul Sözleşmesi’nden geri çekilme kararını kınarken, Newroz’da meydanları dolduranları ve zindan direnişçilerini selamladı.

Özgür Kadın Hareketi (TJA), İstanbul Sözleşmesi’nin Türk Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile yürürlükten kaldırılmasına ilişkin yazılı açıklama yaptı.

Erkek devletin varlığını direnen kadınlar ve mazlum hakları yok etme üzerine kurmaya çalıştığının vurgulandığı açıklamada, "Fakat tarihte olduğu gibi unuttukları ve hesaba katmadıkları bir şey var ki ince zekalarıyla ve stratejileriyle direnen kadınların ve mazlum halkların insanlık tarihinden günümüze kadar hiçbir zaman iktidar zihniyetinin uygulamak istediği kölelik çarşafını, yabancılaşmayı, tecavüz kültürü, teslimiyeti kabul etmemiş ve bu zihniyete karşı kendi öz benliğini savunarak, özgürlük bayrağını sallayarak varlık mücadelesini vermiştir" denildi.

DİRENENLER SELAMLANDI

Kadınların "Em Xwe Diparêzin-Kendimizi savunuyoruz” şiarı ile sokakları ve meydanları terk etmediklerinin belirtildiği açıklamada, şunlar da kaydedildi:

"Kadınları, büyük emek ve özenle hazırlanan yasayla korunan İstanbul Sözleşmesini, tek taraflı hukuksuz bir biçimce feshedilmesine karşı ‘İstanbul Sözleşmesi Yaşatır’ şiarı ile sokaklara ve meydanlara akın akın yürüyen kadınları, mutlak tecridi kırmak ve özgürlüğü sağlamak için bedenlerini ölüme yatıran zindan direnişçileri, bütün baskılara ve engellemelere rağmen 8 Mart’ta 'Kadın kırımına karşı yaşamı tecride karşı özgürlüğü savunuyoruz' şiarı ile meydanlarda büyük bir coşku ve kararlılıkla 'Bijî 8'ê Adarê' diyen tüm kadınları selamlıyoruz.

Özgürlük mücadele tarihimizden bugüne kadar büyük bir fedakarlıkla, Hebûn Xwebûn olmak için mücadele vermiş olan Semalar'ı ateşten bir köprü olanları, büyük bir minnetle anıyoruz. Bu kutsallığı ve varlığını savunmak için, coşku ve kararlılıkla, meydanlarda özgürlük bayrağını şaha kaldıran Kürdistan’ın dört bir yanından kadınları ve halkımız başta olmak üzere, 'Newroz ateşiyle direnelim, özgürleşelim' şiarıyla özgürlük meydanları dolduran Bakûr (Kuzey) ve Türkiye kadınları, gençleri ve değerli halkımızı selamlıyoruz."