Kürt Araştırma ve Bilim Enstitüsü Kürt Dili Bayramı'nı kutladı

Kürt Dili Bayramı'nı kutlayan Kürt Araştırma ve Bilim Enstitüsü, yaşamın ve eğitimin her alanında Kürt diline sahip çıkmanın, bir halkın geleceği açısından önemine dikkat çekti.

Kürt Araştırma ve Bilim Enstitüsü, 15 Mayıs Kürt Dili Bayramı vesilesiyle kutlama mesajı verdi, Kürtçe üzerindeki tehlikelere dikkat çekti.

Mesaj şöyle:

Dil, halkların ve ulusların yaşamında temel bir unsurdur ve doğrudan halkların kimliğidir. Çünkü her ulus kendi diliyle tanınır ve adlandırılır. Dilini kaybeden bir ulus, kimliğini de kaybeder ve yok olur. Dil, binlerce yıllık bir süreç sonunda yaratılır, böylece bir halkın tüm değerlerini bünyesinde barındırır ve bir halkın karakteri haline gelir. Dil; konuşma, yazma, iletişim ve düşünme yoluyla gelişir. Geçmiş zamanlarda dili canlı tutan güç, seçkin dengbêjler, hikâyeci ve edebiyatçılardı.

20. yüzyılın başlarından itibaren Kürt öğrenci ve aydınlar arasında Kurdevari tutumları görüyoruz. Derneklerin kuruluşunda, dergi ve gazetelerin yayımlanmasında Kürtçe kullanılmıştır. Kürt kurumlarının ve basınının amacı, Kürt dilini korumak ve edebi bir dili inşa etmektir.

Kürdistan tarihinde Kürtçe iletişimin yaygınlaştırılması yönünde temel çabalar olmuştur. Kürdistan Gazetesi, ilk yayındır. 22 Nisan 1898'de Mısır'ın başkenti Kahire'de Mikdat Mithat Bedirxan'ın yöneticiliğinde Aramice-Arapça harflerle yayımlanıyordu. Bu gazete Kürt aydınları arasında çok önemli bir rol oynamıştır. Ardından 1908 yılında İstanbul'da Şerq ü Kurdistan adlı bir gazete yayımlanıyor. Bu gazete de Kürt diline odaklanıyor ve Kürt alfabesi ve ana dilin gelişimi konularına daha fazla önem veriyor. 27 Temmuz 1912'de Kürt Talebeler Cemiyeti tarafından Hetewa Kurd'u yayına başladı. 1913-1918 yılları arasında Jîn adlı bir dergi çıkıyor. Bu derginin 20 sayısının sorumluluğunu Hamzeh Muksi alıyor.

Bir diğer önemli gelişme ise Hawar Dergisi’nin çıkarılmasıdır. 15 Mayıs 1932'de Celadet Ali Bedirxan'ın yönetimi altında Şam'da Latin harfleriyle yayımlandı. Bu gelenek, Rojava ve Bakur’da Latin alfabesiyle yazımın temelini oluşturdu.

KNK de, bu anlayış ve ulusal sorumlulukla 2009 yılındaki toplantısında 14, 15 ve 16 Mayıs’ı Kürt Dil Bayramı olarak kabul etti. Bu kıymetli karar, Kürt halkının büyük çoğunluğu tarafından kabul edildi. Halepçe gibi soykırımların ardından bu kararla ilk kez ulusal birlik öne çıktı. Bu karar büyük ölçüde kabul gördü ve Kürdistan genelinde Kürt Dil Bayramı olarak oturdu.

Ne yazık ki hem ülkede (Kuzey Kürdistan'da) hem de ülke dışında dile karşı bir duyarsızlık var; bu umursamazlık büyük bir felaket olarak önümüzde duruyor. Şunu iyi bilinmeli ki; ‘Bir halkın çocukları  anadillerini konuşmaz ve anadillerini unutursa, o halkın ve o çocukların geleceği olmaz!’

Diliyoruz tüm Kürtler, yaşamın ve eğitimin her alanında ulusal sorumluluk duygusuyla Kürt dilinin geleceğine sahip çıkar ve yaşamımızın her anı Kürtçe olur!

Özellikle her Kürt, dilini geliştirmek için her fırsatı yurtseverlik duygularıyla yerine getirmelidir. Kürtçe okullarına sahip çıkmayı Kürt ve insan olmanın bir görevi olarak düşünün!

Halkımıza şu çağrıda bulunuyoruz:

Kürtçe konuşun!

Kürtçe yazın!

Kürtçe okuyun!

Kürtçe düşünün!

Kürtçe yaşayın!

Dilimize her koşulda sahip çıkmalıyız!

Bu duygularla Kürt Dili Bayramı’nı bu duygularla karşılıyor ve kutluyoruz.”