90’lardan 2000’lere kimyasallarla işlenen savaş suçları -II

1990’ların başından 2010’lara kadar uzanan süreçte bütün savaş kuralları ve insanlık değerlerini hiçe sayan Türk devleti, yüzlerce gerillayı kimyasallarla katletti.

Kürt halkının PKK öncülüğünde başlattığı özgürlük mücadelesine karşı Türk devleti özellikle 1990’lı yılların başından itibaren orantısız askeri güç ve katliamlarla bir savaş konsepti yürüttü. Yüzlerce sivil yerleşim alanı imha edilirken, savaş hukuku dışına çıkan Türk devleti, Kürdistan’ı uzun süre dünyaya kapatarak gerilla direniş alanlarında her türlü yasaklı silahı kullandı.

Kimyasal ve biyolojik silahlar Kurdistan doğasına büyük tahribatlar verirken, yüzlerce Kürdistan Özgürlük Gerillası da katledildi. Türk devleti bu kirli ve insanlık dışı savaş yöntemiyle Kürt direnişini kırmaya çalıştı. 2002’de AKP’nin iktidara gelmesiyle de bu insanlık suçu bütün değerleri hiçe sayarak katlanarak arttı.

İşte 1990’lı yıllardan 2010’lara işgalci Türk ordusunun kimyasal silah kullanarak ARGK ve HPG gerillalarını katlettiği olayların panoraması:

BÊZAR DAĞI KATLİAMI: Malatya’dan PKK’ye katılmak üzere yola çıkan ancak henüz katılım sağlayamadan Adıyaman’ın Bêzar Dağı’nda 17 Mayıs 1994 tarihinde düzenlenen saldırıda 22 dershane öğrencisi ve onları almaya gelen 6 ARGK gerillası kimyasal silahlarla katledildi. Dönemin görgü tanıkları yıllar sonra özgür basınına konuşurken, şehit düşen gençlerin vücudundaki yanıkları ve dağa yayılan ağır kimyasal kokusunu hala dün gibi hatırladıklarını anlattı.

Bêzar’da zulüm bununla da bitmedi ve bölgede o günleri yaşayan herkesin şahitliğinde cenazeler at ve katırlara bağlanarak karayoluna kadar yerde sürüklendi. Buradan kamyon kasasına doldurulan 22′si sivil 28 gencin cenazeleri Adıyaman’a getirilerek karakol bahçesinde uzun süre bekletildi.

DİM’DE 42 GERİLLA KATLEDİLDİ: Van’ın Gürpınar ilçesi’ne bağlı Yalınca (Dim) Köyü’nde 1994 yılında biri kadın 42 gerilla kimyasal silahlar katledildi. Görgü tanıkları çatışmada gerilla karşısında hiçbir sonuç alamayan Türk ordusunun kimyasal silah kullandığını ve bedenleri kömüre dönen gerillaların iki gün operasyon alanında bırakıldığını ve daha sonra katır ve at ile iplere bağlanarak Tüzek Köyü’ne yakın bir bölgede toplu olarak gömüldüklerini ifade etti. Kimyasal silahlarla katledilen gerillalara ait toplu mezar 2009 yılında ortaya çıkarıldı.

GELİYÊ ŞÊX CUMA KATLİAMI: Türk ordusu 1995 yılında Siirt’in Şirvan ilçesi ile Bitlis arasında kalan Geliyê Şêx Cuma alanında gerçekleştirdiği kapsamlı operasyonda kimyasal silah kullanarak, 80 gerillayı katletti ve ardından toplu olarak bir çukura gömdü. Gerillaya karşı yapılan operasyona tanıklık eden bir kişi, 17 Haziran 2011 yılında ANF’ye konuşarak, “Gerilla birliği kadın ve erkeklerden oluşmaktaydı. Operasyonun son zamanlarıydı, askerler verdikleri kayıplardan dolayı çılgına dönmüşlerdi. Bu dönemde artık son çare olarak, kimyasal silaha başvurdular. Bu uygulama sonucunda 80 gerilla yaşamını yitirmişti” dedi.

SÊDERÎ’DE 9 GERİLLA KATLEDİLDİ: Mardin’in Midyat ilçesi Bagok Dağı bölgesi Üçköy (Sêderî) köyü kırsal alanında 1996 yılında çıkan çatışmada bir kez daha kimyasal silah kullanıldı. Kimyasal silah kullanımı sonucu şehit düşen 9 gerilla, Üçköy’ün eski köy yolunda kepçeyle açılan bir çukura gömüldü. Cenazeleri gören bir köylü ise gerillalarda hiçbir kurşun izi ya da kan izi olmadığını belirtti.

DERSİM’DE 21 GERİLLA KATLEDİLDİ: Dersim’in Çemişgezek ilçesinde 11 Nisan 1997 tarihinde çıkan bir çatışmada şehit düşen 21 ARGK gerillası kimyasal silahla katledildikten sonra toplu olarak defnedildi. Gerillaların kod isimleri ve doğum yerleri Malatya Özel Yetkili Başsavcılığı’nda bulunmasına rağmen cenazeler ailelerine verilmedi. Zira cenazeler üzerinde yoğun kimyasal silah izleri bulunuyordu.

İZLERİ SİLMEK İÇİN CENAZELERİ YAKTILAR: Türk ordusu, Batman’ın Sason ilçesine bağlı Tanzê (Heybeli) Köyü Newala Çargê mezrasında 1999 yılı Şubat ayında 15 ARGK gerillası ve ikisi sivil olmak üzere toplam 17 kişiyi kimyasal gaz kullanarak katletti. Bölgeye giden asker ve korucular, cesetleri bir alanda toplayarak topluca yaktıktan sonra üzerlerine toprak örterek gömdü.

KİMYASAL GAZ TÜPLERİYLE KANITLANDI: Şırnak’ın Silopi ilçesine bağlı Bilika (Ballıkaya) Köyü yakınlarında 11 Mayıs 1999 tarihinde 20 ARGK gerillası kimyasal silahlarla katledildi. Çatışma bölgesindeki kimyasal gaz tüpleri gerillalar tarafından alınarak, incelenmesi için Almanya’ya gönderildi. Yapılan analizler kimyasal gazlı bombaların kullanıldığını bilimsel raporlarla ispatlandı. Kamera görüntüleri ile de ispatlanan bu savaş suçu, daha sonra Genelkurmay Başkanı olan Necdet Özel’in komutasında gerçekleşti.

GELİYÊ KAROKA’DA 34 GERİLLA KATLEDİLDİ: Bitlis’in Tatvan İlçesi Arpêt (Kokarsu) köyü Geliyê Karoka mezrası kırsalında 7 Ekim 1999 günü Kürdistan Özgürlük Gerillaları ile Türk askerleri arasında şiddetli çatışmalar yaşandı. Türk ordusu gerilla güçleri karşısında başarısız olunca kimyasal gaz kullandı. Kimyasal gaz kullanımı sonucu 34 gerilla şehit düşerken, Türk devleti bir kez daha kirli savaş suçunu örtbas etmek için gerillaları ailelerine vermeyerek toplu olarak bir çukura gömdü.

YEDİSU’DA 20 GERİLLA KATLEDİLDİ: Bingöl’ün Yedisu İlçesi Elmacık Köyü Gelincik mezrasında 12-23 Mayıs 2001 tarihleri arasında Türk ordu güçleri 20 gerillayı kimyasal silahlarla katletti. İnsan Hakları Derneği (İHD) bölgede yaptığı incelemeler de bu bilgiyi doğrularken, olayın araştırılması için yapılan suç duyurusu ise yanıtsız kaldı.

7 GERİLLADA DERİN YANIKLAR: Batman’ın Beşiri ilçesi kırsalında 2003 yılının Ağustos ayında çıkan çatışmada şehit düşen 7 HPG’linin cenazesinde derin yanıklar tespit edildi. Ayrıca cenazelerde derin yanıkların yanı sıra kimyasal madde sonucu oluşan deri yanması ve dökülmesi yaşandığı gözlendi. Görgü tanıkları kimyasal silah kullanıldığı yönünde beyanlarda bulundu ancak Türk yargısı bu saldırının da üzerini örttü.

GERİLLA CENAZELERİNE İŞKENCE: 6 Mayıs 2004 tarihinde Siirt ili Eruh ilçesi Ersi (Gedikaşar) ile Şavuran (Kuşdalı) köyleri arasındaki Çaçi Dağı kırsalında 6 HPG gerillası kimyasal silahlarla katledildi. Daha sonra işkence ve kötü muameleye maruz kalan gerilla cenazeleri kimsesizler mezarlığına gömüldü. Gerillaların ailelerinin girişimlerine rağmen cenazeler verilmezken, İHD Bölge Temsilciliği yaptığı incelemeler sonucunda kimyasal silah kullanıldığına ilişkin ciddi emareler olduğunu açıkladı.

CÛDÎ’DE 5 GERİLLA KATLEDİLDİ: Türk ordusunun Cûdî Dağı’nda 31 Mart-7 Nisan 2005 tarihleri arasında gerçekleştirdiği işgal saldırılarında kimyasal silah kullanması sonucu 5 gerilla şehit düştü. Kimyasalla katledilen gerillaların cenazeleri çatışma bölgesinde bırakılarak ailelerine verilmedi.

KİMYASALI GİZLEMEK İÇİN YASAK BÖLGE İLANI: Hakkari-Şırnak-Van üçgeninde yer alan Berwarsevdin bölgesi Çiya Reşkê alanında 14 Temmuz 2005 tarihinde Türk askerleri ile HPG gerillaları arasında çıkan çatışmada Hacer Benek, Vahit Bilir, Mehmet Emin Sincar, Rıfat Baysal ve Hasan Esmer isimli gerillalar kimyasal silahlarla katledildi. Türk devleti bir kez daha savaş suçunu gizlemek amacıyla cenazeleri çatışma bölgesinde bırakarak ailelerine teslim etmedi. Ayrıca çatışma alanı da sivillere yasaklandı.

SARARMIŞ GERİLLA CENAZESİ: 23 Şubat 2006’da Mardin’in Dargeçit ilçesine bağlı Bakwan ile Guriza köyleri arasında çıkan çatışmada Türk ordusu kimyasal gaz kullanarak, 7 gerillayı katletti. Gerillalardan Ergin Ekinci’nin ağabeyi Ömer Ekinci, kardeşinin vücudunun tamamen sararmış halde olduğunu bildirdi.

KAN VE KURŞUN İZİ YOKTU: 24 Mart 2006 yılında Muş’un Şenyayla kırsalında kimyasal gaz kullanılması sonucu 14 HPG gerillası katledildi. Bu olay Kürtlerde infiale ve Amed halkının serhildana kalkmasına yol açtı. Daha sonra incelenen cenazelerde ne kan izi ne de kurşun izi bulundu. Gerilla aileleri ayrıca çocuklarının bedenlerin sararıp kararmış olması karşısında dehşete düştüler. Türk devleti, tüm girişimlere rağmen otopsi raporlarını ailelerine vermedi.

TANIK KORUCU KİMYASALI ANLATTI: Şırnak’ın Cûdî Dağı’nda Nisan 2006’da düzenlenen operasyonda HPG üyesi Yıldız Demirdağ (Nursel Şimşir), Hatice Erbağ (Cihan Zilan) ve Cihan Ülüş (Yılmaz Xorto) adlı 3 gerilla kimyasal silahlar ile katledildi. Türk devleti cenazeleri ailelerine verilmezken olaya tanıklık eden bir korucu, gerillalara kimyasal bombalar atıldığını ve olay yerine ise ancak iki gün sonra özel giysiler giyen komandoların giderek cenazeleri getirdiğini anlattı. Özgür basına konuşan korucu, kimyasal silahla katledilen gerillaların vücutlarının şişmiş ve kırmızı benler oluştuğuna dikkat çekti.

BESTA’DA 8 GERİLLA KATLEDİLDİ: 2006’da kimyasal silah kullanımının ardı arkası kesilmedi. Bu kez Şırnak’ın Besta bölgesinde 12 Nisan 2006 günü Türk askerleri bir kez daha kimyasal silah kullanılarak 8 HPG gerillasını katletti. Türk devleti gerilla cenazelerini ailelerine teslim etmeyip kimsesizler mezarlığına defnederek cenazelere uyguladığı vahşeti gizlemeye çalıştı.

YOĞUN KİMYASAL İZLER: Dersim-Erzincan-Bingöl üçgeninde bulunan Lameç Vadisi’nde 31 Ağustos 2006 tarihinde HPG gerillası Cengiz Ersöz (Hasan Zaza) kimyasal silah kullanılarak katledildi. Şehit Cengiz Ersöz’ün vücudunda tek bir mermi izi bulunmazken, vücudunun yanmış ve dökülmüş olduğu görüldü. Türk devleti, şehidin ailesine ise otopsi raporunu vermedi.

ERCİŞ’TE 6 GERİLLA KATLEDİLDİ: Van’ın Erciş ilçesi Karadoğan köyü kırsalında 15 Eylül 2006 tarihinde Türk ordu güçleri ile HPG gerillaları arasında meydana gelen çatışmada şehit düşen ve Erciş Devlet Hastanesi’ne götürülen 6 gerillanın vücutlarında belirgin yanıklar olduğu görüldü. Yanıkların çatışmada kimyasal silah kullanmaktan kaynaklanmış olabileceği şüpheleri uyandırdı.

GERİLLA CENAZESİNDE DERİN YANIKLAR: Kasım 2006’da Dersim ile Bingöl arasındaki çıkan çatışmalarda Türk ordusunun kimyasal silah kullanması sonucu Munzur Welat (İzettin Karakaya) isimli gerilla şehit düştü. Gerilla Munzur’un vücudunda derin yanıklar oluştuğu görüldü.

KİMYASALLARLA CENAZELER TAMAMEN YANDI: Dersim’in Ovacık ilçesi kırsalında 1 Ağustos 2007 günü 6 HPG gerillası Türk ordusunun bir kez daha kimyasal silah kullanması sonucu şehit düştü. Kimyasal silahtan dolayı tamamen yanan gerilla bedenleri parçalanmış bir şekilde ailelerine teslim edildi.

OTLAYAN HAYVANLAR ZEHİRLENDİ: 2007 yılında Türk ordusunun kimyasal silah kullandığına dair önemli bir kanıt sunan bir olay yaşandı. Şırnak’ın Uludere İlçesi’ne bağlı Uzungeçit Beldesi kırsalında 23 Ağustos 2007’de çıkan çatışmada 11 HPG gerillası şehit düştü. HPG’lilerin cesetlerinde derin yanıklar olduğu görüldü. Gerillaların katledildiği bölgede daha sonra otlayan hayvanların ölümüyle kimyasalın kullanıldığı kesinleşmiş oldu. Keza çatışma alanında 5 gün sonra otlanan 2 at, 4 katır, 1 eşek 19 inek ve 24 koyun yedikleri ottan zehirlenerek telef oldu.

4 GERİLLA CENAZESİ TANINMAZ HALE GELDİ: Siirt merkeze bağlı Kelekçi köyü kırsalında 12 Eylül 2007 tarihinde Türk ordu güçleriyle çıkan çatışmada şehit düşen 4 HPG gerillası kimyasal silahlarla katledildi. Cenazeler yanıklardan ötürü tanınamaz halde olduğu için 2 gerillanın teşhis işlemi yapılamadı.

CENAZELER KÖMÜRE DÖNÜŞTÜ: Hakkari’nin Yüksekova ilçesi Geliyê Dostki alanında 1 Ağustos 2008 tarihinde çıkan çatışmada, 2 HPG gerillası kimyasal silah kullanılması sonucu şehit düştü. Aileler çocukların kömür gibi yanmış bedenleri karşısında dehşete düşerken, bunun bir vahşet olduğunu dile getirdi.

MUTKİ’DE 9 GERİLLA KATLEDİLDİ: Bitlis’in Mutki ilçesi kırsalında 26 Ağustos 2008 tarihinde Türk ordusu çatışmaya girdiği Kürdistan Özgürlük Gerillası’na karşı bir kez daha kimyasal silaha başvurdu; 9 gerilla şehit düştü. Bu gerillalardan Sadrettin Varol’un babası Seyfettin Varol, çocuklarının kimyasal silahlarla öldürüldüğünü söyleyerek şu bilgileri verdi: “Malatya Devlet Hastanesi yakınında bir depoda tutulan oğlum ve diğer arkadaşların vücutlarını gördüğümde başta yaktıklarını sandım, ancak yakından bakıldığında kimyasal silahlarla öldürüldüğünü fark edebiliyorsun.”

CENAZELER YANIKLARLA DOLUYDU: Siirt’in Eruh ilçesi Çirav Dağı’nda 15 Mayıs 2009 tarihinde yapılan Türk ordu güçleri ile çıkan çatışmada 4 gerilla şehit düştü. Teşhis için bölgeye giden aileler, çocuklarının vücutlarında herhangi bir kurşun izine rastlamazken yanıklarla dolu bedenler ile karşılaştı.

DÜNYA ÇUKURCA’DAKİ VAHŞETİ DUYDU: Çukurca ilçesine bağlı Kazan Vadisi’nde 8 Eylül 2009 günü çıkan çatışmada şehit düşen 8 gerillanın katledilmesi ile ilgili fotoğraf ve materyalleri ele geçiren insan hakları kuruluşları, bu materyalleri incelenmek üzere Almanya’ya gönderdi. Hamburg Üniversitesi Türk ordusunun kimyasal silah kullandığını rapor etti. Alman basını, sarı torbalara konulmuş ve deforme olmuş, gerilla cenazelerinin fotoğraflarını da yayınlayarak, kimyasal silah ve yasaklı silahların kullanıldığını dünyaya duyurdu.

MORGDA VAHŞETİN İZLERİ HAKİMDİ: Hakkari’nin Şemdinli İlçesi Bidav (Beyyurdu) köyü kırsalında 5 Temmuz 2010 günü 11 HPG gerillası kimyasal silahlarla katledildi. Gerillaların bedenleri üzerindeki tahribat insanın kanını dondururken, aileler ise teşhiste zor anlar yaşadı. Görgü tanıkları ve morg görevlileri cenazelerin tanınmaz durumda olduğuna dair bilgi belirterek “Hakkari morgunda vahşetin fotoğrafı ve izleri hakimdir” diye konuştular.

BEŞİRİ’DE 5 GERİLLA KATLEDİLDİ: 8 Ağustos 2010 tarihinde Batman’ın Beşiri ilçesi kırsalında çıkan çatışmada da gerillaya karşı kimyasal kullanıldı. Kimyasal sonucu 5 gerillanın şehit düşerken, bedenler ise paramparça edilmiş bir şekilde ailelerine teslim edildi. Şehit düşen gerillalardan Mehmet Önkol (Laşer)’in babası Arif Önkol, oğlunun vücudunda herhangi bir kurşun izi bulunmadığını ve vücudunun yanmış bir şekilde olduğunu ifade etti.

ASKERLER GAZ MASKESİYLE GEZDİ: Hakkari’nin Şemdinli İlçesi’nde 20 Ağustos 2010 tarihinde şehit düşen 4 gerillanın kimyasal silah kullanılarak katledildiği belirlendi. Görgü tanıkları, çatışma sonrası askerlerin gaz maskeleriyle gezdiğini aktardı.

EYLEMSİZLİK HALİNDEKİ GERİLLAYA VAHŞET: Van ve Hakkari arasında bulunan kırsal alanda 6 Eylül 2010 tarihinde bizzat dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı Erdal Ceylanoğlu’nun komutasında eylemsizlik halindeki gerillaya karşı saldırılar gerçekleşti. Türk ordusunun kimyasal silah kullanması sonucu 9 gerilla şehit düştü. Cenazelerin yıkama işlemi sırasında derilerinin kalktığı ve parçalanma olduğu görüldü. Bazı cenazelerde ise bıçak izleri görüldü.

7 CENAZEDE KİMYASALIN AĞIR İZLERİ: 26 Nisan 2011 tarihinde Dersim’in Pülümür ilçesinde meydana gelen çatışmada 7 gerilla şehit düştü. Türk ordusunun çatışmada naneli şeker kokan, mide bulandıran ve boğazda yanmalara neden olan bir madde kullanıldığı ortaya çıktı. Gerillaların aileleri ise cenazeleri yıkama esnasında çocuklarının vücutlarına dokundukları bölgede kaşıntı oluştuğunu ve uyuşukluk meydana geldiğine dikkat çektiler.

2 CENAZEDE DERİ DÖKÜLMESİ: Bitlis’in Geliyê Şêx Cuma alanında 18 Mayıs 2011 tarihinde çıkan çatışmada Rıdvan Aktaş adlı gerilla kimyasal silahla katledildi. Aktaş’ın cenazesi yıkandığı sırada vücudunda kurşun izi olmadığı görülürken, vücudunun bazı bölgelerinde derilerin parça parça kalktığı gözlendi. Aynı biçimde 31 Temmuz 2011′de Hakkari’nin Şemdinli İlçesi’nde şehit düşen Bedran Kaya adlı HPG gerillasının vücudunda da herhangi bir kurşun izinin olmaması ve cenazesini yıkayanlar tarafından derisinin parça parça döküldüğüne dair bilgiler verilmesi kimyasal silah kullanıldığını ortaya koydu.