Türkiye cezaevlerinde koronavirüs sürecinde ‘tedbir’ adı altında tutsaklara yönelik yaşanan hak ihlalleri ve Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerinde ağırlaştırılmış tecrit ve özgürlüğü için başlatılan açlık grevlerine Van cezaevlerindeki tutsaklar da katılıyor.

27 Kasım 2020 tarihinde başlayan açlık grevini dün 14. grup devraldı. Ancak yaşanan tüm bu gelişmelere rağmen sürekli reformdan söz eden ve yeni anayasa hazırlığında olduğunu belirten AKP hükümeti herhangi bir adım atmış değil.

AÇLIK GREVİNE GİREN TUTSAKLAR CEZALANDIRILIYOR

Van cezaevlerinde süren açlık grevlerini ve gelinen son aşamayı Van TUHAY-DER Eşbaşkanı Kudret Temel’e sorduk.

Hükümetin tüm uyarılara rağmen henüz adım atmamasının ciddi sorunlara yol açabileceği uyarısında bulunan Temel, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a uygulanan tecridin sadece ona değil tüm Türkiye halklarına, barışa, demokrasiye ve özgürlüklere yönelik olduğu değerlendirmesinde bulunarak, "Arkadaşlarımız son derece haklı taleplerle yola çıktılar. Onlara uygulanan büyük haksızlığa karşı direniyorlar. Haklarından fazlasını istemiyorlar.

Salgın bahanesi ile hastaneye götürülmesi gereken tutsaklar tek kişilik hücrelere yerleştiriliyor. Havalandırma ve yemek konusunda hakları ihlal ediliyor. Açlık grevine giren siyasi tutsaklar bu şekilde baskı altına alınmak isteniyor. Aileler cezaevleri kapısında akşama kadar bekletiliyor ve sonra hücre cezası verdiklerini söyleyerek görüştürmüyorlar" dedi.

HEP BİRLİKTE MÜCADELE EDELİM, BU ÇIĞLIĞA SESSİZ KALMAYALIM

"Hükümete çağrımız cezaevlerinde ölümler olmadan tutsakların taleplerinin kabul edilmesidir" diyerek sözlerini sürdüren Temel, "Eğer bu yapılmazsa ileride yaşanacaklardan hükümet sorumlu olacaktır. Cezaevlerinde açlık grevleri ile dile getirilen çığlığa sessiz kalınmamalı. O çığlığa ses verelim ve siyasi tutsakların meşru taleplerinin hayata geçirilmesi için hep birlikte mücadele edelim" ifadelerini kullandı.

PATNOS CEZAEVİNDE YAPILANLAR İNSANLIK SUÇUDUR

Son olarak Van ve Patnos cezaevinde yoğun hak ihlalleri yaşandığını ve bunu defalarca dile getirdiklerini hatırlatan Temel, "Patnos cezaevinde siyasi tutsaklar soğuk su ile duş almak zorunda bırakılıyor. Patnos gibi soğuk bir yerde bu yapılan işkence ve insanlık suçudur. Adalet Bakanı hala çıkıp adaletten söz edebiliyor. Bu yapılan vicdansızlıktır. İnsanların bir cezası var ise bunun infazı kanunlarla belirlenmiştir. Kimse kafasına göre keyfi uygulamada bulunmaz" diyerek sözlerini noktaladı.