Bêrîvan Kaya: Sistemimiz dört parça için de anadilde eğitimin temeli

Maxmur Kampı'nda 27 yıldır anadilde eğitim verdiklerini hatırlatan Eğitim Alanı Sözcüsü Bêrîvan Kaya, eğitim sistemini ise Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın paradigması üzerine kurduklarını vurguladı.

Şehîd Rustem Cûdî Kampı'nda (Maxmur) yaklaşık 27 yıldır Kürtçe eğitim veriliyor. Bu 27 yılda Maxmur halkının emekleri sonucu anadilde eğitim sistemi daha da gelişti.

Eğitim Alanı Sözcüsü Bêrîvan Kaya, yeni eğitim yılına ilişkin ANF'ye konuştu.

Yeni eğitim-öğretim yılının 13 Eylül'de başladığını belirten Bêrîvan Kaya, "Yeni eğitim yılına başlamadan önce, eğitim alanındaki sorunlarımızı çözmek için bir çalıştay yapılmasına karar verdik. Sorunların çözümü için de bir komisyon kuruldu. Yaklaşık iki ay boyunca bu komisyon çeşitli çalışmalar yürüttü, tüm eğitim sorunlarıyla ilgilendi ve Ağustos ayında grup çalışmamız başarı ile sonuçlandı. Yapılan değerlendirme ve önerilerin ardından yeni eğitim yılının temeli oluşturuldu. Bu anlamda sistemde yaptığımız bazı değişiklik ve dönüşümler, yükümüzü biraz da olsa hafifletti. Bu hazırlıklar, 2022-2023 eğitim yılının temelini oluşturdu. 13 Eylül'de başlayan kayıtlar hala devam ediyor. Mevcut sayıya göre kampta yaklaşık 3 bin öğrenci bulunuyor. Vakıf çatısı altında faaliyet gösteren beş ana okulumuz var. Ayrıca 4 ilkokul, iki ortaokul ve bir lise bulunmaktadır. Yüksek öğrenim için de bir sözleşme vardır. Genel olarak bakıldığında, Maxmur'daki eğitim sistemi Kürdistan'ın dört parçası için anadilde eğitimin temelini oluşturuyor. Çünkü Maxmur'da anadilde eğitim 27 yıllık bir geçmişe sahip. Dil açısından mevcut zorlukların üstesinden geldik. Bu yıl ilkokul için özel bir çalışma yapıldı. Öğrencilerin ilgisini çekmek için ilkokulların duvarlarına resimler yapıldı ve okullarımızı da yeniledik" diye konuştu.

EĞİTİM SİSTEMİMİZ VERİLİ SİSTEMLERİNKİNDEN DAHA İLERİ

2015 yılından sonra eşbaşkanlık sisteminin kurumlar arasında yaygınlaşmasıyla birlikte eğitim alanında da eşsözcü sisteminin devreye girdiğini ifade eden Kaya, "Tüm okullarda toplam 31 yönetici ve 150 öğretmen var. Eğitim sisteminin temel amacı, ulusal demokratik sisteme göre örgütlemek ve yönetmektir. Bölgeye baktığımızda, sistemimiz kampın çevresindeki eğitim sistemlerine örnek olarak gelişmiştir. Çünkü kampın dışından gelen heyetler inceleme yaptığında ve yapılan tartışmalarda kampın eğitim sisteminin, verili sistemdeki eğitimden çok daha ileride olduğunu görüyor. Çünkü eğitim sisteminin yönetimini Rêber Apo'nun paradigması üzerine kurduk” vurgusunda bulundu.

ABLUKA EĞİTİM SİSTEMİNE DE ZARAR VERİYOR

Bu aşamaya gelene kadar birçok zorluk çektiklerini söyleyen Bêrîvan Kaya, kamp üzerindeki abluka ve ambargoların eğitim alanına yansımasını ise şu sözlerle dile getirdi: “Her yıl kamptaki okulları tadilattan geçiriyoruz. Bu da bizim için hem maddi hem de manevi olarak sıkıntılar yaratıyor. Bu çalışmalar için Irak merkezi hükümeti ile birçok görüşmemiz oldu. Ancak taleplerimiz kabul edilmedi. Bunun dışında kitap, kırtasiye vb. gerekli malzemelerimiz de karşılanmadı. Ablukadan önce de bu engellerle karşılaştık. Çoğu zaman kamp eğitimi için dışarıdan gelen eşyalara el koydular ve  kampa girmelerine izin vermediler. Bize yapılan haksızlıklardan biri de buydu. Bir ara kampın diplomasi çalışmasını yürütenlerin çabaları sonucu Irak Eğitim Bakanı ile görüşüldü. O toplantıda tüm taleplerimiz dile getirildi. Öğrencilerin üniversitede okumalarının önündeki engeller konusu da konuşuldu ancak öğrencilerimiz sınavlara katılıp iyi notlar almalarına rağmen bize olumlu cevap vermediler. Buna karşı çözüm bulma çabalarımız var. Ne yazık ki kampta üst düzey eğitim olanakları oluşturmak için gerekli materyallere sahip değiliz. Bize yapılan haksızlıklar ortada. Bu, onların siyasetinin bir parçası."