Derik: Halklar despot rejiminin var olmasına izin vermeyecektir
Rojava-Kuzey Suriye demokratik federal projesi örgütlenme komitesi üyesi Ferhat Derik, “Bu demokratik anlayışa kavuşmuş bir sistem ve halklar tekrardan bir despotun ve despot rejimin var olmasına izin vermeyecektir” dedi.
SİNAN DENİZ
KOBANÊ / ANF
Çarşamba, 20 Nisan 2016, 07:01
Rojava-Kuzey Suriye demokratik federal projesi örgütlenme komitesi üyesi Ferhat Derik, “Bu demokratik anlayışa kavuşmuş bir sistem ve halklar tekrardan bir despotun ve despot rejimin var olmasına izin vermeyecektir” dedi.
Rojava devrimi ve demokratik Suriye yeni bir döneme evrilmiş durumda. Rojava-Kuzey Suriye Demokratik Federal Sistemi Projesinin 16-17 Mart 2016’da Qamışlo’ya bağlı Rimelan kasabasında yapılan bir kongreyle gündeme girmesiyle önemli tartışmalar önemli gelişmeler yaşanıyor. Bir yandan proje kapsamına giren halklarda bir heyecan yaşanırken dışarda da tepkilere ambargolara maruz kalıyor. Bu gelişmeleri Rojava-Kuzey Suriye demokratik federal projesi örgütlenme komitesi üyesi Ferhat Derik’le konuştuk.
Sayın Derik, Rojava-Kuzey Suriye demokratik federal sistemi projesi nasıl bir ihtiyaçtan doğdu. Konferans bileşenleri nasıl oluştu. Katılım ne düzeydeydi?
Suriye’de yaşanan kriz altıncı yılına girmiş durumda. Bu krize birçok yönlü ve birçok kesim tarafından çözüm üretilmeye çalışılıyor. Rojava’da 2014 yılının başlarında demokratik özerklik ilan edilmişti. Bu temel üzerinden önemli çalışmalar ve kazanımlar elde edildi. Bu kazanımlar temelinde Suriye genelinde yaşanan krize de halklar lehine bir çözüm bulmak için önemli bir temel oluştu. Bu temel üzerinden demokratik federasyon hazırlık komitesi oluşturuldu.
Ortaya çıkan kazanımlar üzerinden her üç kanton yönetimlerine bileşimlerine ve orada yaşayan halklara bu projenin tartışılması temelinde çağrılar yapıldı. Hazırlık komitesi bütün Rojava-Kuzey Suriye yaşayan halklar ve temsilcileri hem de burada faaliyet gösteren siyasi parti ve siyasi güçlerden oluşan bu halkları partileri temsil eden bir bileşimden meydana geldi. Bu komite çalışmaları sonrasında bir siyasi belge metnini tasarı olarak hazırladı ve kurucu meclise sundu. Kurucu mecliste delegeleri Rojava-Kuzey Suriye halkları temsilcileri her alanın her kesimin özgünlüğüne göre ayarlandı sayı da buna göre belirlendi. Bu belirleme aynı zamanda yine kantonların kendi özgünlüğüne de bırakıldı.
Her kanton kendi içerisinde bulunan halklara göre kendi temsilci sayısını kotasını belirledi. Yine Kuzey Suriye alanı olarak tarif edilen tüm yerlerde de bu yöntemle temsilciler belirlendi. Bunun üzerinden 16-17 Mart tarihinde yüz elli bir delege ve misafirlerinde katılımıyla kongre sayısı iki yüzü buldu. Kongreye kadın delege ve misafir katılımı da yoğundu. Kongre kadın bileşeni yüzde kırk oranında temsil buldu, fakat siyasi belge metninde eşit oranda temsil düzeyinde kararlaşma bulunmaktadır. Kongre Girê Spî eşbaşkanının konuşmasıyla başladı. Ardından kongreye hazırlık komitesinin sunduğu Rojava-Kuzey Suriye demokratik federal sistemi projesi taslağı okunup tartışıldı.
Yapılan tartışmalardan sonra siyasi belge metni daha da genişletildi. Bu siyasi belgenin özü Suriye’de yaşanan krize daha nasıl halklar lehine çözüm bulunur şeklindeydi. Ve herkes bu siyasi metin belgesinden kendini sorumlu tuttu. Devletçi baskıcı sistemler bu coğrafyada yaşayan tüm halkları farklılıkları birbirine düşman haline getirmiştir. Özellikle Arap halkını kendisinin de zarar gördüğü milliyetçilik bataklığına sürüklemiştir. Bu proje bu belge halkların tekrardan kardeşçe bir birini dışlamadan birlikte yaşaya bileceğinin ortak belgesi olmuştur.
Bu bir demokratik ulus projesidir ve halklar bu projeyle kendi özgünlükleri konumunda yaşaya bilme şansını yakalayacaktır. Bu proje bir parçalanma dağılma Suriye’nin parçalanması değil aksine demokratik bir şekilde tekrar bir bütün olarak yaşaya bilmesinin adıdır. Diğer bir boyut ise milliyetçilik değil bütün halkların farklı kültürlerin var olma hukukunu garanti altına almaktadır. Diğer önemli bir yanı ise demokratik toplum anlayışı ekseninde cinsiyet özgürlükçü, ekolojik bir anlayışı öne çıkaran demokratik bir projedir. Kadın bu projenin yaşamsallaşmasında asli unsurdur ve gençlik de bunun uygulanmasında motor görevi görecektir. Bu çerçevede oluşan siyasi metin belgesi oy birliğiyle kabul edildi. Bu belge bir toplumsal sözleşmenin, anayasanın önünü açacaktır. Bu da demokratik bir sisteme kavuşmanın yolunu açacaktır.
Bu demokratik anlayışa kavuşmuş bir sistem ve halklar tekrardan bir despotun ve despot rejimin var olmasına izin vermeyecektir. Kendi özgünlüğünde kendi kültürüyle yaşamanın dışında başka bir rejimi kabul etmeyecektir. Genel anlamda tüm federasyonların hukukunu tanır gözetir ama kendi içerisinde de hem bölgeler hem de halklar kendi özgünlüğüne göre yaşar. Demokratik federal sistem merkezileşmenin tekleşmenin önünü bu şekilde alacaktır. Federasyon kendini oturttukça kurumlaşmasını tamamladıkça demokratik bir şekilde kendi kendini yönetme ve tüm Suriye ve Ortadoğu’ya örnek olma yoluna girecektir.
Bu kongreyle ne gibi kararlaşmalara gidildi öne çıkan dikkat çeken maddeler var mıydı?
Kongre sonrasında iki eşbaşkan seçildi. Bir kadın bir erkek temsiliyeti olarak diğeri ise eşbaşkanlara yardımcı olmak üzere otuz bir kişiden oluşan örgütlenme kurulu oluşturuldu. Kurucu meclis üyeleri bu Kurula anayasa, diplomasi ve federasyonu tanıtma görevinin çalışmalarını bu örgütlenme komitesine verdi.
Bunun ardından bu örgütlenme kurulu kendi toplantısını yaparak dört komite adı altında örgütlenme ve çalışma yürütmeye başladı. Bunlar diplomasi komitesi; federasyonu hem içte hem dışta tanıtma görevi diğeri toplumsal sözleşme komitesi; siyasi metin belgesi temelinde bir toplumsal sözleşme hazırlayarak altı ay sonrasında yapılacak olan kurucu meclis toplantısının oyuna sunmak bir başka komite ise basın komitesi; federasyon çalışmalarını dışarıya doğru yansıtabilmek, son komite ise halkla ilişkiler; bu komitede tüm Rojava-Kuzey Suriye’de yaşayan tüm halk kesimlerine kurumlara ulaşarak onlara federasyonu anlatmak tanıtmak kafalardaki sorulara cevap olmak için çalışma yürütmektedir. Bu faaliyetler sadece birer tanıtma aktarım değil halkın görüş ve önerilerini de alarak yoluna daha güvenli ilerlemektir.
Bu projenin ilanıyla birlikte ne gibi tepkiler ortaya çıktı. Olumsuz tepki gösterenler ne gibi bir yaklaşım içerisindeler?
Federasyon projesi ilanına ilk elden olumsuz tepki gösteren güçler Kürdistan’ın her dört parçasında işgal yürüten egemen devletler oldu. Onların yanında Suriye Ulusal Konseyi ve en fanatik güç olarak da ENKS oldu. Bu güçler egemenliklerinin elden gideceğini anladığı için hemen karşı saldırıya geçtiler federasyonu doğmadan boğmayı düşündüler. Bunların yanında federasyon projesine en sert muhalefet eden boğmak isteyen güç KDP oldu. Kürdistan’ı sömürgesi altında tutan güçleri anlamak kolay onların ellerinden Kürdistan ve Kürdistan’da yaşayan halkları artık kopmaktadır. KDP ve Barzani de aynı korkuyu onlarla birlikte yaşamakta. Aksini düşünmek aksini beklemek gerekirken yani federasyonun desteklenmesini KDP’den beklemek gerekirken bundan heyecan duymalarını beklerken KDP sömürgeci güçlerden daha fazla bu projeye saldırdı. Semalka kapısını kapattı, Rojava’ya ambargoyu sıklaştırdı ve federasyon aleyhine açıklamalarda bulundu. Aslında KDP’yi anlamak politikalarını görmek artık zor bir şey değil. Rengini, tarafını belli etmiştir sömürgeci işgalci güçlerden yana saf tutmuştur. Bunu tarihte de yaptı 1996 yılında YNK’ye karşı Saddam’ın tanklarını getirtti, 2014 yılında Şengal’de Êzîdî halkını DAİŞ çetelelerinin eline teslim etti.
Şu an Kuzey Kürdistan’da yaşanan halk katliamlarına sessiz kalması yine Rojava’da çete saldırılarına Serikaniye’de, Kobanê’de şimdi de Şêx Meqsud’da Türk devleti destekli saldırılara sessiz kalması sömürgecilere verdiği destektendir. Kürt halkı bunları artık iyi görmekte ve tanımıştır.
Bu coğrafya Suriye’yi ilgilendirdiği için Baas hükümeti ne gibi bir tavır ve yaklaşım içerisine girdi?
Baas hükümetinin federasyon projesine karşı açıklama ve tepkileri oldu. İlk başta bu projenin kanuni olmadığı yönünde açıklamalar yaptılar onun sonrasında da Beşar Esad’ın kendisi bu projenin olmayacağı çünkü Suriye toprağının federasyon için uygun olmadığı, küçük olduğu yönünde açıklamaları oldu.
Kanuni değil, çünkü bu durumda bahsettikleri kendi iktidarlarının meşruluğunun tartışılıp sallanıyor olması diğeri ise bir federasyonun coğrafyanın yüz ölçümüyle alakasının olmaması halkların değişikliğiyle halkların renkliliğiyle alakalı olmasıdır. Suriye değişik renklerden dinlerden dillerden halklardan oluşmaktadır ve bu halklar için birlikte beraber kardeşçe yaşayabilmeleri için en uygun sistem federal sistemdir. Bugünkü krizin asıl sebebi tekçi devlet ve diktatör yönetimdir.
Bu proje olumlu tepkiler neler oldu, Kuzey Suriye’de yaşayan halklar ve farklılıklar nasıl yaklaştı?
Olumlu tepkiler çok öne çıkmadı, ama yer yer olumlu açıklama yapanlar var ABD büyükelçisi ‘bu proje yaşana bilir uygunluğu var’ dedi. Yine Avrupa ülkelerinin bazılarında Rojava temsilcilikleri açılmaktadır. Bunlar bu projenin sonuçlarıdır. Rusya’da federal sistem Suriye’de olabilir yönlü açıklamalar yapmıştı. Bu proje anlaşıldıkça olumlu tepkilerin daha da çoğalacağına inanıyorum.
Rojava ve Kuzey Suriye alanında genel olarak yaşayan tüm halkların kafalarında sorular vardı. Ama anlatıldıkça federasyon tanıtıldıkça olumlu tepkiler daha giderek çoğalmakta. Bu projenin sadece Kürtler için olduğu düşüncesi artık silinmekte bir alanı bir federasyon alanını kapsadığı tüm halkları asli unsur olarak kapsadığı artık kabul görmekte. Parçalanmanın değil daha güçlü birlikteliğin olacağı düşüncesi kafalarda yer edinmekte ve halklar geleceklerinin bu projede garanti altına alındığının farkına yavaş yavaş varmaktalar.
Suriye sorununa herkes çözüm üretmeye çalışıyor, en başta gelen ve gündemde tutulan da Cenevre’de yapılan görüşmeler. Cenevre görüşmeleri Suriye’deki kriz için bir çözüm olabilir mi?
Cenevre görüşmelerinin bir sonuca hele hele halklar lehine bir sonuca ulaşacağına inanmıyorum. En başta Cenevre’de merkezi sistem tartışmaları yürütülüyor. Bunu biz içinde yokuz diye belirtmiyorum. Cenevre’ye katılanlar Suriye halkının genelini temsil etmiyor. Orada halklar adına temsilci yok. Orada Suriye’de yaşayan tüm halkları temsil edecek temsilciler yok. Cenevre ancak bu sisteme alternatif görüşler olursa başarıya ulaşır ama orada merkezi bir Suriye sistemi nasıl olur tartışmaları yapılıyor.
Önemli olan kişileri değiştirmek değil sistemi değiştirmektir sistem değişmezse yaşanan kriz devam eder. Aynı sistemi restore etmek çare değil. Zehir zehirle derman bulmaz. Uluslararası güçlerde krizin devamından yana alternatif bir sistemin projenin ortaya çıkmasını onlarda istemiyorlar o yüzden halkların Cenevre’de temsiliyetine izin vermiyorlar.
Kongreden sonra neler yaptığınızı biraz paylaşabilir misiniz, halk toplantıları gerçekleştiriyorsunuz bu toplantılara halkın ilgisi nedir?
Federasyon projesini aktarma anlatma toplantılarımız hem üç kantonda hem de tüm Kuzey Suriye federasyon alanında devam ediyor. Bu aktarımlar halk toplantıları, seminerler, meclis ve komünleri bilgilendirmeler şekline yapılıyor. Bizler de Kobanê kantonu genelinde bu toplantıları yapıyoruz. Kobanê kent merkezinde bağlı köylerde ve yine Arap halkının yoğun olarak yaşadığı Girê Spî ve Sirin kasabalarında bu bilgilendirme toplantılarımız devam etmekte. İlk başta kent ve bağlı alanlarda ki kurum ve meclislere bu aktarılar yapıldı sonrasında da halk toplantılarına geçildi.
Bu toplantılarda halkın federasyonu tanımaya yönelik büyük bir ilgisi var. Bu toplantılarda aktarımlarda ana konu kardeşçe eşit nasıl yaşanacağı. Diğer önemli bir konu da halkların yaşadığı alanların özgünlüğünün önemi. Bir halkın diğerinin haklarına saygı duymayı sağlaması şeklinde. Federasyon projesi kapsama alanında yaşayan herkes kafalarında ki soru ve endişeler giderildikçe daha bir ilgiyle yaklaşıyorlar. Burada yaşayan halklar kendilerinin asli unsur olduklarını anlıyorlar. Halkların birlikte yaşadığı yerlerde aktarımlar birlikte yapılıyor özgün nüfusa sahip olanlara da özgün aktarım yapılıyor. Tüm aktarımlardan sonra katılımcılarda bir rahatlama güven duygusu oluştuğunu gözlemliyoruz. En önemli konu ise federasyon projesine saldıranlarında yaptığı propagandayı Aktarımlarımızın en önemli yanı toplantı öncesinde de sonrasında da katılım sağlayan tüm halkın bu toplantıları bir şenlik havasında kutlaması. Halaylar şarkılar eşliğinde gelecek güzel ve kardeşçe günlerin coşkusunu yaşıyorlar.