Komalên Civan Koordinasyon üyesi Hüseyin Fırat, Kürdistan gençliğini hiç vakit kaybetmeden, Kürdistan’da ilan edilmiş olan öz yönetimlerin zayıflatılması, düşman tarafından ortadan kaldırılması tehlikesi olduğunu bilerek tutum almaya ve harekete geçmeye çağırdı.

Kürdistan halkı ve gençliğinin çok hassas, kritik bir süreçten geçildiğini belirten Fırat, “24 Temmuz’dan bu yana düşman güçleri ile hem özgürlük gerillası, hem de şehirlerde çarpışan Kürdistan gençliği arasında şiddetli çatışmalar yaşanıyor” dedi.

7 Haziran seçimleri ve öncesinde hem Türkiye’deki demokratik siyasal mücadelenin geliştirilmesi, hem de Rojava’da gerici çetelere karşı bir blok olarak direnişe katılan Türkiye sosyalist hareketinin hedefleyen, bu birliği oluşmasını engellemek için, onları baskı altına alarak, korkutarak, sindirerek geri adım attırmak isteyen bir saldırı gerçekleştirdiğini belirtti.

Suruç saldırısının esas hedefinin bu olduğunu da sözlerine ekleyen Fırat, “Fakat saldırı ile birlikte çözüm süreci rafa kaldırıldı. Çözüm süreci diye bir süreç yoktu, bunun olmadığını kendileri ifade ettiler. 2013 Newrozu’ndan bu yana özgürlük mücadelesinin Kuzey Kürdistan’daki aktif direnişin önünü alarak, Rojava’da gerçekleşen demokratik Kürt kazanımlarını engellemek için yoğun bir oyalama olduğunu tüm çıplaklığı ile gördük. En son da Suruç katliamı gerçekleşti” dedi.

Kürdistan’da büyüyen, bilinç kazanan, özgürlüğü tanıyan, özgür yaşamın ne olduğunu bilen, özgürlüğü gören, direnişi gören Kürdistan’ın dünya haritası üzerinde özgürce yaşamasını, özgürce var olmasını, Kürt halkının ve bütün kardeş halkların özgürce yaşayacağı bir ülke kurulması için Kürdistan ve demokratik Türkiye gençlerinin seferber olması gerektiğini kaydetti.

Bu konuda kimi eksikliklerin olduğu ve hızla giderilmesi gerektiğini de söyleyen Fırat konuşmasını şöyle sürdürdü: “Birincisi Gımgım, Farqin, Silvan ve Cizre’nin yalnız bırakılmaması gerekiyor. Herkes direnişe geçmelidir. İkincisi Türkiye metropollerinde yaşayan gençler, sosyalist gençlikle sömürgeci rejimi yıkmak, sömürgeci Ankara rejimini yıkarak, demokratik bir ülke, özgür bir ülke ve demokratik özerk Kürdistan’ı inşa etmek, sömürgeciliğe son vermek için harekete geçmelidir.”

Gençliğin direniş sahalarına akması gerektiğini de sözlerine ekleyen Fırat, “Direniş sahalarına akarak, hem direnen mahalleleri, direnen şehitleri topyekün saldırılardan korumak için, özgür olarak yaşamasını teminat altına almak için gençlik bu alana akmalıdır. Binlerce genç, bu alana akarak, direnişe katılmalı, nöbet tutarak, sokak sokak koruyarak, hatta oradaki sömürgeci kurum ve kişilikleri oralardan atarak, mevcut ilan edilmiş öz yönetimi kalıcılaştırarak, tarihsel bir sürecin yolunu açlmalıdır” dedi.