KCK, Demhat Agit ve Cemil Amed’i andı

KCK Dış İlişkiler Komitesi, 15 Ekim 2019’da işgalci Türk devletine ait keşif uçaklarının saldırısı ile şehit olan Demhat Agit (Seyitxan Ayaz) ve Sağlık Komitesi Üyesi Cemil Amed’i (Eser Irmak) andı.

Yazılı bir açıklama yapan KCK Dış İlişkiler Komitesi şunları belirtti: “15 Ekim 2019 Tarihinde KCK Dış İlişkiler Komite üyesi olan, resmi olarak Güney Kürdistan’da görev yürüten Demhat Agit ve Sağlık Çalışmaları görevini yürüten Cemil Amed yoldaşlar, Süleymaniye’de faşist TC keşif uçakları tarafından katledildi. Bu vesileyle; değerli çalışma arkadaşlarımızı, kahraman hevallerimizi, halkımızın fedekar ve onurlu yoldaşlarını ve hareketimizin devrimci öncülerini şahadetlerinin birinci yıl dönümünde kendilerini ve tüm şehitlerimizi büyük minnet ve saygı ile tekrardan anıyoruz. Anılarına özgür Kürdistan ve demokratik Ortadoğu mücadelesini zafere taşırma kararlılığımızı ifade ediyoruz.

EMPERYALİST GÜÇLER 9 EKİM SALDIRILARINI FIRSATA ÇEVİRMEK İSTEDİ

9 Ekim 2019 tarihinde faşist Türk devleti ordusu ve DAİŞ, El Nusra başta olmak üzere, tecavüzcü çete grupları ile Rojava Kürdistan’ın Serêkaniyê ve Girê Spî kentlerine saldırdı. Geliştirilen bu işgal saldırısı, ABD’nin oluru ve desteği ile gerçekleştirildi. Emperyalist güçler ve bölgedeki ulus devletler, TC’nin işgal ve soykırım saldırılarını kullanarak, Rojava Kürdistan’ın tüm kazanımlarını ve devrimi tasfiye etme fırsatına dönüştürmek istediler. Faşist Türk devleti henüz bu politikasından vazgeçmiş değildir. Kürt kazanımlarını yok etme ve Kürt soykırımını gerçekleştirme saldırılarını, Kürdistan’ın her yerinde işbirlikçilerin aktif yardımıyla kesintisiz bir biçimde devam ettirmektedir.

Tam da Serêkaniyê ve Girê Spî işgal saldırılarının gerçekleştirildiği bir süreçte; derin bir yurtseverlik ve özgürlük ruhuyla onlarca yıllık uzun bir devrimci mücadele geçmişine ve büyük emeğe sahip olan her iki yoldaşımız hain-işbirlikçi anlayış ve pratik sahiplerinin desteği ve katkısı ile katledilmiştir. Buna rağmen Demhat ve Cemil arkadaşların katliamının tam olarak kimler tarafından, hangi çevrelerin destek-katkısı ile yapıldığına dair Güney Kürdistan yönetimi ve hükümeti henüz bir yanıt vermiş değildir. Bu yoldaşlarımızın aileleri başta olmak üzere, halkımız ve hareket olarak çalışma yürüten Demhat ve Cemil yoldaşların katledilmesinin aydınlatılmasını ve kamuoyuna tatmin edici bir açıklamanın yapılmasını beklediğimizi bir kez daha belirtiyoruz.

Günümüzde de DAİŞ soykırım ve katliam politikaları karşısında direnen ve varlığını korumaya çalışan Êzidî halkımızı, kendini savunma ve yönetme imkânından mahrum bırakma gibi bir role soyunanlar yine işbirlikçi çevreleri devreye sokmuştur. Ezidi halkımızın kazanımlarını yok etmek için KDP ve Irak hükümeti işbirliği ve anlaşmalar içine girmiş durumdadırlar. Bu politikasını da Güney Kürdistan hükümeti adına yürüterek, meşruluk kazandırma amacındadırlar.

Yoldaşlarımızın şehadetine, düşmanın işgal operasyonlarına ve Êzidî halkımıza karşı katliamlara zemin sunan, yol veren, işbirliği yapan ve teşvik eden tüm kesimleri halkımız görmeli, karşı durmalı ve tutum almalıdır.”