'Suriye'nin demokratikleşmesi konusunda önemli tartışmalar yürütüldü'
Demokratik Suriye Kongresi’ne katılan farklı halklar ve siyasi görüş sahipleri, kongrede demokratik Suriye'nin inşa edilmesi konusunun önemli olduğunu belirtti.
Demokratik Suriye Kongresi’ne katılan farklı halklar ve siyasi görüş sahipleri, kongrede demokratik Suriye'nin inşa edilmesi konusunun önemli olduğunu belirtti.
Demokratik Suriye Kongresi’ne katılan farklı halklar ve siyasi görüş sahipleri, kongrede demokratik Suriye'nin inşa edilmesi konusunun önemli olduğunu belirtti. Suriye’nin demokratik bir sürece girmesini sağlayacak kararlaşmada Kürt, Arap, Süryani, Ermeni halklarının temsilcilerinin de yer aldığını kaydetti.
Suriye Kürtleri İlerici Demokratik Partisi (Pêşverû) üyesi Ömer Cafer: Partim adına bu kongreye gözlemci sıfatıyla katılıyorum. Kongreye destek amacıyla geldik. Kongrede gündeme ilişkin tartışmalar ve demokratik Suriye’nin inşası süreci ağırlık kazandı. Alınacak kararlar ve kongreden çıkacak mesajlar önemli olacak.
Hazır bulunan partiler, bu kaos ortamında Suriye’nin demokratik bir sürece girmesini sağlamaya dönük kararlar alacaktır. Kürt, Arap, Süryani, Ermeni halkından temsilcilerin her biri kendi renkleriyle katılıyor. Beklentimiz kongrede alınacak kararların halkların çıkarlarına ve demokratik Suriye inşasına hizmet eden kararlar olmasıdır. Kongrede demokratik Suriye için kararlar alınacağına da inanıyoruz.
Suriye’de beş yıldır süren katliamların, yakıp yıkma ve viran etmenin kısa zamanda son bulacağı umuduyla çalışıyoruz. Biz Suriye Kürtleri İlerici Demokratik Partisi olarak kongreden sonra tüm partileri ziyaret edeceğiz. Kürdistan'daki tüm büyük örgütlere ve kuruluşlara bu demokratik Suriye mücadelesinde hep birlikte hareket etme çağrısında bulunuyoruz. Suriye’deki bu tarihi yıkıma karşı birlik olalım. Artık dış güçler de ellerini topraklarımızdan çeksinler. Buranın gerçek sahipleri de burada birlikte yaşayan halklardır.
Süryani Birlik Partisi üyesi ve Cizîr Kantonu İnsan Hakları Konseyi Başkanı Sehherib Bersum: Cizîr Kantonu’nda yaşayan Süryaniler olarak demokratik bir Suriye inşa etmeyi amaçladığımız için bu kongrede yer aldık. Süryaniler olarak da bu oluşumun içinde aktif yer aldık. Böylesi bir kongrenin içinde yer almak bizim için büyük önem taşıyor. Çünkü Suriye’nin artık bu kaos durumundan çıkması ve bunun için bizim de bu konuda çalışma yürütmemiz gerektiğine inanıyoruz.
Dışardan müdahale edenler Suriye’de demokratik çözüm istemeyenlerdir. Bu güçlere bağlı olarak bu kongrede yer almak istemeyenler de diktatoryal bir yönetim anlayışı içinde olan ve demokratik bir Suriye istemeyenlerdir. Tekçi zihniyete sahip olanlar bu topraklardaki renkleri istemeyenler zaten tutum ve pratikleriyle kaos yaratıyor, düşmanlık yapıyorlar. Biz de demokratik özerklik yöneticileri ve çalışanları olarak demokratik Suriye’yi inşa etmek için her türlü çabayı sarf etmeye devam edeceğiz.
Arap Ulusal Konseyi Bakanı Mihemed Beneyan: Bu kongrede hazır bulunanlar eskiden de bu topraklarda farklı kimlikleri ve inançlarıyla bir arada yaşayan halklardır. Aralarında düşmanlığa varacak bir çelişki yaşamadılar. İlk defa Suriye’deki muhalefetin bugün burada bir araya gelmiş olması bizi mutlu ediyor. Bu güçler elbette Suriye’nin demokratikleşmesini isteyenlerdir. Suriye’de tüm halkları ve renklerini birleştirmeyi başardığı için bu demokratik bir kongredir. Bu nedenle de bu kongreden çıkacak kararlar Suriye'nin demokratikleşmesine hizmet edecektir. Biz de demokratik özerk yönetimin bir parçası olarak demokratik Suriye muhalefetinin en temel aktörlerinden biriyiz. Aynı şemsiyenin altında bulunuyoruz, birlikte mücadele ediyoruz. Kongrenin amacı da bu ifade ettiklerimdir.
Suriye’de iç savaşın başlamasından bu yana Türk Devleti sürekli müdahale buraya müdahale etmektedir. Kendine rol biçmekte ve Suriye’de etkinlik kurmak istemektedir. Komşumuz olan bir ülke olmasına rağmen Suriye’den kaçanlara silah vererek eğitti, bu çete grupları aracılığıyla da sürekli olarak demokratik bir sistem inşasına engel olmak istedi. Suriye’nin özgürleşmesini, demokratikleşmesini istemeyen bir pozisyonda oldu. DAİŞ yaratıldıktan sonra da Türk devleti bu çetelere lojistik ve askeri olarak destek verdi.
Türk devleti Osmanlı dönemine dönme hayalleri kuruyor. Onun için de durmadan Suriye ve Rojava’daki demokratik gelişime ve özerk sisteme düşmanlık yapıyor. Kardeşçe yaşayan halkları birbirine kırdırma derdinde olduğundan her çete grubuna yardım etti, sınırlarından geçirdi. İşi gücü bölgemizde halklar arasında var olan kardeşliği tasfiye etmektir.
Girê Spî Türkmen aşiretleri lideri Şêx Esad Beşir Topal: Tekçi dikta rejimi ve uluslararası güçlerin taşeronu bazı güçler demokratik gelişmeye engel olmak istiyor. Biz de bunlara inat demokratik bir Suriye inşa edilmesine katkı sunmak için buradayız. Halkların bir arada yaşamasını teminat altına alacak bir sistemin tohumlarını ekiyoruz. Bu topraklarda yaşayan siyasetçilerimiz demokratik sistemin inşasında öncü olmalıdır. Biz halklar bu bölgede yüzyıllardır hep birlikte yaşadık. Bunun sürdürmek ve demokrasinin gerçek rengini yansıtmak demokratik bir ülke yaratmak istiyoruz. Ortadoğu’da demokratik bir sistemin var olduğunu söyleyen her kimse o yalan söylüyor. Ama biz halklar burada demokratik bir sistem inşa edebiliriz. Bu kongrede hazır bulunanların hepsi de moralli ve ciddi bir sorumlulukla çalışma yürütüyor. Bu kongrede en önemli şey, herkesin diğer farklılıkları tüm haklarıyla ve özgünlükleriyle kabul etmesidir. Yani adeta tüm renklerin olduğu bir halklar bahçesidir bu kongre. Bu bize olağanüstü moral veriyor. Herkes demokratik bir Suriye için el ele vermiş ve bu kongrede geleceğe dönük önemli kararlara varılacak
Türk devleti Girê Spî Türkmenleri olarak bize hiçbir zaman silah yardımında bulunmadı. Bizimle ilişkilenmedi bile. Neden? Bizler ne mazot ne de gaz değiliz ki kendileri için yaksınlar. Yani bizden kendilerine bir fayda görmediler herhalde. Çünkü biz asla halklara karşı olanlarla iş tutup bir arada olmayız. Bizler halkımıza hizmet ediyoruz, halkların çıkarı neyi gerektiriyorsa onu yapıyoruz. Demokrasi istiyoruz ve demokratik çabalara saygı duyuyoruz.
Dışardan adımızı kullanmak isteyen güçler oldu. Adımıza açıklamalar da yaptılar. Ama bunlar tamamen hayal ürünü açıklamalardır, gerçek değildir. Türk devleti ve ona bağlı sözde Suriye muhalefeti yoğun propagandalar geliştirdi. Özellikle Girê Spî Türkmenleri olarak zorla göç ettirildiğimizi söyleyip kara propaganda yaptılar. Ancak bunlar doğru değildi. Çünkü burada çetelerle bir savaş vardı ve zarar görmemek için biz kendimiz ayrıldık. Yapılan bu propagandalar da gerçek dışıydı, yalandı. İşte bugün de buradayız ve kendi halkımızla birlikte yeni bir inşa çalışması, demokratik inşa çalışması yürütüyoruz.