Tutsak aileleri: Çocuklarımıza ve davalarına sahip çıkacağız

Adalet Nöbeti'ni sürdüren tutsak yakınları, "Zindandaki çocuklarımızı sahipsiz bırakmayacağız. Biz pişman olmayız, baş eğmeyiz" dedi.

Hasta ve infazı yakılan tutsak yakınlarının başlattığı Adalet Nöbeti eylemi, 352’nci gününde Diyarbakır Adliyesi önünde devam etti. Eyleme, Tevgera Jînen Azad (TJA), Medeniyetler Beşiğinde Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma Dayanışma Birlik ve Kültür Derneği (MEBYA-DER), Med Tutuklu ve Hükümlü Aileleri Hukuki ve Dayanışma Dernekleri Federasyonu (MED TUHAD-FED), Diyarbakır Tutuklu Hükümlü Aileler ile Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (TUAY-DER), Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD), Halkların Demokratik Partisi (HDP) Amed il eşbaşkanları Gülistan Atasoy ve Zeyyat Ceylan, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) ve Türkiye İşçi Partisi (TİP) yöneticileri destek verdi.

'BİZ DAVAMIZDAN PİŞMAN OLMALIYIZ'

Eylemde konuşan tutsak yakını Reşahat Ada, hasta tutsaklara verilen cezalara dikkat çekerek, “Ömür boyu ceza verilmesin, yasaları ve kanunları uygulasınlar. 30 yıldır cezaevlerindeler ve onların infazlarını yakıyorlar. ‘Davanızdan pişman mısınız’ diye soruyorlar. Nasıl davamızdan pişman olalım! Biz asla davamızdan pişman olmayız. Adalet Bakanlığı ve Cumhurbaşkanlığına çağrımızdır, infazları yakmayın, disiplin cezaları vermeyin. Çocuklarımızı tedavi edin” dedi.

'ZİNDANDAKİ İNSANLARA SAHİP ÇIKALIM'

Hasta tutsakların durumlarının çözülmesi için birçok temas da bulunduklarını hatırlatan Ada, şunları söyledi:

“Hak, hukuk ve adalet için Ankara’ya gittik. Ağır hasta tutukluların listesini verdik. Meclis açıldı, artık ellerini vicdanlarına koysunlar. Anneler sesimiz geliyor mu? 70 yaş üstü ve artık yaşamlarını idame ettiremiyorlar. Onların yaşamı için mücadele edeceğiz. Bütün siyasi partilere ve dünyaya çağrımız var, ayağa kalksınlar, zindandaki insanlarımıza sahip çıkalım. Zindanları ve çocuklarımızı sahipsiz bırakmayacağız. 10 binlerce insanımız cezaevinde, onların karşısında saygıyla eğiliyoruz. Bugün onların vermiş olduğu direniş, mücadele ve duruş bütün dünyaya ışık oluyor.

Bütün dünya bilsin, onlar mücadele edecek, biz de onlarla birlikte mücadele edeceğiz. Adalet Bakanı ve Cumhurbaşkanı ellerini vicdanlarına koysunlar ve öyle adaleti uygulasınlar. Tedavi etsinler, infaz yakmasınlar, tek hücrede tutmasınlar. Yeter artık bu zulümler. Biz de çocuklarımız da bu zulmü kabul etmiyor ve baş eğmiyoruz. Yaşasın zindanların direnişi."

Eylem, “Bijî berxwedana zindanan” ve “Hak, hukuk ve adalet” sloganıyla son buldu.