Van'da direniş sürüyor: Sokaklarda omuz omuza mücadeleye!

Belediyelerin gasp edilmesi üzerine Van'da başlayan direniş 10. gününde. Eylemde konuşan HDP milletvekili Kemalbay, "Sokaklarda omuz omuza  olmaya, birlikte mücadele etmeye davet ediyorum. Direnerek kazanacağız, mutlaka kazanacağız” dedi.

Amed, Mardin ve Van Büyükşehir Belediyelerinin gasp edilmesi üzerine Kürdistanlılar ve demokrasi güçlerinin başlattığı direniş 10’uncu gününde  kesintisiz devam ediyor. Halkların Demokratik Partisi (HDP) İpekyolu İlçe Örgütü binası önünde yapılan oturma eylemine, HDP milletvekili Serpil Kemalbay, Murat Sarısaç, Muazzez Orhan, Şevin Coşkun, Hüseyin Kaçmaz, Abdullah Koç, Habib Eksik, Dilan Dirayet Taşdemir ve Pero Dündar, İnsan ve Özgürlük Partisi Genel Başkanı Mehmet Kamaç’ın da aralarında olduğu çok sayıda kişi katıldı.  

Oturma eylemi öncesi konuşan HDP İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay, AKP-MHP ittifakının ülkeyi iflasa sürüklediğini söyledi. Kemalbay, ülkedeki eğitim sisteminin, 5 milyonu aşan işsizliğin, her gün yaşanan kadın katliamlarının, erkek egemen devlet anlayışının, orman yangınları, Kaz dağları, Hasankeyf ve Munzur’un konuşulması gerekirken, ne yazık ki halkın iradesine baskı kuranların, halkın iradesini yok sayanların yarattığı gündemlerle karşı karşıya kaldıklarını vurguladı.

Serpil Kemalbay, “Türkiye’de çok yakın bir zamanda seçme ve seçilme pratiği yaşadık. 31 Mart seçimleri ve hukuksuz bir şekilde tekrardan yapılan 23 Haziran seçimleri AKP-MHP faşist bloğuna büyük bir ders vermiştir” dedi. 

Halkların tek adam rejimi ve tek adam anayasasına ‘evet’ demediğini belirten Kemalbay, “Bunu 31 Mart’ta, 23 Haziran’da AKP-MHP ittifakını hezimete uğratarak gösterdi. Bu sonuçları kabul etmeyen başta Tayyip Erdoğan olmak üzere iktidar bloğunun Ergenekon, ulusalcısı ve siyasal İslamcısıyla devletin tepesine çöreklenmiş olanlar, ülkenin kaderini değiştirme arzusunu, halkların kendi kendisini yönetme arzusunu yok saymaya çalışılıyor” dedi. 

Halkın iradesi ve seçme seçilme hakkının gasp edildiğinin altını çizen Kemalbay, buna karşı olduklarını kaydetti. Kemalbay, Van’a yapılan kayyum darbesinin aynı zamanda Aydın’a yapılan kayyum darbesi olduğunu vurgulayarak şunları söyledi: “Aydın’da da sokaklarda halkın seçme seçilme hakkını savunmak için yürüyemiyorsunuz. Düşünce ve ifade özgürlüğünüzü kullanamıyorsunuz. Keyfi bir şekilde bir Vali’nin verdiği kararla anayasa ve yasalara aykırı bir şekilde halkın kendini ifade etme hakkı yok sayılıyor.”

 KAYYUM DARBESİ HERKESE YAPILMIŞTIR

“Kayyum darbesi ile yine halkın milyonlarca oy verdiği milletvekillerinin de sokakta, halka seslenme, gerçekleri anlatma hakkının yok sayıldığını” kaydeden Kemalbay, bunun tankla, tüfekle, panzerle, suyla, gazla yapıldığını dile getirdi. Kayyum darbesinin herkese yapılmış bir darbe olduğunu vurgulayan Serpil Kemalbay, “Bizlerden korkuyorlar, halkın kendi kendini yönetme, kaderini belirleme hakkına ket vurmak istiyorlar. Halkı ikna edemiyorlar, halkı kendi siyasetlerine çekemiyorlar. O yüzden de bu darbeyi yapıyorlar. Bu bir sivil darbedir ve kabul edilemezdir” dedi.

Kemalbay, daha önce kayyum atanan belediyelerde yapılan yolsuzluk ve hırsızlığa dair ortaya çıkan belgelere ilişkin hiçbir yetkililerden açıklama gelmediğini de sözlerine ekledi.

“Halka HDP’li belediyelerin terörle ilgisi varmış diyorlar. Bir terör edebiyatından beslenen, savaş politikasından beslenen iktidarla karşı karşıyayız” diyen Kemalbay, AKP’nin bu iki argümanın dışında ülkeyi yönetebilme gücünün olmadığını belirtti.

‘HÜKÜMET SAVAŞLA AYAKTA KALMAYA ÇALIŞIYOR’

Türkiye’de 3 büyükşehire kayyum atanmasının arkasında yatan sebebin, 31 Mart’ta yenilen  faşist bloğun iktidarını halka dayatmak için çatışma, savaş politikalarına sığınmasından başka bir şey olmadığını söyleyen Kemalbay, şöyle konuştu: “Evrensel ilkeler etrafında bir araya gelen demokrasi güçleri, AKP-MHP faşizmini geriletebilir. Bu yüzden de bir araya gelişleri, birlikte demokrasi mücadelesi veren toplumsal kesimleri birbirinden uzaklaştırmak için önce Kürtlere saldırıyor. ‘Kürt anasını görmesin’ diye Suriye’de, Irak’ta, Güney Kürdistan’da operasyonlarına devam ederek, savaşı kızıştırarak, savaşa benzin dökerek, savaş politikalarını ayyuka çıkartarak Rusya’sından, Amerika’sına kadar savaş argümanlarını artırmak için hayatta kalmaya çalışıyor. Fakat bunların beyhude olduğunu söylemek istiyoruz. Bugün Türkiye tıkanmış durumdadır. Ekonomi ciddi anlamda kriz yaşıyor, işsizlik yolsuzluk had safhadadır.”

Kemalbay, yolsuzluk ve hırsızlık yapanlar ile halkın kaynaklarını çarçur edenlerin halkın karşısında hesap vermesi gerektiğini de kaydetti

‘BARIŞ BİR HAFTADA SAĞLANABİLİR

Halkların barışını hem Suriye’de, hem Türkiye’de hem de dünyada inşa etmek için mücadeleyi büyüterek sürdürmek istediklerini ifade eden Kemalbay, “Biliyoruz ki Türkiye’de barış mümkün. Barışın mümkün olduğuna hemen yakın bir tarihten hepimiz tanık olduk. Seçim döneminde koşarak İmralı kapılarına dayananlar, İmralı’dan siyasi iktidarlarını sürdürmek için medet umanlar orada şu cevabı aldılar. Sayın Öcalan; ‘Bir haftada barışı sağlayabiliriz. Yeter ki devlet doğru bir akılla olaya yaklaşsın. Ortak bir akılla bu sorunun üstesinden gelebiliriz’ dedi. Gerçekten de bu kadar talep varken barışı elinin tersiyle itenler, Türkiye ezilenlerine karşı büyük bir suç işliyorlar. Biz barıştan yana tutumumuzu bir kez daha ifade etmek istiyoruz ve demokrasi güçlerine bir kez daha sesleniyoruz. ‘Bu ülke despotik, otoriter rejimle yönetiliyor’ diyen kim varsa AKP-MHP faşisti bloğunun karşısında Mardin’in, Amed’in yanında durmalı, Van’ın yanında durmalılar” diye konuştu.

‘KADIN EŞBAŞKANLAR DAHA GÜÇLÜ SAHİPLENİLMELİ’

Kayyumlarla eşbaşkanlık sisteminin hedef alınması nedeniyle kadınlara ayrıca mücadele çağrısında bulunan Kemalbay, “Kadın eşbaşkanımızı çok daha  güçlü sahiplenmemiz gerekiyor. Kadın eşbaşkanımıza bu hukuksuz, mesnetsiz yönelim karşısında hem dünyada hem bölgede  hem de Türkiye’de kendisine ‘Benim kadın duyarlılığım var, kadın bakış açım var, feministim’ diyen herkesin başta Van Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Bedia Özgökçe Ertan olmak üzere tüm eşbaşkanlarımızın yanında durması ve AKP-MHP faşizminin erkek devletin karşısında yerini alması gerekiyor” dedi.

‘OMUZ OMUZA MÜCADELEYE ’

Birlikte olunduğunda ve birlikte itiraz edildiğinde nerede olunursa olunsun mutlaka kazanılacağını söyleyen Kemalbay, sözlerini şöyle bitirdi: “Demokrasi güçlerine barıştan, demokrasiden yanayım diyenleri sadece düşüncelerini ifade etmek değil, beyan etmek değil aynı zamanda burada eşbaşkanların yanında olmaya davet etmek istiyorum. Sokaklarda omuz omuza  olmaya, birlikte mücadele etmeye davet ediyorum. Direnerek kazanacağız, mutlaka kazanacağız.” 

Yapılan açıklamanın ardından HDP’liler oturma eylemine geçti. Oturma eylemi dengbejlerin seslendirdiği klamlar ve direniş şarkıları ile son buldu.