Ortak bir basın toplantısı yapan QSD, Süryani Askeri Meclisi ve Süryani Bet Nehren Kadın Savunma Güçleri, Asuri ve Süryanilerin karşı kaşıya olduğu tehlikelere dikkat çekti.

QSD Sözcüsü Kîno Gibraêl, Türk devleti ve bağlı olduğu grupların Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırılarına tepki gösterdi.

Süryani Askeri Meclisi Sözcüsü Ebjer Yaqûb, “İşgalci Türk devleti Kuzey ve Doğu Suriye’ye saldırdıktan sonra büyük felaketler yaşandı. Yüzlerce sivil hedef alındı” dedi.

Yaqûb, “Onlarcası katledildi, yüzlercesi de yaralandı. Saldırılar bölgenin altyapısına da büyük zararlar verdi. Türkiye; Rusya ve ABD ile vardığı anlaşmalara ve QSD’nin ateşkese uymasına rağmen saldırılarını sürdürmektedir” diye ekledi.

Til Temir’de yaşayan Asuri ve Süryani halkların hayatlarının tehlikede olduğunu ifade eden Yaqûb, “Türk devletinin amacı Asuri ve Süryanileri soykırımdan geçirmektir. Uluslararası toplum, Rusya ve ABD halklara dönük bu saldırılara karşı üzerlerine düşen görevi yerine getirmelidir” dedi.

Süryani Bet Nehren Kadın Savunma Güçleri Sözcüsü Nîşa Gewriyê şöyle konuştu: “Türk devleti Asuri ve Süryani kadınlara ve halka yönelik soykırım politikaları yürütüyor. Osmanlıların 1915’te gerçekleştirdiği Sefo katliamını unutmadık. Bu katliamda bir buçuk milyondan fazla Ermeni katledilmişti. Türk devleti bugün yine katliamlar gerçekleştirmek istiyor. Düşman her zaman kadını hedef almıştır. DAİŞ çeteleri Şubat 2015’te de Xabur köylerine saldırdı ve Widad Daud isimli kadını Hevrin Xelef’i katlettikleri gibi vahşi bir şekilde katletmişti. Süryani Bet Nehren Kadın Savunma Güçleri olarak Türk devletinin işgalini kırana kadar ön saflarda olmaya devam edeceğiz ve halkımıza yönelik tehlikeleri kaldıracağız.”