Qamişlolu şehit aileleri, HDP'li Amed, Mardin ve Van büyükşehir belediyelerinin gasp edilmesine tepki gösterirken, direnen halkları ve anneleri selamladı.

'BARIŞA DA SAVAŞA DA VARIZ!'

Oğlunu Özgürlük Mücadelesinde şehit veren Necah Mehmud, şunları söyledi: "Bakur'da gece-gündüz uyumadan direnen anaları, Barış Anneleri olarak selamlıyoruz. Onlar barış isteyen kahramanların analarıdır. Ve biz de Rojavalı şehit anneleri olarak, onların her zaman yanlarında olacağız. Nasıl ki onlar ayaktalar, eylemdeler; biz de aynı şekilde eylemlerde olmaya devam edeceğiz. Erdoğan’a diyoruz ki, 'senin eğer barışmaya niyetin varsa bizler de istiyoruz. Ama eğer savaşta da ısrar eder, şehit kanıyla özgürleştirdiğimiz bir karış toprağımızı almaya çalışırsan, şehit aileleri olarak her zaman savaşmaya ve savunmamızı yapmaya hazırız.' İnsan hakları ve barış yanlısı olan herkese sesleniyorum; artık bu haksızlıklara 'dur' deyin.

'ERDOĞAN KANIN TADINA DOYMUYOR!'

Barış isteyen insanlar olarak hiçbir zaman iki tarafın da kanının dökülmesinden yana olmadık ama Erdoğan dökülen bütün kanların sorumlusudur. Herkesin de artık bildiği gibi çocuklarımız Erdoğan eliyle öldürüldüler. Ciğerimiz yanıyor olmasına rağmen bizler barışta ısrar ediyoruz. Kürtler eski Kürtler değildir ve Kürtler her şeyin farkında artık. Şehitlerimizin kanıyla özgürleşen bu topraklara başka birilerinin bir adım dahi atmasına izin vermeyeceğiz. Erdoğan her zaman kan istiyor! Bir kere o kanın tadına varmış ve nereye giderse kan dökmekte. 
Bugün direnişte olan bütün analara, buradan destekçileri olduğumuzu söylüyorum. Belediye seçimlerinde halk kendi emekleriyle kazandı, yalan ve ihanetle kazanmadılar. Barış isteyen analar haklılar ve kazanacaklar. Direnişlerini selamlıyor ve iradeleri önünde saygıyla eğiliyoruz."

'BAKUR YİNE KAZANACAK'

Şehit ailelerinden Fahreddin Mıhammed, kızı Ruken’i 2017 yılında Reqa hamlesinde şehit vermiş bir baba. Mıhammed, şöyle konuştu: "Bütün Rojava ve özgürlük şehitlerini saygıyla anıyorum. Şehit aileleri olarak hem Rojava hem de Bakur'a yönelik saldırıları kınıyoruz. Rojava’daki kazanımlar sadece Kürt halkının değil, bütün bölge halklarının kazanımlarıdır. Faşist Osmanlı zihniyetinin Rojava topraklarına girmesine izin vermeyeceğiz. Şehit Mazlum Doğan’ın şiarında dediği gibi 'Direnmektir Yaşamak' diyoruz. Kimse biz Rojavalı şehit ailelerinin topraklarını bırakacağı hayaline kapılmasın. Rojava şehit kanıyla sulanmış, özgürleştirilmiştir. Toprağımıza ve emeklerimize kimsenin karışmasına izin vermeyeceğiz. 
Şu an Bakur'da belediyelerimiz gasp ediliyor. Bu belediyeler halkın iradesiyle başa gelmiştir ve bu hukuksuzluğa kimsenin boyun eğmemesi gerekmektedir. Bütün Türkiye halkları birlik olup bu haksızlığa 'dur' desin. Seçimlerde nasıl kazandıysak yine kazanacağız ve bizler Rojava halkı olarak, direnişlerinin yanında olduğumuzu bir kez daha belirtiyoruz.”
Erdoğan ve çetelerin saldırılarının ardından köyünden çıkmak zorunda olan Şehbalı Türkmen bir şehit annesi ise şunları dile getirdi: “Bakur halkını ve onların direnişlerini selamlıyorum. Erdoğan 60-70 yaşındaki annelere saldırıyor. Bizlerin topraklarını elinden aldı, Efrîn’e girdi, şimdi de yine Kuzey ve Doğu Suriye’ye girme tehditleri ediyor. Bizler şehit anneleriyiz, binlerce şehidimiz var. Erdoğan bizimle uğraşmaktan vazgeçsin artık."

‘ASIL BİZ ONU TOPRAĞA GÖMECEĞİZ!'

Kongreya-Star Üyesi Hemrin de şöyle dedi: “Erdoğan hükümeti DAİŞ maskesi altında bizlere karşı savaşırken, halklar olarak DAİŞ terörünü yendik. Erdoğan hiçbir zaman Rojava’daki kazanımların kaybedeceğini düşünmesin. Buradaki kazanımlar kıymetlilerimiz olan gençlerimizin kanıyla ve emeğiyle kazanılmıştır. Hiçbir güç bu kazanımlarımızı yok edemez. O bizi toprak altına gömeceğini söylüyor, asıl bizler onu toprağın altına gömeceğiz. 

'HALKIMIZ KAZANIMLARINDAN ASLA VAZGEÇMEZ'

Erdoğan’ın zulmüne uğrayan, direnen ve bu saldırılara maruz kalan bütün kadınlara sizlerin destekçisiyiz, diyoruz. Oluşturulmuş olan sınırların, utanç duvarlarının bizleri ayırdığını sanmasınlar. Sınırlar ve duvarlar hiçbir zaman halklar arasındaki kazanımların önünde engel olmayacaktır. Bunlar kazanımlarımız ve birliğimiz önünde asla engel olmayacaktır. Çünkü bizler şehitlerimizin izindeyiz. Bugün o kadar belediyelerimize kayyum atamakta, siyasetçilerimiz ve gazetecilerimizi tutuklamaktadır.  Erdoğan her türlü şeyi yaptı, artık elinde yapacak bir şey kalmadı. Halkımız bunca zamandan sonra elde ettiği kazanımlardan asla vazgeçmeyecektir."

'YALNIZ OLDUKLARINI DÜŞÜNMESİNLER'

Kongreya-Star üyesi Sacide Ahmed de şunları kaydetti: "Erdoğan ve Türk devletinin saldırı ve tehditlerini kınıyorum. Kanımızın son damlasına kadar Bakurê Kurdistan'da direnen bütün halkların ve kadınların yanında olduğumuzu belirtiyorum. Orada direnen annelerimiz asla yalnız olduklarını düşünmesinler. Erdoğan unutmasın ki Kürtler artık eski Kürtler değil. Bizler şehitlerimizin emekleri ve Önder Apo’nun fikir ve felsefesi ışığında kazandık ve kazanacağız."

ÇOCUKLAR DA FARKINDA

Rojava topraklarında, savaş ve çete saldırılarıyla beraber çocuklar da çabuk büyür. Adının Barin Osman Eli olduğunu ve kuzeninin şehit olduğunu belirten 12 yaşında bir kız çocuğu, şöyle dedi: “Kobanêliyim, topraklarımızı koruyan ve savunan herkese teşekkür ediyorum. Onların bıraktığı yerleri bizler koruyacağız. Erdoğan’ı topraklarımızda istemiyoruz, bizler şehitlerimizi temsil edeceğiz. Bakur'da direnen bütün çocukları ve direnişlerini selamlıyoruz."