TJK-E yaptığı yazılı açıklamada, “19 Temmuz 2012 tarihinde Rojava’da başlatılan devrimin yıl dönümünü kutlamaktayız. Kadınlar öncülüğünde gelişen ve halkların büyük direnişiyle yeni bir yaşamın mümkün olduğunu ortaya koyan Rojava devrimi 21. yüzyıla şimdiden damgasını vurmuştur” dedi.

Açıklamada, “Rojava ve Kuzey-Doğu Suriye’de açığa çıkan gelişmeler demokratik toplum, demokratik ulus perspektifi etrafında demokratik, kadın özgürlükçü ve ekolojik bir sistemi inşa çalışmalarıdır. Bu anlamda faşist, tekçi zihniyeti aşarak tüm halkları ve inançları eşit gören, her kese eşit temsiliyet hakkı tanıyan Rojava devrimi tüm dünya için yeni bir umut olmuştur” ifadeleri kullanıldı.

“Rojava devrimi bir kadın devrimidir” diyen TJK-E, şöyle devam etti:

“Kadının damgasını, rengini taşıyan Rojava devrimi hem örgütlü halk topluluklarının hem de kadının örgütlü gücü ile etkisini bütün Ortadoğu ve dünya halklarına yansıtmıştır. Beş bin yıldır eve kapatılmış ve sadece itaat etmesi öğretilen kadın yerine, irade kazanmış, siyaset yapan, politika geliştiren, güvenliği sağlayan, yaşamın her anında ve her yerinde özgürlük kavgası veren bir kadın gerçeği yaratılmıştır. Bu muazzam gelişmenin önünü artık hiçbir rejim, sistem veya kişi alamaz. Kürdistan kadın direnişinin önünü kimse artık alamaz. Bugün Kürt kadınlarına saldırının altında bu gerçek yatmaktadır. Kadının örgütlü gücünden ve mücadelesinden korkan faşizm ilk önce kadını hedef almaktadır. Ancak bu saldırılara karşı nerede olursa olsun Kürt kadınlarının tek cevabı mücadeleyi büyütmek ve faşizmi yerle bir etmek olacaktır.

Aynı zamanda faşist TC devletinin Rojava'ya dönük saldırıları devam etmektedir. Rojava’da gelişen devrim sürecini kendi varlığı için tehdit sayan bu faşist rejim en aşağılık ve çirkin şekilde sınır tanımadan saldırılarını sürdürmektedir. Bu anlamda da işgal saldırılarına karşı başta biz kadınlar olmak üzere toplumun her kesiminin Rojava devrimini koruma, işgalin önüne geçme görevi vardır. Bu görev ekmek, su kadar değerlidir. Unutulmamalıdır ki; Rojava devrimini savunmak özgür, eşit ve onurlu yaşamın savunmaktır.

Bu anlamda TJK-E olarak 18-19 Temmuz tarihlerinde Women Defend (Kadınlar Rojava’yı Savunuyor), Internationalist Commune (Enternasyonalist Komün), Make Rojava Green Again ve RiseUp4Rojava (Rojava için Ayağa Kalk)'nın sömürgeciliğe, faşizme, ataerki ve kadın kırımına, ekolojik yıkıma ve dünyanın her yerindeki bütün baskı biçimlerine karşı gerçekleştireceği küresel eylemliliklere katılmaya çağırıyoruz.”