Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi, ABD arabuluculuğuyla Türkiye ile varılan ateşkes anlaşmasına ilişkin yazılı açıklama yaptı.

Yapılan yazılı açıklama şöyle:

“ABD arabuluculuğuyla Türk devleti ve Demokratik Suriye Güçleri (QSD) arasında varılan ateşkes anlaşmasının üzerinden geçen 3 gün boyunca Türk devletinin saldırıları durmadı. İşgalci Türk devletinin bu dönemdeki saldırılarında 25 QSD savaşçısı şehit oldu, 17 savaşçı da yaralandı. Ayrıca Serêkaniyê’de sivillere dönük barbarca katliamlar gerçekleştirildi. Ateşkes döneminde Türk devletince yapılan bombardımanda 17 sivil şehit oldu. Yine onlarca sivilin cenazesinin halen enkaz altında olduğu ortaya çıktı. Ayrıca beyaz fosfor gibi yasaklı silahların kullanılması nedeniyle bölgede çok sayıda yanık vakası yaşanmaktadır.

İşgalci Türk devleti, ateşkesi ihlal etmekte ve işgal alanlarını genişletmeyi amaçlamaktadır. Türk ordusunun geçtiği alanlarda ise, sivillere dönük infaz, kaçırma, şantaj ve talan gibi insanlık suçları yaşanmaktadır.

Efrîn’deki uygulamaların tekrarlanmak istendiği açıktır. Tüm bunlar ateşkesin sorumlusu ve garantörü olan ABD’nin gözleri önünde yaşanmaktadır.

Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi olarak, ABD Başkanı Donald Trump’ın açıklamalarını şaşkınlıkla karşılıyoruz. Trump, ateşkesin başarılı bir şekilde ilerlediği ve Türkiye’nin maddelerini yerine getirdiğini söylüyor. Ancak Türk devletinin ateşkesi ihlal ettiği açık ve nettir.

Trump’ın Kürtlerin yeni bölgelere yerleştirildiği yönündeki açıklamaları, Türk devletinin amaçladığı etnik soykırımın önünü açıyor. Serêkaniyê ve Girê Spî’den göç etmek zorunda kalan halklar, uluslararası yetkililerin gözetimi altında evlerine geri dönmelidir. Ve bu bölgeler uluslararası gözlemcilerin koruması altına alınmalıdır. Aksi halde Türk devleti bölge halklarını katliamdan geçirecektir. ABD, üstlendiği sorumluluğu yerine getirmek zorundadır.

Uluslararası güçlere, işgal ettiği alanlardaki askeri güçlerini geri çekmesi için Türkiye’ye baskı uygulaması çağrısı yapıyoruz. Ayrıca uluslararası güçlere bölgeye gelerek halkları her türlü insanlık dışı muamelelerden koruma çağrısı yapıyoruz. Çünkü halklara yasaklı silahlarla saldıran devlet, asla bölge halklarını koruyamayacaktır.

Son olarak, yasaklı silah kullanımı ve sivil infazlarının araştırılması için acil olarak bir uluslararası komitenin kurulması çağrısı yapıyoruz.”