'Türk işgaline karşı örgütlü gücümüzle başaracağız'

Türk devletinin işgalci saldırılarında insanlık suçları işlediğine dikkat çeken Serêkaniyê Kongra Star Sözcüsü Selva Ehmed, en çok da kadınların hedef alındığını belirtti. Ehmed, "Örgütlü gücümüzü, direnişimizi büyüterek kazanacağız" dedi.

Kongra Star Serêkaniyê Sözcüsü Selva Ehmed, Türk devletinin işgalci saldırıları yüzünden topraklarını terk etmek zorunda kaldıklarını, halkın katliamlara uğradığını ve en çok da kadınların hedef alındığını söyledi.

'TOPLUMSAL HUZUR OLUŞMUŞTU'

Ehmed, şunları söyledi:
"Serêkaniyê'de Kürt, Arap, Süryani ve Asuri gibi halk bileşenleri olarak toplumsal huzur oluşturulmuştu. Demokratik bir biçimde çalışmalarımızı sürdürüyorduk. Halkların kardeşliğiyle beraber büyük çalışma ve emekler sonucu demokratik ulus oluşumuna doğru gidiliyordu. Tüm sivil toplum kurum kuruluşlarında herkes kendi rengiyle ve kimliğiyle birlikte çalışıyordu. Türkiye’nin işgal saldırılarıyla beraber Serêkaniyê halkı, topraklarını bırakmak zorunda kaldı ve göç etti.

'DEMOGRAFİYİ DEĞİŞTİRMEK İSTİYOR'

“İşgalci Türk devleti bölgenin demografyasını değiştirmek istiyor”
"Serêkaniyê, 9 Ekim öncesinde de sürekli işgalci Türk devletinin teditlerine maruz kalıyordu" diyen Ehmed, şöyle devam etti:
"Bu tehditler sonucu Türk devleti 9 Ekim günü topraklarımıza hem karadan hem de havadan toplarla, uçaklarla saldırdı. Daha önce de Arteşa Azad adıyla oluşan çeteler saldırdı. Bugün de işgalci Türk devleti saldırı yapmaktadır. Burada yapılan saldırı, özgür yaşam alanlarına yapılan bir gasptır. İşgalci Türk devleti bölgenin demografyasını değiştirmek istiyor. Ancak biz, halk bileşenleri olarak işgalci Türk devletinin demografyayı değiştirme temelindeki saldırılarını asla kabul etmiyoruz.
Erdoğan’ın amacı halkı katledip soykırıma uğratmaktır. Erdoğan bölgedeki Kürt, Arap, Süryani, Asuri gibi halkları kırımdan geçirmek istiyor. Til Temir’e dönük saldırılar da bu çerçevededir.  Ancak bu soykırım politikası Erdoğan’a dönecektir. Burada amaçlanan, eski Osmanlı’yı canlandırmaktır. Milli ittifak sistemini geri getirmek istemektedir. Dört parça Kürdistan’da demografya değişiklikleri yapmayı amaçlamaktadır. Ancak halk olarak asla bu politikayı kabul etmeyeceğiz ve kanımızın son damlasına kadar da direneceğiz."

'ULUSLARARASI GÜÇLER SEYİRCİ OLDU'

"Serêkaniyê küçük bir şehirdir ve NATO üyesi devlet saldırmaktadır" diyen Ehmed, şöyle konuştu: "Bu saldırılara hiçbir uluslararası güç karşı durmamıştır. Ancak halkımızın iradesi karşı durmakta ve işgale karşı savaşmaktadır. İnsan haklarından söz edilmektedir. Ancak şu ana kadar halkımıza dönük yapılan katliamlara karşı insan hakları konusunda genel kamuoyunda yeteri kadar destek verilmemiştir. Sivil halkımız katlediliyor. Kimyasal kullanılıyor. Çocuklarımız başta olmak üzere halkımız kimyasallarla katliama uğratılıyor. Uluslararası güçler bu duruma sessiz kalıyorlar. Serêkaniyê halkı olarak insanlığa dair olan hakkımızı istiyoruz."

'KADININ ÖZGÜR YAŞAMI HEDEFTE'

Ehmed, Türk devleti saldırılarının aynı zamanda kadının özgür yaşamına dönük olduğuna vurgu yaparak, "Kürt kadın siyasetçi Hevrin Xelef özgür kadının bugünkü ve gelecekteki temsiliyetidir. Hevrin Xelef’in katledilişi kadın özgürlük mücadelesine yapılan bir saldırıdır. Yine halkımıza sağlık hizmeti sunan Heyva Sor bünyesinde çalışan arkadaşlarımıza yapılan vahşice saldırı da bu duruma bir örnektir. Bu vahşi saldırıların çekimi işgalci Türk devleti çeteleri tarafından yapılmıştır. Barbarlıklarını vahşice sergilemektedirler. Bunlar bilinçli ve kadın özgürlük mücadelesine yapılan saldırılardır" diye belirtti.

'ÖRGÜTLÜ GÜCÜMÜZLE BAŞARACAĞIZ'

Kongra Star Serêkaniyê Sözcüsü Selva Ehmed, son olarak da şunları ifade etti:
"Şu anda savaş alanlarında kadınların ve halkının özgürlüğü için savaşan güçlerden biri de YPJ’dir. YPJ, bu halkın evlatları olan genç kadınlardan oluşmaktadır. YPJ üyesi Çiçek Kobanê de bu halkın bir evladıdır. Hevrin Xelef’e ve sağlık çalışanlarına yapılan saldırıyla YPJ’li Çiçek Kobanê’ye yapılan saldırı aynı amacı taşımaktadır. Bunların hepsi planlıdır. Bu saldırılar ve katliamlar karşısında eylemselliklerle kendimizi daha da örgütlü kılarak bu işgali sonlandıracağız. Nasıl ki Arinler ve Avestalar gibi birçok genç kadın fedailikle saldırıları boşa çıkarmışsa, biz de örgütlülüğümüzü güçlendirip başarıya ulaşacağız."