Avrupa’da kuraklıklar: Daha sık meydana gelecek

Küresel ısınmanın en bariz sonuçlarından olan kuraklıklar Avrupa kıtasında yapılan ölçümlerle daha net görülürken, Fransa ve Almanya örneklerinde olduğu gibi su kaynaklarındaki azalmanın tarım başta olmak üzere birçok alanı olumsuz etkilemesi bekleniyor.

2018 ve 2019 yazlarında Fransa’dan Polonya’ya, İtalya’dan Almanya’ya kadar birçok ülkeyi etkisi altına alan sıcaklıklar, ciddi kuraklıklara neden olmuşlardı. Yaşanan kuraklık birçok nehirde su debisinin aşırı biçimde düşmesine yol açmıştı. 

Örneğin şarap üretiminin yoğun olduğu Fransa’da çoğu yerlerde üzüm bağlarının yandığı, hayvanlar için kullanılan otlaklarda otların yok olduğu hatırlarda. Almanya’da ise birçok nehirdeki taşımacılık özellikle 2019 yazında olumsuz etkilenmişti.

SON 250 YILIN EN KURAK YILLARI

Scientific Reports adlı dergide geçtiğimiz haftalarda yayınlanan bir araştırmada, 2018-2019 yaz aylarında son 250 yıldan bu yana yaşanan en ağır kuraklıkların görüldüğüne vurgu yapılmıştı. 1766 yılına kadarki eski verilerin incelendiği araştırmaya göre, 2003 yılında on binlerce kişinin yaşamına mal olan Avrupa’daki kuraklıklar daha çok ‘istisnai’ olarak sınıflandırılıyor.

2018-2019 yaz aylarındaki kuraklıkların etkileri nedeniyle 1766’dan bu yana yaşanan en ağır kuraklıklar olduğu savunulan araştırmada, 1949-1950 yıllarındaki kuraklıklar ise ikinci sırada gösterilmişti.

DAHA SIK TEKRARLANMA İHTİMALİ KAT KAT FAZLA

Son araştırmada en dikkat çekilen nokta ise, küresel ısınma nedeniyle bu tür kuraklıkların artık daha sık görülecek olması. Buna göre, eğer küresel ısınmanın artışına neden olan sera etkili gazların salınımında ciddi adımlar atılmaz ise 2050’den sonra bu tür kuraklıkların yaşanma riski 7 kat daha fazla.

40 MİLYON HEKTAR TARIMSAL ALAN ETKİLENECEK

Araştırmada yer alan uzmanlardan Rohini Kumar’ın verdiği bilgilere göre, sadece Orta Avrupa ülkelerinde kuraklıklardan etkilenecek tarımsal alanlar yüzyılın ikinci yarısından itibaren iki katına çıkacak. Bu da toplamda 40 milyon hektar ya da bir diğer hesaplamayla Almanya ve Hollanda topraklarının toplamına eşit bir alan demek.

CO2 SALINIMLARI AZALIRSA RİSK AZALACAK

Genel olarak sıcaklıkların güney ülkelerine oranla daha az olduğu Avrupa’da dahi sıklaşacak kuraklıklar, küresel ısınmanın doğal sonucu olarak görülüyor. Tarihte sadece birkaç on yılda bir veya yüzyılda birkaç kez görülen kuraklıklar, 19’uncu yüzyılda başlayan sanayileşmenin sonucu olan sera etkili gaz salınımlarıyla birlikte artan sıcaklıklarla doğrudan bağlantılı.

Ancak yine Scientific Reports’taki araştırmaya göre, küresel ısınmaya neden olan gazların başında gelen karbondioksit (CO2) salınımlarının azaltılması halinde kuraklık riski de en az iki kat daha az olacak.

Ancak sıcaklıklar ve yağış miktarlarındaki düşüş sadece 2018-2019 ile sınırlı değil. Fransız meteoroloji kuruluşu France Météo verilerine göre, ülke genelinde temmuz ayındaki yağış miktarları 1959 yılından bu yana ilk kez bu denli düşük kaldı. Buna göre, 1-20 Temmuz 2020 tarihleri arasında metrekareye düşen yağış miktarı 10,2 milimetre ile 1959 düzeyinin de gerisinde kaldı. 1959’un aynı döneminde 11,0 milimetre olan yağış ortalaması, bu yüzyılın en kurak yıllarından biri olarak kabul edilen 2019’un aynı döneminde dahi 14,1 milimetre olarak gerçekleşmişti.

Özellikle bahar aylarındaki yağışların daha düşük kalması nedeniyle son yıllarda akarsu debilerindeki düşüş dikkat çekici boyutlarda. Fransa’daki toplam 3 bin 200 irili ufaklı akarsu üzerinde yapılan çalışmalara göre, son yıllarda yaz aylarında birçok akarsuda kuruma söz konusu. Her yıl Mayıs ve Eylül aylarında yapılan gözlemlerin sonuncusunun yapıldığı Temmuz ayı sonunda akarsu yataklarının yüzde 17’sinde su kalmamıştı. Birçoğu küçük dere olan bu akarsuların toplama oranı 2019’un aynı döneminde yüzde 31 ile bin civarındaydı. Geçtiğimiz yıl akarsuların yüzde 6’sında ise akış dururken, sadece parça parça su birikintilerinin kaldığı gözlemlenmişti. 2019’daki bu durum 2012’deki ilk gözlemlerden bu yana bir ilk idi.

PEŞPEŞE OLMASININ ETKİLERİ AĞIR OLUYOR

Avrupa kıtasında yüz binlerce kilometrekarelik tarımsal alanı etkileyen kuraklıklarda en önemli sorun ise, birden fazla yıl peş peşe yaşanmaları ihtimali. Sadece bir yıl yaşanan bir kuraklığın birden fazla yıl ve artarda yaşanacak kuraklıkların neden olacağı su kıtlığına oranla vereceği zararın daha az olacağı biliniyor.

Almanya’da bu yılın ilkbaharında yapılan ölçümler, ülke topraklarının önemli bir kısmında son 7 yıldır peş peşe kuraklıklar görülüyor. 2018’de ülkenin yüzde 90’ında toprağın yerin 1,5 metre derinliğine kadar tamamen kuruduğu tespit edilmişti. Böylesi bir duruma en son 1976 yazında rastlanmıştı.

Alman iklim uzmanı Dr. Andreas Marx’a göre, bazı yerlerdeki kuraklıklar nedeniyle toprağın kaybettiği suyu geri kazanması için haftalarca ve hatta aylarca normalin üzerinde yağış yağması gerekiyor.

SU KESİNTİLERİ VE KULLANIM KISITLAMALARI ARTACAK

Yağışların azalması ve toprağın susuz kalmasıyla birlikte önümüzdeki on yıllarda yaşanacak su kıtlıkları beraberinde birçok kısıtlamayı da getirebilir. Fransa’da Temmuz 2018’de 101 vilayetin 41’inde getirilen kısıtlamalar, 2019’da 84 vilayette, bu yılın aynı ayında 67 vilayette uygulanmıştı. Kısıtlamalar kapsamında özel havuzların doldurulması veya taşıtların yıkanması yasaklanırken, bahçe veya bostanların sulanması da sadece akşam saatlerinde mümkün olabiliyordu.

Halen başta Fransa olmak üzere birçok ülkede yaz aylarıyla birlikte kısmi olarak getirilen su kullanım kısıtlamaları daha da yaygınlaşabilir.