Mezopotamya Su Forumu için start verildi

Ortadoğu’daki su krizine çözüm için alternatif bir proje olan Mezopotamya Su Forumu, gelecek yılın Mart ayında Süleymaniye’de toplanıyor.

Mezopotamya Ekoloji Hareketi’nden Ercan Ayboğa, ilk Mezopotamya Su Forumu’nun 29 ve 31 Mart tarihleri arasında Güney Kürdistan’ın Süleymaniye kentinde toplanacağını duyurdu.

Ayboğa, “Sularımıza hakkaniyetli, doğa ile gerçek bir uyum içinde ve barışa hizmet temelinde yaklaşmayı temel aldığımız bu çalışma geniş bir sivil toplum ittifakı tarafından yürütülmektedir” dedi.

Mezopotamya Su Forumu, kendisini su konusunda alternatif bir sivil toplum forumu olarak tanımlıyor.

Forum, Mezopotamya bölgesinde suyun yönetilmesi hakkındaki tartışmada marjinalleştirilen ve dışlanan kişilerin seslerini duyurmalarına imkan veren bir açık olmayı vaat ediyor.

Foruma, “Irak, İran, Türkiye ve Suriye devletleri sınırları içinde kalan bütün Mezopotamya bölgesinden sivil toplum aktörleri” katılacak.

Sosyal forum modeline dayanan Mezopotamya Su Forumu, küresel dünya sosyal forumu sürecinin bir parçası olarak öne çıktı. Forum fikri, Nisan 2017’de Süleymaniye’de, “Dicle’yi Kurtaralım Kampanyası”na ait müşterek bir toplantı esnasında ortaya çıktı.

Mezopotamya Ekoloji Hareketi’nin forum için yaptığı çağrıda Mezopotamya’nın karşı karşıya olduğu suyla ilgili tehlikeler üç temel başlık halinde şöyle sıralandı:

-Yerel ve bölgesel düzeylerde demokratik karar alma süreçlerinin ve su paylaşma yönetiminin bulunmaması; su varlıkların ve su yapılarının özelleştirilmesi ve bunun sonucunda suya erişim hakkının engellenmesi.

-Dicle ve Fırat nehirleri ve kolları üzerinde büyük barajlar ve başka su yapıların inşa edilmesi, ne insanların haklarını ne de uluslararası standartları dikkate almayıp Dicle-Fırat havzasındaki kültür ve doğa mirasa tehdit oluşturması. Su yapıların bölgesel çatışmalarda bir silah ve siyasal hegemonya elde etmek için bir araç olarak kullanılması bu durumu daha da kötüleştirmesi.

-Suların kirletilmesi, su varlıkların sürdürülemez bir şekilde yönetilmesi ve küresel iklim değişikliği dahil akarsular eko-sistemlerinin tahribatı.

Bu tehlike ve zorluklarla mücadele amaçlı hedefler ise şöyle belirlendi:

-Su varlıkların adalet, verimlilik, katılımcı karar alma, sürdürülebilirlik ve hesap-verebilirlik ilkelerine uygun şekilde paylaşılması ve kullanılması.

-Akarsuların, Mezopotamya’daki bütün halklar ve topluluklar arası sürdürülebilir barışın aracı olması.

-Akarsular ve ekosistemlerinin, biyolojik çeşitliliklerinin ve kültür ve doğa mirasımızın sürdürülebilir bir şekilde yönetilmesinin desteklenmesi.