Yazılı bir açıklama yapan Efrîn ile Dayanışma Platformu, farklı kurum ve düşüncelerden Kürdistan’ın dört parçasından Kürt, Türk, Asuri-Süryani, Ermeni, Êzidî, Alevi, Hıristiyan, Müslüman, kadın ve gençlik örgütlerinden 93 kurumdan oluşan platformun 8 Eylül’de Dinslaken Kültür Festivali’ni gerçekleştirileceğini kaydetti.

Festivalin ana sloganının, “Efrîn ile dayanışma, özgürlük ve eşitlik için Sayın Öcalan’a özgürlük” olduğu da dile gelen açıklamada şunlar belirtildi:

“Efrîn ile Dayanışma Platformu’nu, Türk devletinin Efrîn’de sivil halka karşı savaş başlattığı Ocak 2018 tarihinden itibaren oluşturmaya başladık. Almanya’da bulunan siyasi, kültürel, kadın, inanç grupları ve örgütleri olarak bu platform öncülüğünde savaşın durdurulması için çok sayıda etkinlik düzenledik. Temel amacımız sorunların diyalog ve barışçıl yollarla çözülmesiydi. Efrîn savaşında Türk devleti tüm dünyanın gözü önünde uluslararası hukuku açık açık ihlal etti.

Efrîn işgalinin gerçekleştirildiği Mart 2018 tarihinden itibaren Türk devleti sivillere karşı her türlü şiddet yöntemini uygulayarak, Cenevre konvansiyonunu da ayaklar altına almıştır. Efrîn’e yerleştirdiği DAİŞ ve benzeri çete gruplarıyla başta kadın olmak üzere Kürtlere, Alevilere ve Êzidîlere karşı zulüm uygulamaya devam emektedir.

Efrîn Platformu’nda yer alan biz Kürt, Asuri-Süryani, Türkmen, Türk, Ermeni, Êzidî, Alevi ve Hristiyanlar olarak Türk devletinin çoğulcu ortak yaşamı yok etmesine dur demek için Almanya ve Avrupa kamuoyunun desteğini güçlendirmek istiyoruz. En önemlisi de ilk defa dört parçadaki farklı dünya görüşünden Kürdistanlı kurumlarla birlikte bir festival organize ediyoruz.

Biz halklar ve inançların barışçıl ve adil bir şekilde birlikte yaşayabileceklerine inanıyoruz. Bu nedenle bu yıl ki Kültür Festivalinde Efrîn Platformu bileşen güçleri olarak kendi renklerimizle, farlılıkların birlikteliğini göstermek ve savaşa, şiddete karşı Almanya kamuoyuna tanıtmak istiyoruz. Çünkü biz farlılıkların birlikteliğinin savaşa karşı, barışın alternatifi olduğuna inanıyoruz. Almanya’daki kamuoyunun desteğiyle de bu savaşın son bulmasını istiyoruz.

Platform olarak bu festivalin hazırlıkları için ilgili kurumların tüm teknik ve bürokratik talepleri yerine getirilmiştir. Ancak buna rağmen her gün farklı gerekçeler öne sürülerek festivalin yapılması engellenmek istenmektedir. Oysa yasalar çerçevesinde yapılması gereken her şey yapılmıştır. Festival hazırlık komitemizin dün belediye yetkilileri ile yaptığı görüşmedeki yaklaşımları ve diyaloga kapalı oluşları kaygılarımızı artırmıştır. Bu yaklaşımlar diktatör Erdoğan’ın Kürdistan’daki sürdürdüğü, fiziki ve kültürel soykırım politikalarına destek olmak anlamına gelmektedir. Bu tarz yaklaşımın teknik değil siyasi bir yaklaşım olduğunu biliyoruz.

Oysa DAİŞ zihniyetine karşı mücadele eden Kürdistan halklarının düzenleyeceği festivale kolaylık sağlayarak demokrasi ve barışın gelişmesine katkı sağlanmalıdır. Çıkan sorunların çözümünde NRW Parlamentosu’ndaki farklı partilerdeki milletvekillerin ve şahsiyetlerin desteği kolaylaştırıcı olmuştur. Bu desteğin ve karşılıklı diyalogun festivalin sonuna kadar sürdürülmesi diktatör Erdoğan’ın politikalarını boşa çıkaracaktır.”

Başta Almanya Kamuoyuna ve demokratlara çağrımız Efrîn’le Dayanışma Kürt Kültür festivaline katılarak güç vermelerdir. Tüm Kürdistanlılardan Kültürel soykırımlara karşı kendi ulusal renkleri ile festivale büyük bir coşku ile katılarak kültürünü sahiplenmelidir.