Almanya Federal Parlamentosu milletvekilleri, Türk ordusunun Efrîn’e yönelik işgal harekatında Alman yapımı Leopard-II tanklarının kullanılmasına tepki gösterdi. Yeni Özgür Politika gazetesine yapılan açıklamalarda vekiller Alman hükümetine açık mesaj verdi: “Efrîn savaşına karşı net tavır al, Kürtlere karşı yürütülen savaşa ortak olma, Türkiye ile silah anlaşmasını ve ticaretini hemen durdur.”

Sol Parti Parlamento Grup Başkanvekili ve Dışişlerinden Sorumlu Milletvekili Sevim Dağdelen, Almanya’nın Türk devletinin Kürtlere açtığı savaştaki pozisyonu ile ilgili şunları söyledi: “Alman hükümeti insansız hava uçakları ve Tornado’lardan aldığı bilgileri paylaşarak, Erdoğan’ın Suriye’de tansiyonunun yükselmesi ve daha fazla kan akıtılması suçuna ortak oluyor. Silah şirketi Rheinmetall aracılığıyla Leopard-II panzerlerini modernize etme planı da olmak üzere Türkiye ile yapılan silah anlaşmaları hemen durdurmalı.” 

Sol Parti İçişleri Politikaları Sözcüsü Ulla Jelpke de Türkiye’nin Efrîn işgal harekatında Lepord II tankları ve Alman silahlarının kullanıldığına işaret ederek, “Bu da Alman hükümetinin politikasının ne kadar ikiyüzlü olduğunu gösteriyor” dedi. Jelpke “Alman hükümeti Türkiye’nin uluslararası hukuku çiğneyerek Efrîn’e yaptığı saldırıya karşı, Türkiye’nin sözde güvenlik ihtiyacı hakkında saçmalamak yerine net tutum almalıdır” mesajı verdi. 

Efrîn’deki sivil kayıplara işaret eden Jelpke, “Alman panzerinin kullanılması, Alman hükümetinin bu saldırıda payını gösteriyor. Alman hükümeti Erdoğan rejiminin uluslararası hukuka aykırı saldırısının karşısında durmalı ve silah satışını sonlandırmalı. Bir başka sinyal ise YPG/YPJ sembol yasağının Almanya’da kaldırılmasıyla olur. Yoksa Alman hükümeti saldırının yanında olur” ifadelerini kullandı. 

ERDOĞAN’IN KOLU OLMAKTAN VAZGEÇ

Sol Parti Milletvekili Martina Renner, “Türk Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rojava’da cihatçı terör ile Rusya’nın desteklediği Esad rejiminin terörü karşısında duran demokratik yapıları yıkmak istiyor. Alman hükümeti Türkiye ile tüm silah pazarlığını durdurmalı. Ayrıca Erdoğan rejimin uzun kolu olup, Kürt örgütlerini hedef almaktan vazgeçmeli. Umarım Alman hükümeti diğer NATO devletlerinin de ateşkes ilanı için taraftar olur ve yardım örgütlerinin güvenli bir şekilde faaliyetlerini sürdürebilmesi için uğraşır. Sonuçta Kürt savaşçıları DAİŞ’in ilerlemesine engel oldu ve Suriye’nin bazı bölgelerinde insan haklarını korudu.” 

BATI KÜRTLERE İHANET EDİYOR

Sol Parti Milletvekili Helin Evrim Sommer, “Siviller ölüyor ve Batı sadece seyrediyor, daha kötüsü Ortadoğu’da teröre karşı yürütülen savaşta birlikte savaştığı Kürtlere ihanet ediyor” diyerek tepkisini gösterdi. Leopard II panzerlerinin modernizasyonu onaylanırsa, Türkiye’nin Kürtlere karşı yürüttüğü savaşının aktif olarak desteklemiş olacağı uyarısı yapan Sommer, Almanya’nın Türk devletinin işlediği suça ortak olma tehlikesi olduğunun altını çizdi. “Alman panzerleri ile insanlar öldürülüyor” diyen Sommer, “Alman hükümeti, Türkiye’ye yaptığı bütün silah ihracatlarını derhal durdurmalı ve  Erdoğan Suriye’de ve kendi ülkesinde Kürtlere karşı savaş yürüttüğü sürece Türkiye ile her türlü silah anlaşmasını iptal etmelidir” çağrısında bulundu. 

BM Güvenlik Konseyi’nin Efrîn gündemiyle toplanmasının yerinde olduğunu ifade eden Sommer, “Ancak beklenti içine girmemek lazım. Kürtler sonuç olarak yine kendi özgüçlerine dayanmak ve kendi başlarının çaresine bakmak zorundalar” dedi. 

ULUSLARA ARASI HUKUK İHLALİ

Sol Parti Milletvekili Andrej Hunko ise şu açıklamayı yaptı: “Türk devletini Suriyeli-Kürt şehri Efrîn’e yaptığı istila ağır bir uluslararası hukuk ihlalidir, net olarak kınanmalı ve bir an önce durdurulmalıdır. Geçici hükümet koltuklarında oturanların, ‘çay partisi’ sembolik zirvesi, Erdoğan rejimi ile tekrardan ahbap Çavuşluğa dönmeleri hiçbir şekilde kabul edilemez. Alman hükümetinin Efrîn saldırısını açık olarak kınaması ve bir an önce panzerlerini geri çekmelerini talep ediyorum. BM ve AB de suç işleyen Türkiye’nin saldırısını açık olarak kınamalıdır. Sol Parti olarak Avrupa Parlamentosu’nda da konuyu gündemleştirecek ve kınayacağız.”

KAYNAK: YENİ ÖZGÜR POLİTİKA