Halep’in batısında Türkiye ve İran’a karşı halk silahlandı
Türkiye işgal ettiği ve karakol kurduğu bölgelerden Efrîn ve Şehba’ya yönelik işgal ve saldırı planlarının hazırlıklarına başladı.
Türkiye işgal ettiği ve karakol kurduğu bölgelerden Efrîn ve Şehba’ya yönelik işgal ve saldırı planlarının hazırlıklarına başladı.
Türkiye, Rusya ve İran’ın geçen sene kurduğu üçlü garantörlük, ABD ve Rusya anlaşması ile yaşanan sarsılmayı daha da açığa çıkarırken, Halep çevresinden yeni bilgiler geliyor. Bunun yanı sıra Türkiye’nin saldırtması sonucu Halep’in batısında yer alan bazı köylerin sakinleri ile Nusra yani HTŞ çeteleri arasında üç günden beri çatışmaların yaşandığı belirtiliyor.
KÖYLÜLERE: İŞGALCİLERE İZİN VERMEYECEĞİZ
Rusya, Türkiye, İran ve Suriye Baas rejiminin anlaşması sonucu, Türk askerlerinin HTŞ (Cephet El Nusra) ile anlaşarak İdlib ve ardından Halep’in kuzeyinde yer alan Cebel Şeyh Berekat, Samaan Kalesi, Darit İza, batıda İdlib’e bağlı Atme ve Selwa köylerine yerleşerek, Efrîn ve Şehba’ya yönelik saldırı hazırlıklarını yapmaya başladı. Türkiye işgal ettiği ve karakol kurduğu bu bölgelerden Efrîn ve Şehba’ya yönelik işgal ve saldırı planlarının hazırlıklarına başladı. Ancak güçlerini ve çetelerini yerleştirdiği köy, kasaba ile alanlarla Efrîn ve Şehba’yı işgal edemeyeceğini fark etti. Ayrıca işgal edeceği alanları genişletmek için İdlib’in doğusuna Halep’in ise batısına düşen Kaftan Cebel, Eyncara, El Etarip, Kefer Naha köylerine de yerleşmek istedi.
Güvenilir kaynakların verdiği bilgilere göre, Eyncara, Kaftan Cebel, El Etarib, Kefer Naha köylüleri, "Köylerimiz ve topraklarımızda işgalci istemiyoruz; Türkiye ve İran’ın topraklarımızı işgal etmesine izin vermiyoruz" diyerek Türkiye’nin yerleşmesine karşı çıktı. Türk ordu güçleri köylere zorla girmek isterken adı geçen köylerin sakinleri silahlandı. Ardından Halk Hareketi adıyla topraklarını işgal etmek isteyen güçlere karşı savaşacaklarını bir açıklama ile duyurdular.
Kaynaklar, köylülerin aynı zamanda Efrîn'e yönelik saldırıları kabul etmedikleri için böyle bir adım attıklarını belirtiyor.
'TÜRKİYE HTŞ'Yİ ÜSTLERİNE SALDIRTTI'
Köylülerin "köylerimizi işgal ettirmeyeceğiz" diyerek karşı çıkmaları ve ardından Halk Hareketi adıyla silahlanmalarına karşılık, Türkiye, HTŞ (Cephet El Nusra) çetelerini üç gün önce bu köylerin üzerine saldırttı. Üç günden beridir Eyncara, Kaftan Cebel, El Etarib, Kefer Naha ve daha birçok köyden oluşan ve kendilerine Halk Hareketi adını veren silahlı köylülerle HTŞ çeteleri arasında Eyncara ve Kaftan Cebel’de çatışmalar yaşanıyor. HTŞ çeteleri köyleri işgal ederek Türk ordu güçlerine alan açmak istiyor. Buna karşı köylülerin oluşturduğu Halk Hareketi güçleri ise köylerini savunuyor.
TÜRK DEVLETİ GÖZE ALAMADI
Güvenilir kaynaklar, Türk devletinin Cerablus, Bab ve en son Nusra ile anlaşarak girdiği İdlib gibi bu köylerin üzerine gitmeyi göze alamadığını söylüyor. Kaynaklar, bunun nedenini ise şöyle açıklıyor: Bu köylerde şimdi HTŞ yani Nusra’ya karşı savaşanlar herhangi bir grup adına hareket etmiyorlar. Doğrudan silahlanıp savaşan köylülerin kendileridir. Durum böyle olunca Türk devletinin saldırısı demek direkt sivillere, köylülere karşı bir saldırı olacağı için kendi ordu güçleri ile değil de HTŞ ve kendilerine bağlı bölgedeki çetelerle saldırılar başlattı, deniliyor.
NUREDDİN ZENGİ ORTADA KALDI
Adı geçen köyler Türkiye ile her türlü işbirliği içinde olan Nureddin Zengi çetelerinin merkezidir. Zira Nureddin Zengi grubunun sorumlusu olan Şeyh Tevfik Şahabettin’in kendisi de Kaftan Cebel’lidir. Nureddin Zengi grubu Cerablus, Bab ve en son İdlip’de de Türkiye ile hareket etti. Ancak kendisine bağlı adı geçen köylerde son güç gündür silahlı köylüler ile HTŞ yani Nusra çeteleri ile yaşanan çatışmada şu ana kadar hiç kimseden yana tutum almadığı belirtiliyor. Hatta Halk Hareketi adıyla silahlanan köylülere kimi yerlerde yardım ettiği yönünde bilgiler de var. Güvenilir kaynak, Nureddin Zengi grubunun tarafsız kaldığı gibi duruyor. Zira HTŞ ve Türkiye’den yana tavır koyup köylülere saldırması durumunda köylülerin kendilerini de alandan söküp atacağı ifade ediliyor. Nureddin Zengi grubu ve başındaki Şeyh Tevfik bu tehlikeyi gördüğü için şimdilik tarafsız gibi görünüyor.
TÜRKİYE'NİN İŞGAL PLANI DİBE VURDU
Halep’in batı köylerinde yaşanan bu gelişmeyle, Türkiye’nin en başta Efrîn ve Şehba’ya yönelik işgal planına en büyük darbeyi vurduğu görülüyor. Ancak sadece Efrîn ve Şehba planına değil, aynı zamanda İdlib’deki işgal planı ve işgal ettikleri yerleri de tehlikeye soktuğunu belirtmek yanlış olmaz. Bu süreç Türkiye’nin Cerablus, Bab ve işgal ettiği Şehba taraflarındaki köylerdeki işgallerine kadar uzayabilecek bir sürecin de önünü açıyor. Şu ana kadar Türkiye’nin işgaline karşı Kuzey Suriye’de yaşayan Arap, Türkmen ve diğer halklar ile aşiretler Türkiye’nin işgaline karşı açıklamalarla tepki göstermişti. Ancak ilk defa birkaç köyü kapsayan bir şekilde direkt köylülerin silahlanarak savaşmaya başlaması şeklinde bir tepki gösteriliyor. Bu da ileri süreçte benzer silahlanma Türkiye’nin işgal ettiği diğer alanlarda da olabileceğinin işaretlerini veriyor.
Bir yandan bu gelişmeler yaşanırken öte yandan Türkiye, Rusya ve İran arasında kurdukları üçlü garantörlük ve Astana görüşmelerinin sonuna doğru gelindiğinin işaretleri, karşılıklı yapılan açıklamalarla daha da netleşiyor. Siyasal ve diplomatik alanda bu gelişmeler yaşanırken sahada ise yeni bir gelişme, HTŞ ile Suriye Baas rejimi arasında bir anlaşmanın olmasıdır. Aynı güvenilir kaynak, geçtiğimiz günlerde Suriye Baas rejimi, İran, Rusya temsilcilerinin de içinde olduğu bir heyet Türkiye’nin arabuluculuğu ile HTŞ çete yöneticileri ile bir görüşme gerçekleştirdiği, bu görüşmede yapılan anlaşma ile İdlib Halep yolunun açıldığı bilgisini veriyor. İdlib-Halep yolu uzun zamandan beridir Hama’da HTŞ çetelerinin denetiminde olduğu biliniyor. Yapılan anlaşmada HTŞ çetelerinin denetiminde bu yolun trafiğe açıldığı kaydediliyor.