Jelpke: Alman polisi Erdoğan’ın kampanyası için çalışıyor

Kürt kurumlarına Berlin polisinin saldırısına sert tepki gösteren Sol Partili parlamenter Jelpke “Bu saldırı Erdoğan’ın seçim kampanyasına destekten başka bir şey değildir” dedi. Berlin’deki Kürt kurum temsilcileri ise “Bu saldırılar bizi yıldırmaz” dedi.

Dün sabah saat 5.30 civarında Alman polisi Almanya Demokratik Kürt Toplum Merkezi’ne (NAV-DEM) bağlı dernek ile Kürtler için kamuoyu çalışması yapan Civaka Azad’ın bürosuna Türk polisini aratmayacak şekilde saldırmıştı.

Aynı anda NAV-DEM yöneticilerinin evlerini de arayan polis, Kürt kurumlarının kapılarını kırarak içeri girdi. Saldırı için 3 Aralık 2017 günü Efrîn için yapılması planlanan ancak gerçekleşmeyen bir gösteriyi gerekçe yapan polis kurumlardaki bilgisayarlara el koydu.

‘HDP SEÇMENLERİNE DE YÖNELİK BİR SALDIRIR’

24 Haziran seçimleri öncesinde ve Almanya’da devam eden oy verme işlemi sırasında gerçekleşen polis saldırısına ilişkin açıklama yapan Federal Meclis üyesi Ulla Jelpke, Kürt kurumlarının yanında olduğunu bildirdi. Aynı zamanda Sol Parti’nin içişleri sözcüsü olan Jelpke saldırıya sert tepki göstererek şunları söyledi:

“Kürt kurumlarına yönelik gerçekleşen saldırı Erdoğan rejiminin Türkiye’de yürüttüğü seçim kampanyasına destekten başka bir şey değildir. NAV-DEM üyeleri günlerdir caddelerde HDP için çalışmalar yürütüyorlar ve Türk konsolosluklarında oy verme işleminin hiçbir engele takılmadan gerçekleşmesi için çabalıyorlar.

Polis düzenlediği baskınla aslında Erdoğan muhalefetinin çalışmalarını da engellemek istedi. Erdoğan’ın en büyük korkusu sol ve bütün muhalif partilerin birleşip mücadele etmesidir. Bu korku yüzünden de HDP’nin cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş Kasım 2015’ten bu yana cezaevinde tutuluyor.”

Berlin polisi ve savcısının Kürt kuruluşlarına yönelik gerçekleştirdiği baskının da Türkiye’de Erdoğan rejiminin yürüttüğü seçim kampanyası çerçevesinde ele alınması gerektiğine dikkat çeken Sol Partili politikacı Jelpke devamla “Erdoğan rejimine direkt veya dolaylı destek derhal son bulamalı” çağrısını yaptı.

ARDİL: AKP-MHP İTTİFAKINA BİR ARMAĞAN

Saldırıya ilişkin ANF’ye konuşan Berlin’deki Kürt kurum temsilcileri de “Bu saldırılar bizi yıldıramaz” mesajını verdiler. Tamamen kanun dışı bir uygulamayla karşı karşıya olduklarını belirten NAV-DEM Berlin Eş Başkanı Yeko Ardil “Polis istediği saatte bizi ulaşıp derneği açtırabilirler, fakat bunun bilinmesine rağmen derneğimizin kapalı olduğu bir saat seçilerek kapılar ve pencereler kırıldı” diye konuştu.

Polisin saldırısından derneklerinde talan görüntülerinin olduğuna dikkat çeken Ardil devamla şunları söyledi: “Bu saldırıyı faşist AKP-MHP ittifakına verilmiş bir armağan olarak değerlendiriyoruz. Buna karşı Alman yasaları çerçevesinde bütün hukuki haklarımızı savunacağız. Bu tür devlet terörü uygulamalar Kürt halkını yıldırmaz. Bu saldırılardan da Kürt halkı yücelerek çıkacaktır. Burada aslında Alman halkının da onuru kırılıyor, bu yüzden Alman halkını bizimle dayanışmaya çağırıyoruz.”

Alman polisinin Türk polisini aratmayacak şekilde bir baskın gerçekleştirdiğini belirten HDK Berlin Eş Sözcüsü Rezan Aksoy ise “Bu baskının tek bir siyasi amacı vardır, o da Berlin’de bu dönemde çok iyi bir seçim çalışması yürütülüyor. Türkiye’de de Erdoğan’ın tahtı sallanıyor ve bize Alman hükümetiyle bir gözdağı verilmek istenmiştir” diye konuştu.

Polisin NAV-DEM derneğinde bulduğu tek afişin HDP ve Demirtaş’ın afişleri olduğuna dikkat çeken Aksoy “Seçimlerde daha güçlü ve daha iyi çalışarak bu saldırılara da gerekli cevabı vermemiz gerekiyor” çağrısını yaptı. Aksoy devamla Alman devletine şu tepkiyi gösterdi:

“Bu afişlerimizden korkuyorlar, fakat biz her yerdeyiz. Polis baskınla gelip bunları almak zorunda değillerdi. İsteseydiler tabii ki bu seçim afişlerimizi onlara hediye edebilirdik. Almanya’da iki hukuk işliyor; birincisi kendi yasaları diğeri de Türk devletinden aldıkları yasalar ve bunları da Kürt halkına karşı kullanıyorlar.”