Koma Civakên Kürdistan (Kürdistan Topluluklar Birliği) Eğitim Komitesi, 15 Mayıs Kürt Dili Günü vesilesiyle yazılı bir açıklama yaptı.

KCK Eğitim Komitesi’nin açıklaması şu şekilde:

“Özellikle son yüzyılda Kürt halkı, hem fiziksel hem de dil ve kültür açısından çok büyük soykırımlarla karşı karşıya bırakılmıştır. Irkçılık ve tekçilik temelinde kurulan ulus-devletler, Kürt halkının varlığını kendi varlıkları için bir tehdit olarak görmüş ve bu “tehdidi” ortadan kaldırmak için Kürt halkına ve Kürtçeye karşı soykırım, asimilasyon ve eritme politikaları yürütmüştür. Kürdistan’ın dört parçasında Kürt halkı soykırım çarkının içinde bırakılmıştır. Kürdistan’ı sömürge altında tutan ulus-devletler, Mezopotamya’nın en kadim halkını ve dünyanın en eski dillerinden birini “tek bayrak, tek dil, tek millet, tek devlet” sloganı altında yok etmeye çalışmıştır.

KÜRT HALKI ÖNDER APO’NUN ÖNCÜLÜĞÜYLE AYAĞA KALKTI

Soykırım ve yok etme politikalarına karşı Kürdistan’ın dört parçasında Kürt halkı, varlığını korumak için eşsiz mücadeleler yürüttü ve çok ağır bedeller ödedi. Özellikle Bakûrê Kürdistan’ın da inkâr, imha ve yokluk dayatılan halk, kadim kültüründen aldığı güçle Önder Apo’nun öncülüğünde yeniden ayağa kalktı ve ölüm kefenini yırttı. PKK’nin öncülüğünde, Kürdistan özgürlüğü için binlerce şehidin emeğiyle Kürt halkının varlığı korundu ve güvence altına alındı. Kürdistan Özgürlük Hareketi, Kürt halkının varlığını, kültürünü, kimliğini ve dilini koruma görevini ve tarihsel sorumluluğunu başarıyla yerine getirdi. Varlık ve özgürlük mücadelesi yeni bir aşamaya geçti!

Onlarca yıl boyunca Kürt ulusunun yok sayılması nedeniyle, Kürt kültürü ve dili vahşice yok edilmeye çalışıldı. Kürdistan Özgürlük Mücadelesinin sonucunda bu girişimler başarısızlığa uğradı.

KÜRT DİLİNİN ZAMANLA YOK EDİLMESİ HEDEFLENİYOR

Kürt dili, dünyanın en eski ve zengin dillerinden biridir, yüzyıllar boyunca baskı ve engellere karşı direnmiştir. Ehmedê Xanî, Feqiyê Teyran, Melayê Cizîrî, Celadet Elî Bedirxan ve daha birçok büyük dengbêj, şair, yazar ve aydın, değerli eserleriyle Kürt halkına eşsiz bir sözlü, yazılı ve edebi miras bırakmışlardır.

Dillerin yok edilmesi ve ortadan kaldırılması, insanlığa karşı büyük bir suçtur. Hâlâ Kürt dili resmiyette kabul edilmiyor; farklı yol ve yöntemlerle Kürt diline yönelik yok sayma, yasaklama, kuşatma ve asimilasyon politikaları devam ediyor. Kürt halkına, ulus-devletin dilinin dayatılması, Kürdistan’ın her yerinde ve Kürtlerin yaşadığı her bölgede sürüyor. Tekçi politikalarla Kürtlerin asimile edilmesi, Kürt dilinin eritilmesi ve zamanla yok edilmesi hedefleniyor.

DİLİMİZ EN KUTSAL DEĞERİMİZDİR

Kürt dili yalnızca bir dil değil, Kürt halkının ruhudur. Dilimiz, varlığımızın göstergesidir ve en kutsal değerimizdir. Kültürümüzü ve tarihimizi yok olmaktan korumuştur; dilimiz, varlığımızın ilk koşulu, toplumumuzu koruyan en büyük özgürlük kalesidir. Bu nedenle tarihte Kürt düşmanları, Kürtleri yok etmek istediklerinde önce Kürt diline yönelmiş, Kürt dilini yasaklamış, dilin önündeki tüm yolları kapatmış ve Kürt dilini kendi dillerinde eriterek Kürt toplumunu ortadan kaldırmayı amaçlamıştır. Hâlâ Kürdistan’da bu eritme ve asimilasyon politikası dilimize karşı devam ediyor. Kürt diline yönelik yasaklar kaldırılmamıştır. Kürt dili hâlâ resmi eğitim dili olamamıştır.

Önder Apo, dilin gelişim seviyesini yaşamın gelişim seviyesi olarak tanımlar ve şöyle der: “Bir toplum, anadilini ne kadar geliştirmişse, bu, yaşam seviyesini de o kadar geliştirdiği anlamına gelir.” Yaşam seviyesinin geliştirilmesi ve yükseltilmesi, Kürt halkının ve Kürdistan’ın tüm değerlerinin özgürlüğüyle bağlantılıdır.

KÜRTÇE EĞİTİM HAKKI MEŞRU BİR HAKTIR

Kürt dilinin resmi dil olması, eğitim dili haline gelmesi için mücadele, çaba ve ciddi tutumlar gerektirir. Dil bedendir, kültür bedendir; bedenimize sahip çıkalım. Bir kez daha hiçbir gücün Kürt halkını kültürel soykırım pençelerine düşürmemesi için en üst düzeyde uyanıklık gereklidir. Bilmeliyiz ki dilin korunması asimilasyona karşı duruştur, dilin korunması kültürün korunmasıdır, dilin korunması Kürdistan’ın korunmasıdır. Dilin korunması geçmişin ve geleceğin korunmasıdır. Her ulus diliyle var olur. Ağaçlar kökleriyle nasıl yeşerirse, Kürt halkı da diliyle büyüyecektir.

Kürtçe eğitim hakkı meşru ve doğal bir haktır; herkes bu hakka sahip çıkmalı ve Kürt dilinin resmi dil olması için mücadeleyi yükseltmelidir. “Anadil, insanın bedenidir”; insan, bedenini ve ruhunu her türlü saldırı ve hastalıktan korumalıdır.

KÜRDİSTAN HALKINA KUTLU OLSUN

Bu tarihi günlerde, 15 Mayıs Kürt Dili Günü vesilesiyle, Kürdistan özgürlük mücadelesi şehitlerinin önünde saygı ve minnetle eğiliyoruz. Bir kez daha halkımıza, “her Kürtçe kelime bizim için bir davadır” felsefesiyle diline sahip çıkmaya, çocuklarını Kürtçe öğretmeye ve dil davasına ulusal bir dava olarak sahip çıkmaya çağırıyoruz.

KCK Eğitim Komitesi olarak, Kürt Dili Günü’nü tüm Kürdistan halkına, Kürt dilinin emekçilerine ve savunucularına kutluyoruz.”