KCDK-E: 2 Kasım'da her yer direniş alanı olmalı

KCDK-E, halkın iradesini yansıtmayan hiçbir anlaşmanın kabul görmeyeceğini belirterek, "2 Kasım Küresel Rojava Direniş Günü'nde her yeri direniş alanına çevirelim" çağrısında bulundu.

KCDK-E Eşbaşkanlık Divanı tarafından bugün yapılan yazılı açıklamada, "9 Ekim 2019’da Rojava halklarına ve topraklarına soykırımcı işgal başlatan Türk ordusunun ilhak tehditleri devam ediyor. Girdiği yerleşim yerlerinde kan döken, talan ve hırsızlık yapan soykırımcı Türk ordusu ve DAİŞ artığı çeteleri Kuzey-Doğu Suriye topraklarında işgali hedeflemektedir" denildi.

'HALKI TEMSİL ETMEYEN HİÇBİR ANLAŞMA ONAYLANAMAZ'

Açıklamada şunlar da kaydedildi:
"İşgalin temel hedefi Rojava devrimini, Kürt, Asuri, Ermeni, Êzidî, Alevi, Hıristiyan halklarının  kazanımlarını tasfiye etmektir. İşgalcilere karşı savaşan ve tarihsel bir direniş sergileyen Rojava halkları, uluslararası emperyal güçlerin masa başında aldıkları ve onları temsil etmeyen hiçbir anlaşmaya onay vermemektedir. Egemenlerin kendi aralarında yaptıkları anlaşmaların ve yaptırımların hiçbir geçerliliği yoktur. Kürt halkı, Kuzey-Doğu Suriye halkları kendi söz haklarının olmadığı ve iradelerinin yansıtılmadığı hiçbir anlaşmayı kabul etmemektedir. Egemenlerin kendi aralarında imzaladıkları bu anlaşmanın tek bir hedefi vardır, o da teslimiyettir. Soykırım ve etnik temizlik anlamına gelen bu tür anlaşmaların haklarımız için hiçbir hükmü yoktur.
Rojava’da yaşayan halklar, Kürdistanlılar ve Rojava devrimini sahiplenen tüm dünya insanlığın, bu soykırımcı teslimiyet anlaşmasını kabul etmesi mümkün değildir. Soçi’de egemen güçler arasında imzalan anlaşma Roajava devrimini ve dünya halklarının ve küresel direnişini yavaşlatmayı hedeflemektedir. Bu anlaşma dünya halklarının göz önünde de hükümsüzdür. Dünya halkları bu nedenle Rojava’ya küresel olarak sahip çıkmaktadır. İşgalci Türk ordusunun hedefinin soykırım olduğunu bilmektedirler ve bu nedenle ilk günkü gibi Rojava direnişi sahiplenmektedirler. Öyle ki bu küresel sahipleniş karşısında  bir çok  ülke ve kurum tepkilerini ifade etmekten sakınmamışlardır.

'SOYKIRIM ANLAŞMASINA CEVAP DİRENİŞ OLACAK'

Kürt halkı olarak soykırım anlaşmasına vereceğimiz tek bir cevap vardır, o da sonuna kadar direniştir. Direniş için var olan koşullar tarihin hiçbir döneminde olmadığı kadar mevcuttur. Dünya küresel tepkisiyle ayaktadır. Bu direniş koşulları her türlü zaferi elde etmek için fazlası ile yeterlidir.
Dünya halkları Rojava devrimini sahiplenerek ayağa kalkmıştır. DAİŞ barbar çetelerine karşı kahramanca savaşan, tüm kimliklerin ve inançların özgür eşit ortak yaşamı olan Rojava devrimi onlara da umut olmuştur. Bu umutla sokaklara akan, devrimi gören, demokrat, eşitlikçi, özgürlükçü, sol, sosyalist, anarşist, feminist, ekolojik hareketler, kurumlar aydın ve sanatçılar tüm dünyada sahiplenmiştir.
Kürt halkı yıllardır hayal ettiği, özlediği ulusal birliğini Rojava direnişi içinde geliştirmiş ve büyütmüştür. Ve ulusal birlik ruhuyla sokaklarda, alanlarda direnişi ile  mücadelenin asli unsuru haline gelmiştir. Toprağını, dilini, özlemlerini ulusal birlik bilinciyle savunarak özgürlük ve statü sahibi olmadan saldırı ve katliamların durmayacağını bilmekte direnişi ile sonuç alacağını görmektedir.
İşgale karşı direnişi, işgal bitene kadar devam ettirmeliyiz. Ulusal ve uluslararası tepkiler oldukça etkili bir noktadır. Bu küresel desteği korumak ve kalıcı hale getirmek için daha çok çalışmamız gerekmektedir. Bundan dolayı  direnişi sürdürmeliyiz; öncülük yaparak sömürgeci faşist Türk devletinin işgalini sonlandırana kadar kesintisiz olarak sürdürmeliyiz.

'2 KASIM'DA HERKES EYLEMDE OLMALI'

KCDK-E olarak halkımıza, tüm dünya halklarına, kadınlara, çocuklara, demokrat, aydın, sol-sosyalist, insanım diyen herkese çağrımız; kesintisiz bir eylem ruhuyla sürece dahil olmamızdır ve alanlarda yerimizi almamızdır. Herkes seferberlik ruhuyla hareket etmelidir.  2 Kasım Küresel Rojava Direniş Günü tüm dünyada yapılacak eylemlere herkesi işe gitmeyerek, iş yerini ve evini kapatarak hayatı durdurma şiarı  ile alanlarda, direnişlerde yerini alarak eylemlere katılmaya çağırıyoruz."