KCDK-E: Soykırıma karşı her yerde seferber olalım

Êzidîlere dönük saldırılara karşı açıklama yapan KCDK-E, "Her yerde Erdoğan rejimine karşı mücadeleyi yükseltmeye ve seferber olmaya çağırıyoruz" dedi.

KCDK-E Eşbaşkanlık Divanı tarafından yapılan yazılı açıklamada, "Soykırımcı Türk devleti Kürdistan'daki  işgal ve katliam girişimlerini sürdürmeye devam etmektedir" denildi.

'TÜM KÜRTLERİ KATLETMEK İSTİYORLAR'

"2014 yılında Barbar DAİŞ çetelerinin katliamına uğrayan, en ağır trajediyi yaşamak zorunda kalan Êzidî Kürtler bugün de yeni katliam ve ağır bir soykırım ile karşı karşıyadır" vurgusunun yapıldığı açıklamada, şunlar ifade edildi:
"Kürt halkının bir bütün katliamını hedefleyen soykırımcı Türk devleti Şengal’de özgür bir gelecek kurmak isteyen Êzidî Kürtlerin yaşamlarını tehdit etmektedir. Koronavirüs hastalarının tedavi gördüğü hastaneyi hedef alarak vahşi-barbar yüzünü dünyaya göstermiştir.

Dün Şengal'in güneyindeki Sıkêniyê köyünde bulunan hastaneye yapılan bombalamada tedavi gören çok sayıda kişi yaralandı ve şehit düştü. Yaralıları kurtarmaya çalışan halk eli kanlı Türk ordusu tarafından tekrar bombalandı. SİHA’larla gerçekleştirilen bu alçak saldırıda halkın hastane enkazı altında kalan yaralıları kurtarması engellendi.

'DİRENİŞ YÜKSELTİLMELİ'

Êzidî anneler faşist diktatör Erdoğan’a lanet okudular. Şengal’e yönelik sürdürülen soykırımcı katliamı görmezden gelen uluslararası güçler ve dünyaya neredesiniz dediler. Neden izliyorsunuz ve sesinizi çıkarmıyorsunuz diye isyan ettiler. Yine dün gece aynı saldırılar Kuzey ve Doğu Suriye’nin Hesekê Kantonu olan Zirgan’a yaptığı bombardımanda bir çocuğun katletti, bir çocuk ise yaralandı.

Kürdistan’ın bir bütününde büyük bir tehdit oluşturan işgal-ilhak ve soykırım hedefli katliam saldırıları gerçekleştirmeye devam eden faşist Türk devletinin hedefinde tüm Kürdistan halkı ve coğrafyası bulunmaktadır. Çocuk, kadın ve yaşlı demeden herkesi hedef almaktadır.

Günümüz dünyasında insanlığın her şeyi anında duyabildiği bir çağda Sengal’de, Rojava’da, Başûr yani Kürdistan coğrafyasında dünyanın gözü önünde katliamlar yapılmaktadır. Türk devleti tıpkı İmralı tecridi gibi Kürt halkı üzerinde katliam uyguluyor, uluslararası kurumların ve güçlerin sessizliğinden güç alarak bu soykırım saldırıları gerçekleştiriyor.

Bilinmelidir ki soykırımcı politikalar ve katliamlar Kürdistan halkının özgürlük yürüyüşü ve statü sahibi olmasını engelleyemeyecektir.

Faşist Türk devletinin soykırım hedefli işgal saldırıları ve katliamlarına karşı halkımızın toprağına, diline, kültürüne, ulusal değerlerine her zamankinden daha çok sahip çıkarak ulusal birliğini geliştirerek her yerde sömürgeciliğe karşı direnişi yükseltmelidir. Ancak bu şekilde Kürdistan'ı ve geleceğimizi sahiplenebiliriz.
Bakmak, izlemek, sessiz kalmak ve başka kurtarıcı aramak büyük bir yanılgı bir hatadır. Sessizlik faşist Türk devletinin ekmeğine yağ sürmek, katliamları onaylamak demektir. Kayıtsız kalmak yurtseverlik, insani ve ahlaki ölçülerle uyuşmamaktadır. Dostlarımızla birlikte daha fazla mücadele ve daha çok sahiplenme ile ancak dünyanın sessizliğini bozabilir, sömürgeci Türk devletinin Kürdistan’da gerçekleştirmek istediği yeni katliamların önüne geçebiliriz.
KCDK-E olarak vicdan sahibi tüm dünya insanlığı ve kamuoyunu Kobanê’de olduğu gibi Şengal ve Kürdistan’daki katliamlara karşı Kürdistan halkı ile birlikte diktatör Erdoğan’ın katliam politikalarına karşı Kürdistan halkı ile birlikte sesini yükseltmeye çağırıyoruz.

KCDK-E olarak BM, AP, Avrupa Konseyi olmak üzere tüm uluslararası kurumları sessizlikleri bozmaya, evrensel hukuka ve değerlere uymaya ve kendi varlık nedenlerini gerekçelerini ayaklar altına almamaya çağırıyoruz. Tüm bu kurumları temel görevlerini yapmaya çağırıyor, Türk devletinin Kürdistan’da sürdürdüğü soykırım politikalarına karşı çıkmaya, yine Irak hükümeti ve Güney yerel yönetimini işbirlikçi  politikalardan vazgeçmeye çağırıyoruz.

KCDK-E olarak halkımızın süren soykırım tehditlerine karşı bulunduğumuz her yerde Kürdistan halkı ve dostları olarak diktatör Erdoğan rejimine karşı mücadeleyi yükseltmeye ve seferber olmaya çağırıyoruz."