Yazılı bir açıklama yaşan TCŞ, "Önder Apo’nun özgürlüğü, Kürdistan'ın kurtuluşu ve demokratik modernitenin inşası için ara vermeden çalışacağız"diyerek, 5 Aralık'taki yürüyüşe çağrıda bulundu.

Almanya genelindeki gençlere çağrı yapan TCŞ'nin bu eylemi "Bi Hev Re Serhildan" hamlesi kapsamında gerçekleşecek.

TCŞ'nin açıklaması şöyle:

"Son haftalarda Önder Apo’nun özgürlüğü için başlatılan hamle ile birlikte tüm dünyada örgütlenen ve eylemsellikler gerçekleştiren tüm gençleri selamlıyoruz. Gerçekleştirdiğimiz pankart eylemleri, kitlesel eylemsellikler, çok sayıda sivil itaatsizlik eylemi ve uzun yürüyüşe kadar düzenlediğimiz birçok eylem ile İmralı’da Önder Apo üzerindeki tecride, Kürdistan’ın işgaline ve özgürlük hareketimize yönelik imha politikasına izin vermediğimizi gösterdik. Ancak gerçekleşen eylemler yetersiz kalıyor. Bu nedenle Tevgera Ciwanên Şoreşger (Devrimci Gençlik Hareketi) ve Tevgera Jinên Ciwan ên Têkoşer (Mücadeleci Genç Kadınlar Hareketi) olarak, 5 Aralık’ta Stuttgart’ta ülke çapında düzenleyeceğimiz büyük bir eylemle özgürlük irademizi bir kez daha yüksek sesle ifade edeceğiz!

Türk faşizmini ve özgürlük arayan halklara karşı gerçekleştirilen devletlerarası komployu artık kabul etmeyeceğimizi gösterdik. Barzani ailesinin Kürt halkına ihanetini asla kabul etmeyeceğiz ve Kürdistan devriminin değerlerinin ve kazanımlarının arkasındayız. Halkın tüm çabalarının, ortak mücadelenin ve şehitlerimizin mirasıdır onlar. Hepsinden önemlisi, Önder Apo’nun 45 yılı aşkın bir süre önce başlattığı ve bugün İmralı adasında tecrit altında bu güne kadar sürdürdüğü kavganın sonucudur. Savaşan arkadaşlarımızın kanı ellerine yapışan Barzani aşireti, işgalci Türk devletiyle işbirliği yaparak Kürdistan'ı neoliberalizme teslim etmek istiyor. Öte yandan bizler vatanımızı, halkımızı ve devrimimizi savunmak için her şeyi yapmaya hazırız ve demokratik modernitenin inşasında rolümüzü almaya hazırız.

Kapitalist modernitenin sarsıldığı, toplumların, özellikle de gençlerin ve kadınların ayaklanıp bu insanlık dışı sistemde bir saniye daha yaşamak istemediklerini açıkça ortaya koyduğu bir dönemden geçiyoruz. Amerika Birleşik Devletleri'nden Endonezya'ya, Latin Amerika'dan Kürdistan'a kadar gençler sokaklarda faşizme karşı isyan ediyor. Bu nedenle 'Bi Hev Re Serhildan' hamlemiz tam olarak mevcut durumda bir çözümdür. Irkçı polis şiddeti, kadın cinayeti, doğamıza yönelik saldırı, demokratik özgürlüğe karşı baskı ve dünya çapında savaş tahrikleri, üçüncü dünya savaşının bir parçasıdır. Bu savaşın, başta NATO olmak üzere Türk faşist devletini ve onun cihatçı güçlerini Ortadoğu'daki toplumlara ve kadınlara karşı kullanan emperyalist güçlerin bir adımı olduğunu biliyoruz. Bu savaşın temeli ataerkil ve kapitalist zihniyettir. Bu saldırı esas olarak Önder Apo’nun felsefesine, Kürt halkının özgürlük iradesine ve tüm dünyadaki demokratik, sosyalist ve feminist değerlere yöneliktir.

Reel sosyalizmin çöküşünün ardından Kürt Özgürlük Hareketi’nin, Önder Apo'nun geliştirdiği yeni sosyalizm paradigması ile mücadelesini sürdürdüğünü ve tarihin sonunu ilan eden kapitalistlerin dünyasını ciddi şekilde sarstığını biliyoruz. Özellikle Rojava'daki kadınların öncülüğünde gerçekleşen devrimle, Kuzey Kürdistan şehirlerindeki gençlerin kahramanca direnişi ve dünya çapındaki dayanışma hareketi ile ABD, Türkiye ve KDP önderliğindeki kapitalist güçler, kirli çıkarları nedeniyle kendilerini kör etmişlerdir. Önder Apo üzerindeki tecrit, Türkiye'nin Libya, Ermenistan ve Akdeniz bölgesindeki yayılma politikası ve Rojava, Şengal ve Medya Savunma Alanları’ndaki işgal planları bunun ifadeleridir.

Ayaklanmaların, gençliğin özgürlük çığlıklarının ve dünya çapında alternatif bir gençlik sisteminin Önder Apo’nun çabalarında bir cevap bulduğuna kesin olarak inanıyoruz. Bugün Kürdistan devrimi demokrasiye, kadın özgürlüğüne ve sosyal ekolojiye ışık tuttu. PKK’nin özgürlük mücadelesi, Önder Apo’nun fikirleri ve pratikleri bugün milyonlarca insana umut veriyor. Ortadoğu'nun Lozan Antlaşması ile parçalanmasından neredeyse 100 yıl sonra bölge şu soruyla karşı karşıyadır: Ermenilere, Süryanilere, Êzidî Kürtlerine ve diğer toplumlara karşı daha da çok soykırım, kadınları daha da köleleştirme, doğal ve kültürel yaşam kaynaklarının daha fazla tahrip edilmesi mi? Ya da demokratik konfederalizm altındaki toplumların kaderlerini kendi ellerine alıp tüm dünya için barışçı bir örnek haline geldiği bir gelecek mi?

Özgürlüğümüzü sağlama mücadelemizin Önder Apo’nun özgürlük mücadelesi olduğuna inanıyoruz. Biz gençler devrimden korkmuyoruz, aksine gelecek için büyük hayallere sahibiz. Direnişimiz Kürt kimliğini, kadının toplumdaki rolünü ve özgür bir yaşamı yeniden yeşertti. Son birkaç aydaki birçok eylemin ilk sonuçları belli olmaya başladı. Türk faşizmine karşı cephe giderek büyüyor ve Ortadoğu'da bir demokrasi ve özgürlük hareketi olarak rolümüz gittikçe daha önemli ve meşru hale geliyor. Önder Apo’nun refleksi, duruşu ve sabrı ile isyanımızı başarıya taşıyacağız. Hiçbir zaman özgürlüğe bugün olduğu kadar yakın olmadık. Bu nedenle Avrupa'da devrimci bir gençlik hareketi olarak eylemlerimizi güçlendireceğiz. Önder Apo’nun özgürlüğü, Kürdistan'ın kurtuluşu ve demokratik modernitenin inşası için ara vermeden çalışacağız.

Abdullah Öcalan'ın özgürlüğü için tüm Kürt ve enternasyonalist gençleri, 5 Aralık'ta Stuttgart'ta ülke çapında gerçekleşecek olan eyleme katılmaya çağırıyoruz. Eylem, 'Bi Hev Re Serhildan' hamlesi kapsamında gerçekleşecek.

Yürüyüş, 5 Aralık günü saat 15: 00'te Lautenschlagerstrasse'de başlıyor.

Tecride, faşizme ve işgale son – Özgürlük zamanı!

Bi Hev Re Serhildan – Birlikte Serhildan!"