Paris’te “tecrit” konulu panel

Dinç: Tecrit sadece cezaeviyle değil, farklı politikalarla da beslendi. İnsanlar açlığa mahkum edildi, ihraçlar geliştirildi, vs. ve bu sürecin hala devam ettirildiğini görüyoruz.

Fransa’nın başkenti Paris’te, Fransa Kürt Kadın Hareketi (TJK-F), Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın avukatı Mazlum Dinç ile Avrupa Kürt Kadın Hareketi (TJK-E) Üyesi Şükran Sincar’ın konuşmacı olarak katıldığı bir panel düzenledi.

Panele; cuma gününden bu yana Paris Demokratik Kürt Toplum Merkezi’nde (DTKM) açlık grevi yapan 20’si kadın toplam 51 grevci ile, Fransa Komünist Partisi (PCF) Ulusal Konsey Üyesi Fabienne Lefevbre ve France-Kürdistan Başkanı Sylvie Jan da katıldı.

http://anfnews.tv/files/2799-20181209-fransa-paris-panel-ocalanin-avukatl.mp4

Saygı duruşu ile başlayan panelde bir konuşma yapan Öcalan’ın avukatı Mazlum Dinç, Öcalan’ın 1999’dan bu yana tecrit altında tutulduğunu ve her geçen gün ağırlaştırılarak sürdüğünü söyledi. Öcalan’dan üç yıldır haber alınamadığını da söyleyen Dinç şöyle konuştu: “Sayın Öcalan 1999’da Uluslararası Komplo gerçekleştiğinde, bunun amacını özellikle başta ABD olmak üzere uluslararası güçlerin Ortadoğu’ya dönük planlarının başlangıcı olarak kendisi ve şahsında Özgürlük Hareketi’nin Ortadoğu’dan tasfiyesi olarak nitelendirdi. Ve yine bu noktada kendi planlarının; yani Büyük Ortadoğu Projesi için kendisinin engel olarak görüldüğünü, kendisinin bir oyun bozan olarak görüldüğü için tasfiye edilmeye çalışıldığını ve bu Uluslararası Komplo’nun bu şekilde gerçekleştiğini belirtmişti. Zaten bu noktada, Türkiye’nin bu komploda birçok aktöre göre rolünün pasif olduğunu da söylemişti.”

Tecridin sadece Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın şahsına yönelik değil, Kürt halkını hedeflediğini de dile getiren Dinç, “Tecrit sadece cezaeviyle değil, farklı politikalarla da beslendi. İnsanlar açlığa mahkum edildi, ihraçlar geliştirildi, vs. ve bu sürecin hala devam ettirildiğini görüyoruz. Tam da bu noktada herkesin sorununun nereden bozulduğunu görüp, çözümünü de orada bulması gerekir” dedi.

Öcalan’ın rolünü oynayabilmesi için sağlık, özgürlük, güvenlik koşullarının sağlanması gerektiğini belirten Dinç şunları dile getirdi: “Bizim taleplerimiz sadece Sayın Öcalan’ın 1 gün, 1 saat ya da temel hakları olan görüşmelerin veya bu tür koşulların sağlanması değil. Zaten, Sayın Öcalan’ın 20 yıldır tutuklu tutulması bile hukuksuzluk. Bu sorun çözülmek isteniyorsa, Türkiye demokratikleştirilmek isteniyorsa, Ortadoğu’nun demokratikleştirilmesi isteniyorsa, bu noktada Sayın Öcalan’ın önünün açılması gerekiyor. Ve bunun için de herkesin üzerine düşeni yapması gerekiyor.”

SİNCAR: ÖZGÜRLÜK UMUDUNUN YARATILDIĞI BİR DÖNEMDEN GEÇİYORUZ

TJK-E aktivisti Şükran Sincar ise Türkiye’de yaşanan faşizmin Türkiye ile sınırlı olmadığını söyledi. Avrupa’da yaşayanların çok demokratik ve avantajlı bir bölgede yaşadığını düşünse bile bugün Türkiye’ye giderken endişelendiklerini sözlerine ekledi.

Avrupa’da verilecek olan mücadelenin önemine dikkat çeken Sincar; önemli bir süreçten geçildiğini ve şu dönem özellikle Kürt kadınlarının üstlendiği rolün önemine dikkat çekti.

“Özgürlük umudunun yeniden yaratıldığı bir dönemden geçiyoruz. Bu anlamda öncelikle biz kadınlar özgürleşebilmeliyiz ki, diğer halklara da özgürlük umudu aşılayabilelim” diyen Sincar, İmralı’nın yalnızca bir tecrit olmadığını, aynı zamanda bir ideolojinin üretildiği en temel alanlardan biri olduğunu, en büyük savaşın İmralı’da yürütüldüğünü ve yine en büyük savaşın aile içinde yürütüldüğüne vurguladı.

Öcalan’ın özgürlüğünün bu anlamda kadınlar için önemini belirtip, aile içinde erkeğin değişip dönüştürülmesi gerektiğini belirtti.

Panele, Fransa Komünist Partisi (PCF) Ulusal Konsey Üyesi Fabienne Lefevbre kitleyi selamladı.

JAN: PKK TERÖR ÖRGÜTLERİ LİSTESİNDEN ÇIKARILMALI

France-Kürdistan Başkanı Sylvie Jan da şunları belirtti: “Yüreğim sizlerle. Her şeyden önce, buraya gelip, Sayın Öcalan’ın avukatını yakından selamlamak istedik. Benim için, bizim için çok şey ifade ediyor. Savunma hakkının, dünyanın her yerinde adil bir şekilde yerine getirilmesi gerektiğine inanıyoruz. Sayın Öcalan’dan haber alınmaması, Öcalan’ın avukatı, Öcalan’ın ailesi, Öcalan’ı seven ve düşüncelerini savunanlar için çok ağır bir şeydir. Bundan dolayı, avukatının burada olması ve bu yönlü mücadele vermesi bizim için çok önemlidir ve selamlıyorum. Öcalan’ın fiziki olarak serbest bırakılması çok önemli olmakla birlikte, PKK’nin de terör örgütü listesinden çıkarılması gerekiyor.”

Avrupa Adalet Divanı’nın kararına da dikkat çeken Jan, “Bu karar, 2004-2017 yılları arası PKK’nin terör listesinde bulunmasının bir gerekçesi olmadığıydı” dedi.

Öcalan’ın serbest bırakılması ve PKK’nin terör listesinden çıkarılmasının kendi mücadeleleri olduğunu söyleyen Jan konuşmasını açlık grevinde olan özellikle kadınları ve Kürt Kadın Hareketi’ni selamlayarak bitirdi.